Oruç tutma yasağı da olmalı
‘Hastalara oruç tutmama ruhsatı vardır.’ (Bakara:184). Fıkhımızda “maraz”, genelde ve sadece bedeni olarak anlaşılmıştır. Ama hastalık-maraz sadece maddi bedeni olmayabilir. “Kalplerinde hastalık-maraz vardır.”(Bakara:10) ayetinde geçen maraz bedeni hastalıktan çok daha fazla bir mana ifade ediyor.
Isısı ve ışığı zayıf yansıdığında güneşe “hasta güneş-marazlı güneş” denir. Bunun gibi, bazı kimselerin bedeni hastalıkları yok; ama güneşleri marazlıdır. Kalpleri ve zihinleri marazlıdır. Zihinlerinde ışık, kalplerinde ısı yok.
Zihni bulanık, kalbi soğuk kimse nasıl aşkla ihlasla oruç tutsun.
Hak Teâlâ Kutsi Hadiste “Oruç benimdir” buyurur. Yani “orucu benim ihlaslı kullarım benim için tutar.” Onların dışında tutan tutar; ama asıl olan budur.
Oruç, hem bedeni hem de zihni ve kalbi sıhhatli olanlar içindir. İkiyüzlü, kalbi marazlı kimselere oruç tutmak gerekmez.
Bedeninde maraz olanlar oruç tutmaz. Kalbinde maraz olanlar ise hiç tutamaz. Tutar gibi yapar; ama sonra bir yerde bırakır. Çünkü kalbin, zihnin karışık olması bir tür marazdır. Bu halde oruç tutamaz. Bu kimse kendini tutmaz. Edebini tutmaz. Dilini tutamaz. Kinini tutmaz. Nefretini tutamaz. Bu nedenle istese de oruç tutamaz. Ne kendisi orucu tutabilir ne de oruç onu tutmak ister.
Hukuk-fıkıh, “zahire bakar” diye bir kaide vardır. Doğru, lakin kalbin manevi hastalıkları da zahiridir. Mutlaka kendini açığa vuruyor. Dolayısıyla kalpteki maraz için zahiri ve maddi bir sebep oluyor.
Kalpteki marazın dışarı çıkma haline “Maraza çıkarmak” denir. “maraza çıkarmak” deyimi, “kavgaya yol açmak, kavga çıkarmak, anlaşmazlığa yol açacak işler yapmak” anlamına geliyor.
“Maraza aramak” deyimi de “çekişmek, olay çıkarmak için bahane aramak” anlamında kullanılıyor.
Maraza çıkarmak için hiçbir fırsatı kaçırmayanlar mariz-hasta hükmündedir.
Müslüman bir ülkede Ramazan ayında Milletin değerleriyle sürtüşmek “maraza çıkarmak”tır. Bunların marazı kendini dışarıya vuracak kadar şiddetlidir.
Bunlara “oruç tutun” demiyoruz. Çünkü biliyoruz ki sağlık(!) sorunları var. Hastalıklıdırlar yani. Bu nedenle oruç tutmayabilirler. Hatta tutmamaları daha tercihe şayandır. Bu şekilde en azından iftar sofralarına katıldıklarında rol yapmaktan kurtulmuş olurlar. Yeter ki maraza çıkarmasınlar. Maraza aramasınlar. Yeter ki değerlere saygı göstersinler.
Oruç tutmayabilirler hatta tutmasınlar…
Çünkü oruç hastaların değildir, sahih zihin, sıhhatli kalp sahiplerinindir.