• DOLAR 34.944
  • EURO 36.745
  • ALTIN 2979.98
  • ...

Müslümanlar olarak en büyük sorunlarımızın başında hedefsizlik veya gerçek dışı hedefler gelmektedir. Ya önümüze bir hedef belirlemeden çabalamakta, ya da gerçekleştiremeyeceğimiz büyük hedeflerin peşinden giderek küçük hedefleri bile gerçekleştirmekten aciz kalmaktayız. Ancak başarıya ulaşmanın yolu ileriye dönük büyük hedefler belirlemekle beraber büyük hedefe götürecek küçük hedefler belirlemektir. Zira  büyük hedefe ulaştıracak olan küçük hedeflerdir.

Gerek eğitimde gerek davet ve siyaset çalışmalarında ilk aşamada gerçekleşmesi mümkün olmayan büyük hedeflerden önce gerçekleştirebileceğimiz küçük hedefler belirlemek durumundayız. Davet anlamında insanlara İslam'ı anlatıp sohbet ve vaaz ederken onlardan ilk aşamada başaramayacakları ideal şeyler istememeliyiz. İnsanlara en ideal ve mükemmel bir Müslüman portresi çizmekten ziyade içinde bulundukları şartlarda İslamı nasıl yaşayabilecekleri hususunda uygulayabilecekleri basit tavsiyelerde bulunmalıyız. Aksi takdirde insanlardan mükemmel olmalarını isteyip bununla beraber uygulayabilecekleri basit tavsiyeler sunmazsak insanlar ne istediğimiz ideal seviyeye ulaşacaklardır, ne de bu yolda bir adım ilerleyebileceklerdir. Örneğin İslam'ın  ilk yıllarında insanlardan Müslüman olmaları istenirken önceki hayatlarını tamamen silip mükemmel bir insana dönüşmeleri istenmemiştir. İlk aşamada putları redderek Allah'a ve Rasulûne iman etmeleri istenmiş, haramlar belirlenmemiş ve cahili adetleri birden terk etmeleri istenmemiştir. Hz. Aişe'nin ifadesiyle "Kur`ân`dan ilk inen ayetler, uzun surelerin cennet ve cehennemden bahseden bölümleriydi. Bu şekilde insanlar İslam`a dönünce, helal ve haram bildiren ayetler inmeye başladı. Eğer ilk inen ayetler “içki içmeyin” veya “zina etmeyin” şeklinde olsaydı, insanlar “içkiyi ve zinayı asla bırakmayız” derlerdi." (Buharî, Fadâil`ul-Kurân). Eğitim ve siyaset alanlarında da aynı şekilde  gerçekçi olmayan ideal programlar belirlemekten öteye kısa vadede başarılabilcek gerçekçi programlar üretip uygulamalıyız. Aksi takdirde eğitim ve siyasette de başarıdan söz etmemiz mümkün olmayacaktır.

Peygamber Efendimiz (S.A.V) “Allah'tan sadece Cenneti istemekle yetinmeyin Cennet'in en yüksek makamı olan Firdevs'i isteyin” deyip Cennetin en yüksek makamına ulaşmak için çabalamamız gerektiğini ifade ederek hedefimizi büyük tutmamızı istemiştir. Ancak bununla beraber "Amellerin en hayırlısı az bile olsa devamlı olanıdır" diyerek uygulayamayacağımız büyük programlarla uğraşıp vakit kaybetmekten ziyade az ve küçük de olsa devam edebileceğimiz, uygulayabileceğimiz program ve amellerin daha etkili ve faydalı olacağını belirtmiştir.

Sonuç olarak Müslümanların büyük sözlerden ve iddialı hedeflerden önce başarılması gereken küçük ancak devamlı programlara ve hedeflere ihtiyaçları vardır. Müslümanları asıl başarıya götürecek bu küçük hedefleri gerçekleştirmeleridir. Elbette ki bu hedefleri gerçekleştirirken azmimizi arttıracak ve bizleri sürekli ileriye doğru sürükleyecek geleceğe dönük büyük hedefler de olmalıdır. Ancak büyük hedeflerimiz küçük hedeflerin yerini alıp onların önüne geçmemelidir. Zira uygulayamayacağımız gerçek dışı büyük ve ideal hedefler, başaramadığımız takdirde azmimizi kıracak ve bizleri başarıya yakınlaştırmaktan çok uzaklaştıracaktır.