Dayanaklılık testi
Bir yapının sarsıntı ve baskıya karşı sağlamlığının ve dayanaklılığının ölçülmesine, bir sporcunun, bir askerin zorluklara karşı gösterdiği yüksek dirence, hastanın yapılacak operasyonlara karşı metanetine “dayanıklılık testi” adı verilir.
Allah (c.c) “Yılda en az bir veya iki defa fitneye tabi tutulduklarını görmüyorlar mı?” buyurur. Bu ayet, insanların her yıl en az bir veya iki defa fitneye tabi tutulmak suretiyle dayanaklılık testinden geçirildiklerini haber veriyor.
Dayanaklılık testinde etki ile tepkinin orantılı olup olmadığına, bu arada ortaya çıkan hassasiyetlere dikkat çekilir.
Dayanaklılık testini başarıyla geçen binanın her türlü sarsıntıya karşı sağlam ve dayanaklı olduğuna, bu testi geçen sporcunun müsabakaya, askerin her türlü zorlu şartlara hazır olduğuna, hastanın tedavi amacıyla operasyona hazır olduğuna hükmedilir. Aksi takdirde kanaat tamamen zıt yönde oluşur. Teste konu olan unsurların hazır olmadığına hükmedilir.
Dayanaklılık testinde baskı, basınç, ateş-fitne, sarsıntı ve tazyik esas alınan belli başlı parametrelerdir. Bunların her birine karşı ortaya çıkan tepki, dayanaklılık testine konu olan objenin dayanıklı olup olmadığını ortaya koyar. Bunlara karşı ortaya konulacak tepkiler sabır, metanet, kuvvet, umut ve rabıta olabilir. Dayanaklılık testinde gösterilen dağınıklık, karamsarlık, zayıflık, şaşkınlık, karasızlık bu testlerde başarısız olmanın en önemli sebepleridir.
Fitne; bir madenin değerli olup olmadığının anlaşılması amacıyla ateşe tutulmasıdır. Çünkü ateşe tabi tutulan maden eğer kıymetli ise ateşte daha da parlar, is tutmaz ve buruşmaz. Buna mukabil eğer maden değersiz ise ateşe tabi tutulduğunda renk değiştirir. İs tutar ve büzülür. Fitne sonucunda kıymetli olduğu ortaya çıkan madene ayar vurulur. Artık bundan sonra o maden ayarla satılır. Bunun gibi fitne testini geçen kimse ayar sahibi olur. Güç ve kıymet kazanır.
Dayanıklılık testinde uygulanan basınç ve tazyik, yapının içinde boşluklar oluşturmayı ve bunun unsurları arasındaki bağların koparılmasını hedefler. Uygulanacak olan sarsıntı bu şekilde bağı zayıflamış olan yapıyı yıkmayı amaçlar. Nitekim Hendek Günü Ahzab`ın yaptığı müzayaka ve baskı Müslümanların direncini kırmayı hedefliyordu. “Hani onlar size hem üst tarafınızdan hem alt tarafınızdan gelmişlerdi. Hani gözler kaymış ve yürekler ağızlara gelmişti. Siz de Allah`a karşı çeşitli zanlarda bulunuyordunuz. İşte orada mü`minler denendiler ve şiddetli bir şekilde sarsıldılar.” (Ahzab: 10-11)
Sabır; zorluklara ve sıkıntılara karşı bıkmadan ve usanmadan pozisyonunu korumaktır.
Rabıta; aradaki bağların kopmasına engel olmaktır. Rabıta, boşluğu doldurarak oradan tehlikenin gelmesini engellemeye çalışmaktır. Bu nedenle Allah (c.c) “Sabredin, sabırda öne geçin ve rabıta halinde olun.”(Ali İmran:200) buyurur.
Metanet ve kuvvet; sırtını sağlam bir yere dayandırdığına, sağlam bir zemine sahip olduğuna inanmaktır. Metin; gücünün potansiyelini fark etmek ve bunun kaynağının sağlam ve sarsılmaz olduğunu bilmektir. Elinde sağlam bir metin(Kuran) olduğuna inanmaktır. Metanet; metin sahibi olmak ve bunun hak olduğunun farkında olmaktır. Hendek Günü, tazyik sonucunda bir sarsıntı geçiren müminler daha sonra vahyin metniyle metanet sahibi olmuş, metin olarak o sarsıntıyı hemen atlatmış ve şunu söylemişlerdi; “İşte Allah`ın ve Resulünün vaat ettiği budur. Allah ve Resulü doğruyu söylemiştir.”(Ahzap:22)
Dayanıklılık testi sonucunda yıkılmayarak ayakta kalan kimse kaim olur. Ayakta kalmış olarak kaim olduğu için o makamın kaimidir, hâkimidir. Ancak ayakta kalabilen, kaim olan kimse makam sahibi olur. Bulunduğu mekânda ayakta kalan kimse mutlaka imkân sahibi olur.
Bugün İslam ümmeti dayanaklılık testinden geçiriliyor. “Acaba olaylara kaşı daha ne kadar dayanacak, daha ne kadar sessizliğini korumaya devam edecek.” diye dayanıklılık testine tabi tutuluyor. Görünen o ki israil, diğer şer güçler bugün Ümmetin tabi tutulduğu bu dayanaklılık testinde fitne ve ateş rolünü oynuyor. Zannedilenin aksine Ümmet dayanıklılık testini başarıyla geçiyor. Gazze`de Müslümanlar bu konuda çok zor ama başarılı bir sınav veriyor. Şimdiden büyük bir ayar kazandılar. Elbette imkân sahibi oldular. Öte yandan Ümmetin buna daha ne kadar dayanacağını test edenler de yakında büyük şoklarla karşılaşacaklarını hesap etmeleri gerekir. Çünkü tarihin hiçbir döneminde Ümmet dayanıklılık testinde yıkılmamış, başarısız olmamıştır. Hiç şüphesiz yine böyle olacaktır, nitekim görenler için buna dair açık ve kesin emareler çoktan zuhur etmiştir.
Dayanıklılık testinde başarılı bir sınav veren Ümmete selam olsun.