Ey İnsanlık! Dertlerine Çare mi Ararsın? Öyleyse Bu Çağrıya Kulak Ver!
Edebiyat dalında Nobel ödülü almış İrlandalı sanatçı George Bernard Shaw; “Sorunların üst üste yığılarak nerdeyse çözülmez hal aldığı günümüzde, Hz. Muhammed’e her zamankinden daha fazla muhtacız. Eğer O(a.s.v) aramızda olsaydı bütün bunları oturup bir fincan kahve içme rahatlığı ile çözerdi.” Demişti.
Gerçekten insanlığın sorun ve belalarla boğuştuğu, aile bireylerinin kadın-erkek, ebeveyn-evlat fark etmeksizin birbirlerini acımasızca katledebildiği, maneviyattan yoksun ruhların inim inim inlediği, ırkçılığın ve ayrımcılığın memleketleri kasıp kavurduğu, ideolojik saplantıların garibanların sırtında bir kambura dönüştüğü, eli kanlı özgürlük havarilerinin(!) annesiz bıraktığı yavruların ve “bir umut” deyip sığındıkları denizler tarafından umutları katledilen mazlumların ve kıyıya vurduğunda insanlık tarafından bir balina kadar gündem yapılmayan Aylan bebeklerin acı hikayeleri ile dolmuş taşmış bir dünyada Bernard Shaw’ın bu çağrısını hatırla(t)mamak elde değildir.
Ben de buradan diyorum ki; Peygamber Efendimiz(a.s.v)’in ümmeti inşa etme sürecindeki tek bir prensibi ve sözü bile bin bir sorunla boğuşan dünya toplumlarını feraha çıkarmaya yeterdir. O da; empati kurarak kendin için istediğin şeyleri kardeşin için de isteme anlayışı ve prensibidir. Bugün tüm insanlık, bu anlayıştan yoksun olmanın acısını fazlasıyla yaşamıyor mu? Bugün ırkçılığın, kayırmanın, adaletsizliğin, çıkarcılığın ve bencilliğin kasıp kavurduğu dünyadaki en büyük hastalık ve problemlerin ana sebebi bu anlayışın yokluğu değil midir? Bu hastalıkların en iyi ilacı ve bu problemlerin en iyi çözüm yollarından biri empati kurarak kendin için istediğini başkası için de isteme ve yapma anlayışı değil midir?
Bir düşün! Kendi diline tanınan hakların başka dillere de tanındığı, ırkın için istenen şeylerin başka ırklar için de istendiği; kendin için gösterilmesini arzu ettiğin saygının başkasına da gösterildiği, arzu ettiğin hizmetin başkasına da yapıldığı; senin için sunulan imkanların başkası için de seferber edildiği; sana yapılmasını istemediğin ahlaksızlığın, ihanetin, adaletsizliğin, eza ve cefanın başkasına da yapılmadığı bir dünyaya, ülkeye, diyara, aileye ve bireye dünyanın şu an içinde boğuştuğu ve allak bullak olduğu sorunlar uğrar mı? Öyleyse çözüm arayışı deyip kaybettiğin zamanın ve o geçen zamanla yitip giden değerleri çaresizce seyretmenin sebebi nedir? Daha ne bekliyorsun! İşte düşmanların bile şahitlik ettiği en güzel adres…
Evet bir kez daha şahitlik ediyor ve diyoruz ki; Hz. Peygamber(a.s.v) gerçekten tüm insanlığa rahmet olarak gönderilmiştir. Onunla(a.s.v) nice karanlıklar yerini aydınlıklara bırakır, nice karamsarlıklar umut fışkırır ve nice küskünler etrafa barış saçar. Evet o aydınlık(a.s.v) ile yollarını aydınlatanlara ne mutlu…