• DOLAR 34.944
  • EURO 36.745
  • ALTIN 2979.98
  • ...

Liberal sol düşünceye yakın ve bu çizgide yayın yapan T-24 sitesi ile Ahmet Hakan arasında bir polemik yaşandı.

Ahmet Hakan, yazısından yapılan alıntıya atılan başlığı eleştirdi; bu başlıktan dolayı sosyal medyada hakarete maruz kaldığını belirtti.

Haber sitesi bunu da “haber” yaptı ve yine Ahmet Hakan’ı rahatsız edecek bir başlık attı:

“Ahmet Hakan T24 için "sofistike ahlaksızlar", kendisini eleştirenlere de "bir sürü ilkel şahıs" dedi!”

Sözlüğe baktım ve sofistike kelimesinin “yanıltıcı” anlamına geldiğini gördüm.

Ve bu başlıktan dolayı sanırım Ahmet Hakan için “iki kez sofistike” diyerek daha ağır bir cevap verme hakkı doğdu. Çünkü öyle dememişti.

Bakın ne demiş Ahmet Hakan:

“Yazdıklarımı bu şekilde özetledikleri için de... Sadece alıntıyı okuyup ne yazıldığına bakmaya tenezzül etmeyen bir sürü ilkel şahıs da döşemiş küfrü kıyameti... Koca bir yazıyı gayet bilinçli bir biçimde bu şekilde özetleyen bu T24 tayfasına sadece... “Terbiyesizliğiniz sofistike olabilir. Ama son tahlilde terbiyesizsiniz” diyorum ve geçiyorum.”

Şimdi bakın!

Ahmet Hakan “Terbiyesizliğiniz sofistike olabilir; ama son tahlilde terbiyesizsiniz” diyor; ama haber sitesi “Bize sofistike ahlaksızlar dedi” diyor.

İkincisi de Ahmet Hakan “kendisini eleştirenlere” değil “sadece alıntıyı okuyup ne yazıldığına bakmadan hakaret edenler” için “bir sürü ilkel şahıs” diyor.

Yani sonrasına ne koyarsınız bilmem; ama haber sitesinin “sofistike” tutumu devam ediyor.

Ve birçok haberinde bunu yapıyor.

Hepsi bir yana Ahmet Hakan’ı savunacak bir yazı yazabileceğim aklıma gelmezdi.

**

Aynı haber sitesinde B. Soydan imzasıyla yazılan bir yazıya şöyle bir başlık atıldı:

“Burjuvazinin sessizliği: Osman Kavala için neden kıllarını kıpırdatmıyorlar?”

İdeolojilere hem analitik hem de kategorik olarak bakanların kafası karışmıştır sanırım.

Öyle ya liberal sol bir haber sitesi, mağdur olduğu iddia edilen Marksist bir burjuva ve sessiz burjuvazi…

Biraz açayım…

Liberal haber sitesi -ki yazarları arasında Türkiye’nin en önemli üç Marksist teorisyeninden biri var- ısrarla Kavala’nın suçsuz olduğunu ve serbest bırakılması gerektiğini söylüyor.

Marksist burjuva, kendisi “Kızıl Soros” olarak anılan ve iddialara göre mezhepçi bir Marksist kliğin öbeklendiği bir gazetenin finansmanını yürütüyor, adı “din soslu kapitalizm” tarafından girişilen bir darbede geçiyor,

Ve bir burjuva ki, marjinal Marksist grupların eylemlerinde psikolojik ve lojistik destek sağlıyor.

Anlaşılmadı mı?

Öyleyse biraz daha karıştıralım kafanızı…

Kavala, “Kızıl Soros” olarak biliniyor. Bunun sebebi Marksist geçmişine rağmen Macaristan Yahudisi bir Liberal olan George Soros’a olan yakınlığı…

George Soros’un faaliyetleri ise Türkiye’de daha çok “Açık Toplum Enstitüsü” ile biliniyor. Sonra “Açık Toplum Vakfı” adını alıyor.

Yönetim kurulunda Gülen grubuna yakınlığıyla bilinen Eyüp Can ve iş adamı İshak Alaton var.

Bu enstitünün “bir dönem” yöneticiliğini yapanlara bakalım:

Can Paker (TESEV Başkanı,)

Nebahat Akkoç (Diyarbakır, Kadın Araştırmaları Merkezi)

Şahin Alpay (Gazeteci-yazar)

Murat Belge (Birikim`ci, Bilgi Üniversitesi öğretim üyesi)

Üstün Ergüder (Boğaziçi Üniversitesi eski Rektörü)

Osman Kavala (Kavala Grubu'nun sahibi)

Böyle bir koalisyon oluşturabilmek her babayiğidin harcı değil!

Can Paker’in AK Parti’ye, Nebahat Akkoç’un HDP’ye yakın olduğunu, Şahin Alpay’ın Zaman Gazetesinde yazdığını unutmayalım.

Peki, Süleyman Soylu’nun “öğrencileri kışkırtıyor” dediği Boğaziçi Üniversitesi eski rektörü Üstün Ergüder için ne dersiniz?

Mesele rektör değil, öyle değil mi?

Bu arada Osman Kavala’nın eşi olan hanımefendinin de aynı üniversitede “bir dönem” görev yapmış olması ve eylemlere destek vermesi meselesinin, bakmaya çalıştığımız “büyük fotoğraf” ile bir alakası yok sanırım.

Sofistike bilgiler vermeyelim şimdi.

Hepsi bir yana, şimdilerde Karl Marks’ın kemikleri sızlıyordur.

Kendisi “Ayağımda çıkan çıbanların hesabını bile burjuvadan soracağım” derken bu manzarayı görseydi sizce Diyarbakırlıların deyimiyle “kendine cilet atmaz mıydı?”

Ortodoks Marksistler, teorisyen Marksistler, devrimci Marksistler, pembe Marksistler ile tüm renk ve tonlarıyla ve en somut haliyle burjuva el ele…

Bırakın kemiklerinin sızlamasını mezarında ters döner adam.