İDEV
Bismihi Teâlâ
Yeni bir ses, taze bir soluk, özgün bir renk... Hayırlı hizmet kervanına giren eğitim vakfı. İdeal eğitim parolasıyla ideal insan, ideal toplumun inşasına katkı sağlayacak uygulamalarla; umut ediyoruz ki kendi olanaklarıyla güzelliklere, özgün faaliyetlere vesile olur.
Ne yapılsın?! Kör topal giden gidişata seyirci mi kalınsın ya da salt eleştirmekle mi yetinilsin... Yani bu şekil mazeretler arkasına mı sığınılsın. Bunun arkasına sığınmak kolay iş ama çözüm olmaktan uzak bir anlayıştan başka bir şey değil. Tabii ki sorumluluk sahibi, ilkeli duruş sergileyen inananlar için bu duruş beklenilmez.
Sistemdeki çatlaklar, kör topal giden uygulamalar, tutarsız politikalara kurban edilen değerler, sosyal dokuyla uyuşmayan arayışlar, bu topluma ne yazık ki derman olamamaktadır. Eğitim gibi hayati bir değer, içtimai alanda tatmin edici bir karşılık görülememektedir!!!
Büyük resim içler acısı, ‘nereden tutarsan tut elde kalır.’ Dolayısıyla birey, aile, toplum yazboz eğitim anlayışıyla ayağı yere basmayan bir duruma doğru gitmektedir. Her türlü olumsuzlukla birlikte savrulabilen kadavraya dönüşmüş durumda...
Onun için sivil inisiyatifi elinde tutan STK'lara da iş düşer. Zira sistem yanardöner olunca bu daha da aciliyet teşkil eder. Varsın denilsin;
“Bir çiçekle bahar mı gelir”, “Koskoca çatlak bir yamayla mı kapatılacak”... Ne denirse denilsin, ne söylenirse söylenilsin; şu var ki menzile giden yola bir adımla başlanır; adım küçük de olsa neticede hedefe bir adım da olsa yaklaşılır... Hani güzel bir örnek var, anlatılır:
-Adamın biri okyanusun kenarında yürüyüş yaparken dev dalgaların etkisiyle kıyıya vuran bir sürü denizanasını görür. Görenler durumu temaşa ederken ve çaresizce sorduklarında, adam elindeki yarım yamalak duran canlıyı göstererek, “Belki tümünü hayata döndürmem zor fakat elimdekini suyla buluşturuyorum ya, suyla hayat buluyor ya, bu gayret aslında bunun için çok şey ifade eder...” anlayışıyla ne güzel bir irade gösterir, değil mi?!
Açılımı İDEV olan İdeal Eğitim Vakfı’nı tanıyalım:
**Merkezi Diyarbakır’da olan vakıf Mart 2019 yılında kuruldu. Yapacağı tüm çalışmaları eğitim temeli ekseninde bina eden vakıf, aylık seminerler dizisine start verdi. Memleketin her yerinde kendi olanaklarıyla bu ay “evlilik” temalı eğitim seminerini umuma açık, memleketin pek çok ilinde icra etti. Aile kurumu, çocuk eğitimi, neslin muhafazası, sosyal medya kullanımı, ahlaki yozlaşma, uyuşturucu kullanımı ve madde bağımlılığı, bilinçli bir toplumun inşası ve ideal insan olarak belirlediği seminerleri aylık olarak istifadeye sunacaktır.
Eminiz ki; eğitimle ilgili sosyal, kültürel ve sanatsal yönde güzelliklere çığır açacaktır. Tabii ki gayret kuldan muvaffakiyet Allah’tandır. Necip Fazıl ne güzel demiş:
''Tohum saç, bitmezse toprak utansın!
Hedefe varmayan mızrak utansın!
Hey gidi küheylan, koşmana bak sen!
Çatlarsan, doğuran kısrak utansın.''
...
Ödevimiz;
BİR: Hayır işlerinde dayanışma, yardımlaşma ruhu ile pek çok şey yapılabilir.
İKİ: Bu tür faaliyetlere hem katkı hem de varlığımızla mevcudiyetimizi gösterelim.
ÜÇ: Yerel yetkililer halkın mekânlarını halka sunarak bu tür müspet çalışmalara kapıları açmalı hatta desteklerini esirgememelidir.
Nitekim eğitim bireysel ve toplumsal yönden temel bir gereksinimdir. Bu ihtiyacı gidermek adına yapılan çalışmalar kıymet arz eder. Zira insanın, toplumun ilerlemesi eğitimle mümkün değil midir?..
Özetle; toplumların kalitesi eğitimle ölçülür.
Kur’an-ı Kerim'in ifadesiyle kişiye ''...Ancak çalıştığı kadarı vardır''
Kalın sağlıcakla...