Siyasette çirkinleşen üslup
Bu ülkenin en büyük sorunlarından birisi de çirkin üslup ve kötü siyasettir. Bizi idare makamında olan ve bulundukları koltukları işgal edenler, mecliste küfürleşip yumruklaşabiliyorlar. Biz vatandaşlar olarak bu tabloyu ibret ile izliyoruz. Biz, onlar adına bu tabloyu seyretmeye utanırken onlar ise yaptıklarından utanmıyorlar. Olay öyle bir noktaya gelmiş ki, çocuklarımızın bu görüntüleri izleyip de etkilenmelerini istemiyoruz.
Temiz ve ilkeli bir siyaset yapmak çok mu zor?
Ülkemizde siyasetçilere ve aynı zamanda tüm vatandaşlara örnek olabilecek parti ve şahsiyetler de var elbette. Her ne kadar basın ve anket şirketleri bu siyasetçileri ve partileri görmezden gelse de ortaya koydukları duruş ile vatandaşlardan takdir topluyorlar. Mesela bu partilere HÜDA PAR ve siyasetçilere de HÜDA PAR Genel Başkanı örnek olarak verilebilir. Şahsen, bugüne kadar hiçbir kimsenin bu partinin ve genel başkanı başta olmak üzere, yetkililerinin üslubundan, kişiliklerinden şikayet ettiğini duymadım. Bilakis bir nebze bile tanıma fırsatı bulanların, bu partinin yetkililerinin insani duruş ve ahlaklarını takdir ettiğine şahit oldum. Bence bu partiye ve yetkililerine büyük bir sorumluluk düşüyor. Siyaset ve oy alma hedefi bir yana, bu topluluğun, siyasetin ahlak ve üslubunu güzelleştirme anlamında bir sorumluluğunun olduğunu düşünüyorum. Bu güne kadar küfürleşen, hakaret eden, kavga eden bir HÜDA PAR yetkilisi görmedim. Adeta siyaset ve ahlak öğretmenliği gibi bir duruşları var. Gerginliklere taraf olmayıp toplumsal mutabakat ve toplumsal barış gibi bir dertleri var. Gerçekten takdire şayan. Bugüne kadar şahit olmadığımız; ama özlediğimiz siyasetçi profilinden bahsediyoruz.
Bu faziletli ve erdemli akımın, ortaya örnek bir duruş koymaları yetmiyor. Bütün ambargo ve görmezlikten gelme çabalarına rağmen daha fazla görünür olmaları gerekir. Mutlaka halk ile bire bir temas artırılmalı ve adeta el sıkılmadık vatandaş, girilmedik ev bırakılmamalıdır. Siyasetçi görünce, adeta “yüzünü şeytan görsün” dercesine arkasını dönen ve siyasetçi ile muhatap olmak istemeyen vatandaş, gerçekten kendilerinden biri olan erdemli insanlar ile muhatap olabilmelidir.
Siyasetçi denince aklınıza ne geliyor?
Bu soruyu şöyle bir meydana çıkıp karşınıza çıkan vatandaşlara rastgele sorun. Emimin ki, yüz vatandaştan en az yetmiş beşi olumsuz cevap verecektir.
Siyasetçiler, kötü duruşları ve üslupları ile vatandaşa kötü örnek olup toplumdaki gerginliklerin artmasından sorumlu ise bu hadisenin vatandaşa bakan tarafı da yok mudur acaba?
Eğer biz vatandaşlar olarak böyle bir siyaset tarzına ve bu kötü intibaya sahip siyasetçilere prim vermez isek, siyasetçiler bunu yapabilir mi? Eğri oturup doğru konuşalım; eğer siyaset kurumu ilke ve üslup yönünden irtifa kaybedip seviye yerlerde sürünüyor ise bunda bizim de sorumluluğumuz vardır.
Biz sadece erdemli ve ilkeli siyasete yol verecek olursak, siyasetçiler ister istemez kendilerini düzeltmek zorunda kalacaklar. Ekranlarda küfürleşen ve kavga eden vekil görüp görmemek bizim elimizde. “Fırıldak Kubi” ve benzerlerini biz kendi elimiz ve irademiz ile meclise gönderiyoruz.
Madem bu işin anahtarı bizim elimizde, o halde meclis niye ahlak ve fazilet timsali vekillerden oluşmasın?