Güney Koreli bir şirket, yaşlı bireylerin yalnızlık hissini hafifletmek amacıyla, yapay zekâ destekli bir robot geliştirdi. "Hyodol" adı verilen bu robot, oyuncak bebek görünümünde olup, kullanıcılarıyla günlük sohbetler ve etkileşim yoluyla iletişim kurmak üzere tasarlandı.
Robot, ChatGPT destekli sohbet teknolojileri kullanarak, çocuk yüzlü ve peluş oyuncak görünümlü tasarımıyla öne çıkıyor.
"Rest of World" adlı haber sitesine göre, bu bebek şeklindeki robot, kullanıcılarla neşeli ve ayırt edici bir sesle konuşarak, ilaç saatlerini veya günlük görevleri hatırlatıyor. İngilizce, Çince ve Japonca dillerinde iletişim kurabiliyor.
Ayrıca bakım sağlayıcılar için büyük kolaylık sağlayan robot, kullanıcıları 7/24 izliyor ve herhangi bir olağandışı durumda ekipleri uyarıyor. Kullanıcıların günlük rutin sorulara verdiği cevapları kaydediyor ve hassasiyet durumlarını takip ederek sosyal hizmet uzmanları ve aileyi bilgilendiriyor.
Güney Kore, hızla yaşlanan nüfus nedeniyle ciddi sosyal sorunlarla karşı karşıya. Yaşlılar arasında depresyon, demans (bunama) ve kronik hastalıklar yaygın. Ayrıca, bölgedeki ülkeler arasında en yüksek yaşlı intihar oranı da Güney Kore’ye ait.
"Hyodol" üreticisi şirket, şimdiye dek 12 binden fazla robot birimini, yalnız yaşayan yaşlıların evlerine dağıttıklarını açıkladı.
Güney Kore’nin Guro Belediyesi ve Federal Endüstriyel Teknoloji Bakanlığı, 2019 yılında bu robotların huzurevleri ve yaşlı evlerine dağıtımı için 140 bin dolardan fazla yatırım yaptı. Her bir robotun maliyeti yaklaşık 1150 dolar.
Robot, 2023 yılında New York’ta bir huzurevinde test edildi ve şirket, robotun 2026 yılında ABD’de piyasaya sürülmesini hedefliyor.
Huzurevlerinde çalışan birçok personel, bu robotların yaşlıların güvenliğini sağlamak adına göz ve kulak gibi çalıştığını belirtti.
Ayrıca çalışanlar, bazı yaşlı bireylerin Hyodol’a torunlarıymış gibi davrandığını, onlara hayalî yemekler verdiklerini, şapkalar ve takılar taktırdıklarını, hatta onları yatırdıklarını söyledi.
Ancak bazı uzmanlar, bu robotların topladığı bilgilerin nasıl saklandığı ve ne amaçla kullanılacağı konusunda endişelerini dile getirdi.
