Her sembol için bu kadar cesur musunuz?
SİYASET GEMİSİ
İstanbul’un Anadolu yakasında boğazın karşı tarafından da görülebilecek bir yerde büyük bir cami inşa edildi. Adı “Büyük Çamlıca Camii”…
Çamlıca’da cami yapılacağı ilk söylendiği günden itibaren laik Kemalist kesimden sert eleştiriler geldi.
Caminin doğal dokuyu tahrip edeceği, çok masraflı olduğu, fazla büyük olduğu yönünde sözler sarf edildi; ama asıl mesele malum kirli zihniyetin “İslami sembollere” duyduğu hınç ve kindi.
Hacca ve umreye gidilmesi söz konusu olduğunda “Araplara para kaptırıyorlar” türü hezeyana varan sözleri dile getirenlerden İstanbul Boğazına ayrı bir güzellik katan Büyük Çamlıca Camisi için iyi şeyler söylemelerini zaten beklemiyoruz.
Bizi asıl şaşırtan Erdoğan’a duydukları nefretten dolayı İslami semboller konusunda bile anlaşılması zor sözler sarf eden “İslami kimliğe sahip” siyasetçiler…
Mesela Temel Karamollaoğlu…
Saadet Partisi lideri Temel Karamollaoğlu şunları söylemiş: "Mesele cami değil, israfın İslam'a hizmet diye takdim edilmesidir."
Doğrusu bu sözler pek samimi gelmiyor. Eğer Karamollaoğlu “Cami iyi olmuş da israfa varan harcamalar doğru değil” deseydi sözlerinde bir tutarlılık olurdu; ama öyle değil.
Avrupa yakasında Osmanlı döneminde dönemin nüfusunu da göz önünde bulundurarak birbirine bu kadar yakın onca büyük caminin yapılmasını acaba nasıl değerlendiriyor Karamollaoğlu?
İşin kötü tarafı sorun sadece Karamollaoğlu da değil.
Şu habere bakın:
“SP Milletvekili Cihangir İslam, Şirin Payzın'a değerlendirdi.
"Cami yapılmasını eleştirmedik, şeffaf olmayan finansmanı eleştirdik" diyen Cihangir İslam "Çamlıca Camii kişisel bir iz bırakmak için yapıldıysa tarihte bunu en iyi yapan firavunlardır" dedi.”
Cihangir İslam, farkında mı bilmem, isimlerini vererek cami yaptıran, “kişisel iz bırakan” Osmanlı padişahlarına “Firavun” diyor.
Bu ağır hakareti diyelim ki tevil etti; ama bu açıklamayı Şirin Payzın gibi İslami değerlere karşıtlığı çok net bir şekilde ortada olan birine yapmasının tevili yapılamaz.
Hadi onu da geçtik.
Büyük Çamlıca Camisine gösterdikleri tepkileri yine Halk TV’de, yine Şirin Payzın’ın karşısında Atatürk büst ve heykelleri için de gösterebilirler mi?
Heykel ve büstlere harcanan paralar ile ‘5 havaalanı; 2.000 km. asfalt yol; 3 adet yolcu uçağı; 450 tam teşekküllü hastane; 200 fabrika; 20 üniversite; 500 okul’ yapılabilirmiş!
Şimdi bu rakamlar karşısında cami için “israfa varan harcama” ve “şeffaf olmayan finansman” sözleri ne kadar boş ve anlamsız kalıyor, öyle değil mi?
