• DOLAR 34.547
  • EURO 36.015
  • ALTIN 3005.461
  • ...

Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adıyla…

Kur’an’da "cehalet" kavramı büyük çoğunlukla zem (kötüleme ve yerme) ifade eder. İnsanın bu vasıflardan kurtulması gerekir.

"Bilgisizlik" anlamında "cehalet" izâfidir. Bir insanın her şeyi bilmesi mümkün değildir. Herkesin bilmediği bir şeyler vardır. Ancak insanın; dini ve dünyası, işi ve mesleği ile ilgili asgari bilgileri edinmesi, en azından leh ve aleyhine, yarar ve zararına olan şeyleri, haklarını, aile ve toplumla ilgili görgü kurallarını bilmesi ve çevresini tanıması gerekir… Bu kadar bilgileri edinmeyen insan cahildir ve bu sebeple yerilir. Fakat ilmin sonu yoktur. Başka bir insanın bildiği şeyleri bilmeyen insan cahil sayılmaz… Herkesin birbirinden farklı bilgileri vardır. İnsan en azından bilmesi gereken şeyleri öğrenerek "cahil" vasfından kurtulabilir.

Kur’an’da "cehâlet" kavramının bilgisizlikten öte kötü ahlak, kaba davranış, şirk, inkâr, nifak ve isyan anlamında kullanıldığını söylemiştik. Asıl zemmedilen cehalet budur. İnsan bundan, iman ve ibadet etmek, salih ameller işlemek, ahlakını ve davranışlarını düzeltmek ve İslam’a uydurmakla kurtulabilir.

Peygamberimiz (s.a.v.), "Rabbim! Hatamı, cehaletimi ve bütün işlerdeki israfımı bağışla” diye dua ederek "cehaletinin" bağışlanmasını dilemiş ve evinden çıktığı zaman, "Allah’ım! Cahillik etmekten ve kendime cahillik edilmesinden sana sığınırım" diye dua ederek cehaletten Allah’a sığınmıştır. Mü’min de her tür cehaletten Allah’a sığınmalı ve câhilî davranışlarından bağışlanmasını da Allah’tan istemelidir. Allah, cahil olan insanları yermiş “Cahillerden olmamayı" ve "onlardan yüz çevirmeyi" öğütlemiştir. Sözlükte "bilmemek, kaba, katı ve sert davranışlı olmak, şiddetli olmak, birine saldırmak" anlamlarına gelen "cehalet" kavramı, Kur’an’da bilgisiz olmaktan ziyade insanın ilahi iradeye uymayan yanlış ve hatalı inanç, söz, fiil ve davranışlarını ifade etmek için kullanılmıştır. Cehâlet, insanın eğitim ve öğretimi, terbiye ve ahlakı ile doğrudan ilgilidir. Kur’an’da, insanın bu vasıftan uzaklaşması, cahillerden olmaması istenmiştir. Yüce Allah (c.c.) Peygamberimiz (s.a.v.)’e hitaben: “...Sakın cahillerden olma" (6/35) Cehâlet, insan için yerilen bir vasıftır. Cehâleti, ilim kavramının zıddı olarak ele aldığımız zaman; insan bu vasıftan; okumak ve öğrenmek ile "hilm" kavramının zıddı olarak ele aldığımız zaman; eğitim, terbiye, itaat ve güzel ahlak ile kurtulabilir. Bunun için Kur’an’da okuma, öğrenme, ilim, iman, iyi amel ve güzel ahlak övülmüş, teşvik edilmiştir. Kur’an’da:

“Rabbinin adıyla oku” (96/1)

“Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?” (39/9)

"Cahillerden yüz çevir." (7/199)

"Âlimlerden başkası düşünüp anlamaz" (43/29)

“Kullarından ancak âlimler Allah’tan korkarlar" (35/28), buyrulmuştur.

 İlimde derinleşenler övülmüş (18,7/3), iman edenlerin ve kendilerine ilim verilenlerin derecelerle yükseltileceği bildirilmiştir. (58/11) Bu sebeple olmalı ki yüce Allah (c.c.) Peygamberimiz (s.a.v.)’e: "Rabbim, ilmimi artır, de" buyurmuştur. (20/114)

Allahım, cehalet kanallarından kurtulup fazilet pınarlarından kana kan içmeyi nasip et… Amin.

    Selam ve Duâ ile...

Semra Yıldırım / Konuk yazar