• DOLAR 34.944
  • EURO 36.745
  • ALTIN 2979.98
  • ...

Corona virüse karşı aşının çare olup olmayacağı tartışılıyor.

Biz aşının teknik ve bilimsel yönüyle ilgili değiliz. Lakin bu meselenin doğal seyir ve öyküsüne göre de analiz edilmesi icap eder.

Önce soruyu sormak gerek,

Gerçekten Corona bir hastalık mıdır yoksa azap mıdır?

Azap ile hastalık arasında ne fark vardır?

Hastalık, insan bedeninde ortaya çıkan her türlü arızi durumdur.

Azap ise dış kaynaklıdır.

Bedeni arızalara bağlı birçok hastalık vardır.

Hastalık insanın kendi bedeninde ortaya çıkan arıza ve gediklerdir. Ki zaten beden de kale surları demektir.

Hastalık bulaşıcı değildir. Bir şey bulaşıyorsa bu hastalık olarak kabul edilemez.

"Ricz-pislik-azap" olarak kabul edilir.

"Onlara pislikten azap vardır” (Sebe,5)

"Üzerlerine havadan bir pislik indirdik" (Bakara, 59)

"Akıl etmeyenlerin üzerine pisliği bırakır" (Yunus, 100)

"Kötülüğü havada uçuşan o günden korkarlar"

Ve azap bulaşıcıdır, pisliktir, havada uçuşur.

Hastalık tedavi edilir; azaptan ise korunmak esastır. Çünkü azabı tedavi etmek diye bir şey yoktur, ondan korunmak vardır.

Ve kendisine takdir edilen görevi ifa ettikten sonra umulur ki o azap kendiliğinden kalkar. Önemli olan bu süre içinde kendini korumaktır. Bulaştığı zaman da bunun bir azap olduğunun bilinciyle ruhi-bedeni bütünlük içinde bir tedavi programı uygulamaya çalışmaktır.

Hastalıkta şifayı aramak gerekir.

Azapta ise selamet ve kurtuluş aranır.

Azapta şifa aranmaz.

Çünkü azapla mücadele etmek doğru değildir.

Bu duyguyla davranmak azabı daha da azdırabilir.

Bu nedenle azapta selamet aranır.

Güvende olmak istenir.

Aşı bu açıdan değerlendirilmelidir.

 

Eğer amaç bu azap ile mücadele etmek ise virüs daha da azabilir. Farklı formlara girebilir.

Eğer amaç bundan korunmak ise sorun yok.