Allah’ım! Sen Bize Merhamet et!
Ramazan ayının rahmet ve bereketine yeniden kavuşmanın ayrıcalığını yaşatan Rabbimize hamd olsun.
Yazımın hemen başında rahmet ve mağfiret sahibi Yüce Allah’tan, bize rahmet etmesini, günah ve kusurlarımızı af etmesini diliyorum.
Allah Teala’dan bu mübarek Ramazan ayı hürmetine tüm hastalarımıza şifa ihsan etmesini temenni ediyorum.
Gerçekten biz aciz kullarız; kendi nefsimizden, O’nun yardımı olmadan hiçbir kötülüğü def edebilecek güç ve takatte değiliz. Ondan güç ve kuvvet diliyoruz.
O’nun ilminden, O’nun hidayetinden bir an olsun geri duranların şerrinden yine O’na sığınıyoruz.
Tağilerin, bağilerin, zalimlerin dünyaya zulüm doldurduklarını müşahede ederek, herkes için hidayet ve doğru yolu nasip etmesini diliyorum.
Tuğyana sapanların dünyaya çektirdiklerine seyirci kalmanın utancı içerisinde yine halimizi O’na arz ediyoruz.
Bu anlamda beş ayı aşkındır mazlum bir coğrafyanın başına gelenler karşısında çaresizliğimiz ortadadır.
Parçalanmışlık, dünyaya tamah, makam sevgisi, korkaklık gibi ağların içinde iradesizlik girdabıyla boğuşup duruyoruz.
Hiç olmazsa Mescid-i Aksa’nın kandillerinde yakılmak üzere ‘yağ’ göndermeyi ihmal etmeyecektik. Ama onu yap(a)mamakla birlikte, maalesef orada susuzluk ve açlıktan feryatları arşa yükselenlere bir yudum su, bir lokma ekmek göndermeyi bile beceremedik.
Koca ümmetin gözleri önünde bir avuç siyonist çetenin maalesef aylardır uyguladığı soykırım her geçen gün katmerleşiyor.
Başı rahmet, ortası mağfiret ve sonu cehennem ateşinden kurtuluş olan bu mübarek ayda Gazzeli kardeşlerimiz siyonist vahşetin ateşiyle can veriyor.
Ramazan ayında devam eden bu imtihanın bir anlam ve işareti vardır. Ümmet bu ayıpla yaşayamaz ve bir an önce ondan kurtulmalıdır.
Gazzeli Müslümanların bu ateş çemberinden kurtarılması için yeni bir hamle, yeni bir diriliş, yeni bir uyanış, yeni bir cehd ve cihadın kapıları aralanmalıdır.
Aksi takdirde bu ateşin başka yerleri içine alması kaçınılmaz olacaktır. Ateşi yakan siyonistin hedefinde salt Filistin/Gazze yoktur. Onun hedeflerinde önce bölge ülkeleri ve sonrasında da bütün ümmet vardır.
Nemelazımcılıkta ısrar edenlerin, başlarına gelenleri hesap etmeleri onlar için en akıllıcası olacaktır. Çünkü bu yangın söndürülmezse şayet, sadece yakıldığı yerde durmaz, Allah muhafaza bütün etrafı içine alarak kasıp kavuracaktır.
Bu mübarek ayda biz yine dualarımızı edelim; ama rahmete, merhamete ve refaha kavuşmak için ayrıca harekete geçelim, harekete geçirelim ki, Allah bize merhamet etsin ve üzerimize musallat olan bu zulüm ve ziyanı bertaraf etsin.
Ramazan-ı Şerifimiz hayra vesile olsun.