• DOLAR 34.536
  • EURO 36.208
  • ALTIN 3004.535
  • ...

Doğru ve usulüne uygun düşünce yöntemine “mantık”, bunu beliğ bir şekilde ifade etme biçimine “nutuk”, bunun zeminine de “mıntıka” adı verilmektedir.

Nutuk, meramın ve muradın dille ifade edilmesidir. Mantık ise bunun dayandığı sistemdir. Belli bir mantığa göre sınırlandırılan bölgeye “mıntıka” denilmiştir. İslam`a göre bütün Müslümanların mantığı aynıdır. Çünkü hepsinin düşünce ve inanç sistemi aynı usul ve esaslara göre aynı kaynaktan meydana gelmiştir. Dolayısıyla mantıkları birdir. Sadece bunu ifade etme biçimleri, yani nutukları farklıdır.

Mantıkları bir olduğuna göre bütün Müslümanların yaşadığı yerler aslında tek bir mıntıka olarak kabul edilir. Ama kendi ifade biçimlerine göre herkesin ayrı bir nutku vardır. Nutkun farklılığı mantık farklılığına yol açmadığına göre mıntıka farklılığına da yol açmaz. Fakat maalesef Müslümanlar arasında “nutuk esaslı” bir “mıntıka” mefhumu yerleşmiş durumdadır. Bunun da makul ve haklı hiçbir tarafı, mantıklı bir izahı yoktur.

Müslümanların nutuklarının-dillerinin farklılığı mantık farklılığını dolayısıyla fiili olarak “mıntıka ayrılığını” ortaya çıkarmaz. Aynı zamanda devlet ve toplum liderleri olan Hz. Davud ile Hz. Süleyman`a “kuş mantığı” öğretilmiştir. Süleyman Davud`a varis olup dedi ki: “Ey insanlar! Bize kuş mantığı öğretildi.” (Neml: 16) Dikkat edilirse Süleyman (a.s), “kuş nutkunun” değil “kuş mantığının” kendilerine öğretildiğini söylemiştir. Çünkü kuşların mantığı aynı, nutukları farklıdır. Her birisi ayrı bir ses çıkarmaktadır. Ayrı bir nağmeye sahiptir. Fakat mantıkları birdir. Bu nedenle Hz. Süleyman “Bize kuş mantığı öğretildi” dedi, “Bize kuşların nutku öğretildi” demedi. Eğer nutukları öğretilseydi her birisinin çıkardığı sesi ayrı ayrı bilmesi gerekirdi. Fakat mantıkları kendilerine öğretildiği için hangi sese ve nağmeye sahip olursa olsun hepsini anlamaktadır.

Süleyman(a.s), hem lider hem de peygamberdir. Onun hükümdarlığı belki bir bölgeyle sınırlı olarak görülebilir. Fakat onun hükmü bir mıntıkayla sınırlandırılamaz. Çünkü peygamber olarak o, bütün insanlığın mantığını bilmektedir. Böyleyken onun hükmünün bölge anlamında dar bir mıntıkaya hasredilmesi mümkün değildir. Onun hükmü dünyanın ortak mantığını muhatap aldığına göre bütün dünya onun için tek bir mıntıkadır.

Hz. Süleyman bütün canlılar içinde özellikle “kuş mantığının kendilerine öğretildiğini” söyledi. Neden karada başka canlıları değil de özellikle kuşları zikretti? Çünkü kuşlar havada uçar. Burada Hz. Süleyman(a.s), mantığın bir bölgeye hasredilemeyeceği mesajını vermiştir. Çünkü kuş için yeryüzünde çizilen sınırların hiçbir hükmü yoktur. Demek ki havada-gökte mantık aynıdır, tektir. İnsanlar tarafından yerin sathı üzerinde konulan sınırlar mantıki değil, yapaydır.  Kuşun mantığı bir mıntıkaya bir bölgeye has olsaydı kuş uçamazdı. O mıntıkaya münhasır kalırdı. Hz. Süleyman, kuş mantığını bildiğini söyleyerek insanları sınırlardan mücerret bir şekilde anladığını, kimseyi bulunduğu bölge ve de mıntıkaya göre değerlendirmediğini, sadece mantığını esas aldığını ifade etmiştir.

Havada mantık vardır ama mıntıka yoktur. Bizim mantığımız yerden değil, göktendir. Dolayısıyla evrenseldir. Müslüman liderler “kuş mantığını” bilmelidir. Bu, Hz. Süleyman`a has bir şey olarak görülmemelidir. Her liderin, her vizyon sahibinin vasfıdır bu. Müslüman lider, kuş mantığını bildiğinde dar mıntıka mefhumundan kurtularak herkesi anlar. Yeryüzündeki sınırlar, uçan kuşları ilgilendirmez. Yeryüzündeki dar mıntıka mefhumu, kuşun mantığını hiçbir şekilde sınırlandıramaz. Müslümanlar, bilhassa liderler kuş mantığına sahip olmalıdır. Kuş mantığını bilmek sadece mantığını çözmek değil, aynı zamanda o mantığa sahip olmaktır. Süleyman (a.s) “Bize kuş mantığı öğretildi” derken aslında “Biz kuş mantığına sahibiz” demeye getiriyordu. “Kuşlar gibiyiz, mantığımız yere münhasır değildir, mıntıkalar, nutuklar bizi sınırlandıramaz” diyordu. Bu nedenle “ey israil oğulları” şeklinde değil “ey insanlar” diye hitapta bulunuyordu. Çünkü mantık aynıdır.

Kuş mantığına sahip olan kimse bütün Müslümanları aynı görür. Bütün insanları aynı görür. Herkesin mantığını anlar. Kuş mantığı vahdetin sırrıdır. Bilhassa Müslüman liderlerin sahip olmaları gereken muazzam bir sırdır. Çünkü kuş mantığı, dünyayı kuş bakışı görmektir. Kuş bakışı görmek her türlü sınır mefhumundan kurtulmaktır. Bugün Müslümanlar hiç olmadığı kadar “kuş mantığına ve kuş bakışına” muhtaçtır.