Gazze’ye uygulanan ablukayı kırmak ve insanlık vicdanını harekete geçirmek amacıyla kurulan “Küresel Sumud Filosu” son hazırlıklarını tamamladı. Filonun 31 Ağustos’ta İspanya’dan, 4 Eylül’de ise Tunus’tan yola çıkması planlanıyor. Türkiye Delegasyonu Koordinatörü Hüseyin Durmaz, gazetemize yaptığı açıklamada filonun yalnızca bir yardım girişimi olmadığını, aynı zamanda “adalet çağrısı” olduğunu vurguladı:
Filoya ‘’Umut Gemisi’’ ile katılım sağlayacak olan Umut Kervanı İnsani Yardım Vakfı Başkanı Cengiz Kurtaran ise gazetemize verdiği demeçte: “Bu filoda yer alan Umut Gemimizde gıda kolileri, un, bebek maması, ilaç ve tıbbi malzemeler olacak. Gazze’ye ulaşan her yardım kutusu, bir çocuğun açlıktan kurtulması, bir annenin yavrusunu doyurabilmesi, bir hastanın ilaç bulabilmesi demektir. Umut Gemisi, insanlığın onur yolculuğudur” seferin hem insani hem de vicdani anlamını ortaya koydu.
DURMAZ: BU FİLO SEMBOLİK DEĞİL
Küresel Sumud Filosu Türkiye Delegasyonu Koordinatörü Hüseyin Durmaz filoyla ilgili gazetemizin sorularını yanıtladı:
Uzun bir süredir Sumud Filosu’nun hazırlıklarının yapıldığını biliyoruz. Sumud Filosu'nun kapsamı hakkında bize biraz bilgi verebilir misiniz? Kaç gemiyle yola çıkılması planlanıyor?
Sumud Filosu yalnızca bir yardım filosu değil, aynı zamanda dünyanın vicdanını harekete geçiren bir adalet çağrısıdır. Hazırlıklar uzun zamandır sürüyor. Farklı ülkelerden, farklı topluluklardan oluşan gemiler bu yola çıkmak için hazırlandı. Güvenlik nedeniyle sayıyı açıklayamıyoruz ama şunu söyleyebiliriz: Bu filo, sembolik değil gerçek bir güçle, Gazze’nin yalnız olmadığını gösterecek kadar geniş kapsamlıdır.
Filoda bulunan gemilerde ne tür insani yardım malzemeleri taşınacak? Hazırlıklar tamamlandı mı, yoksa hâlâ lojistik veya siyasi düzeyde eksiklikler var mı?
Gemilerde Gazze’de hayati ihtiyaç haline gelen malzemeler var: ilaç, tıbbi cihaz, gıda, çocukların temel ihtiyaçları… Yani insanların hayatta kalması için gerekli olan en temel şeyler. Hazırlıklarımız büyük ölçüde tamamlandı. Tabii ki abluka koşullarında her zaman engellemeler, gecikmeler, siyasi baskılar oluyor. Ama bu, bizi yavaşlatmadı; aksine daha çok kenetlenmemizi sağladı. Vazgeçmeyeceğiz.
Türkiye Delegasyonu olarak hazırlık sürecinde ne tür çalışmalar yürüttünüz? Bu aşamada herhangi bir problem ya da engelle karşılaştınız mı?
Biz hem insani yardım malzemelerinin toplanmasında hem de halkın bu misyona sahip çıkmasında aktif bir rol üstlendik. Zorluklar elbette çıktı: bürokrasi, lojistik, hatta caydırma girişimleri… Ama her engel karşısında daha çok insanın desteğini arkamızda hissettik. Bu da bize yolun doğru olduğunu bir kez daha gösterdi.
Gazze için içi yanan ve bir şeyler yapma derdi olan on binlerce insan bu Filoda olmak istedi, Filoya katılacak kişiler nasıl ve hangi şartlar ile belirlendi?
On binlerce insanın yüreği bizimleydi. Hepimiz biliyoruz ki aslında bu filoda yer almak isteyen yüzbinlerce vicdan sahibi vardı. Ancak gemiler sınırlı. Katılımcılar uluslararası temsiliyet, insani yardım deneyimi ve güvenlik kriterleriyle belirlendi. Ama şunu söylemek isterim: Gemilerde olanlar sadece kendilerini temsil etmiyor. Arkalarında, bu zulme “dur” demek isteyen milyonların iradesi var.
Siyonist rejim daha önceki gemilere askeri müdahalelerde bulunmuştu. Sumud Filosu bu risklere karşı nasıl bir hazırlık yaptı? Türkiye Delegasyonu olarak hangi tedbirler alındı?
Biz şunu açıkça söylüyoruz: Bu filo barışçıl bir misyondur. Gemilerimizde silah yok, tehdit yok; sadece yardım ve dayanışma var. Eğer müdahale edilirse, bu dünyanın gözleri önünde işlenen bir suç olacaktır. Biz hazırlığımızı yaptık: medya, hukuk ve uluslararası kamuoyunu en güçlü şekilde yanımızda tutuyoruz. Türkiye Delegasyonu olarak da katılımcılarımızın güvenliği için gerekli tedbirleri aldık. Ama en büyük güvence, dünyanın dört bir yanındaki insanların bu zulmü kabul etmeyecek olmasıdır.
Eğer filo Gazze’ye ulaşamadan engellenirse, bu durumun dünya kamuoyunda nasıl bir yankı uyandıracağını öngörüyorsunuz?
Engellenirse bu, İsrail’in ablukayı ne kadar vahşi bir şekilde sürdürdüğünü tüm dünyaya bir kez daha gösterecek. Belki biz Gazze’ye varamayız ama Filistin’in sesi, bu kez hiç olmadığı kadar gür bir şekilde yükselecek. Bizim için başarı yalnızca Gazze kıyılarına ulaşmak değil; zulmün maskesini bir kez daha düşürmektir.
Türkiye’de halkın bu girişime ilgisi ve katılım düzeyi nasıl oldu? Bu ilginin Filistin davasına destek açısından uluslararası kamuoyuna yansımasını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Türkiye halkı bu davayı her zaman yüreğinde taşıdı. Hazırlık sürecinde büyük bir sahiplenme gördük; bağışlardan gönüllü çalışmalarına, dualardan basın desteğine kadar… Bu ilgi, uluslararası kamuoyuna da güçlü bir mesaj veriyor: Filistin yalnız değil, bu zulüm yalnızca Filistinlilere değil insanlığa karşı işleniyor. Ve vicdan sahipleri olarak bizler bu zulme dur demekten asla geri durmayacağız.
Hazırlık sürecinde hükümetlerden destek alabildiniz mi, özellikle Türkiye hükümetiyle herhangi bir koordinasyon gerçekleştirildi mi?
Biz bağımsız bir sivil inisiyatifiz. Hükümetlerle resmi koordinasyon zorunlu değil ama engellemelerle karşılaşmamamız, sürecin ilerleyebilmesi adına kolaylaştırıcı görüşmeler yapıldı. Önemli olan, bu filonun devletlerden çok, halkların ortak vicdanının eseri olmasıdır. Bu süreçte sivil toplum ön planda olsa da, farklı ülkelerden hükümet temsilcileriyle de temaslar kuruldu. Türkiye’de ise hükümet düzeyinde doğrudan bir koordinasyon değil, daha çok sivil girişimlerin önünü açacak bir kolaylaştırma söz konusu oldu. Bu tür girişimlerin bağımsız yapısını koruması da ayrıca önemlidir.
Delegasyon olarak bu süreçte kamuoyundan beklentiniz nedir?
Bizim en büyük beklentimiz, insanların bu yolculuğu kendi yolculukları gibi görmeleri. Sesimizi yükseltmeleri, sosyal medyadan, meydanlardan, her yerden dayanışmayı büyütmeleri. Çünkü biliyoruz ki, Filistin’e giden bu yol yalnızca denizden geçmiyor; aynı zamanda vicdanlardan, kalplerden geçiyor. Bu yolculuk, tüm vicdan sahibi insanların ortak yolculuğudur.
UMUT GEMİSİ DE FİLODA YERİNİ ALDI
Küresel Sumud Filosu’na Umut Gemisi ile katılacak olan Umut Kervanı İnsani Yardım Vakfı Başkanı Cengiz Kurtaran, gazetemize verdiği demeçte filonun önemine dikkat çekti.
Kurtaran, “Gazze’de yıllardır devam eden ağır abluka ve son 23 aydır kesintisiz olarak bombalanarak milyonlarca masum kardeşimizin açlık, susuzluk ve sağlık hizmetlerinden yoksun bir şekilde hayat mücadelesi verdiklerine şahitlik ediyoruz. Uluslararası kamuoyunun sessizliği ve insani dramın derinleşmesi karşısında harekete geçen birçok insani yardım kuruluşu, soykırımı durdurmak, ambargoyu kırmak ve yardımları doğrudan Gazze halkına ulaştırmak amacıyla ortak bir insani ve vicdani ‘Küresel Sumud Filosu’ oluşturdu. Bu filoda Umut Kervanı olarak insani yardım standartlarına uygun ve içerisinde gıda kolileri, un, bebek maması, ilaç ve tıbbi malzemeler taşıyacak bir gemi ile filoda yer alacağız” dedi.
‘UMUT GEMİSİNİN VARIŞ NOKTASI GAZZE KIYILARI OLACAK’
Geminin hareket noktası hakkında da bilgi veren Kurtaran, “Umut Gemimizin hareket noktası, uluslararası deniz trafiği açısından güvenli bir liman olarak belirlenen Akdeniz kıyılarındaki Avrupa limanlarından biri olacak. Buradan diğer yardım gemileriyle birlikte koordineli şekilde yola çıkacak. Güzergâh güvenlik gerekçesiyle net olarak açıklanmıyor, ancak filonun varış yeri Allah’ın izniyle Gazze kıyıları olacak. Umut Gemisi’nin hazırlanmasında emeği geçen tüm gönüllülerimize ve bağışçılarımıza teşekkür ederiz, bu yolculuğun yalnızca bir yardım seferi değil, aynı zamanda ablukayı kırma ve insani vicdanı ayağa kaldırma hareketinin bir parçasıdır” ifadelerini kullandı.
TOPLUMDAN VE HAYIRSEVERLERDEN BÜYÜK DESTEK
Umut Gemisi’nin filoya katılacağı duyurulduktan sonra yoğun bir ilgi gördüklerini söyleyen Kurtaran, “Umut Kervanı olarak Umut Gemisi ile filoya katılacağımızı duyurmamızın ardından yoğun bir ilgi ve destek geldi. İlk günden itibaren telefon ve e-posta yoluyla birçok hayırsever bağışta bulunmak, gemideki yardımlara katkı sağlamak için desteklerini sundular. Özellikle gençlerin yoğun ilgi gösterdiği hassasiyet dikkat çekti. Sosyal medya üzerinden yapılan paylaşımlar kısa sürede büyük bir etkileşim oluşturdu ve ‘Rotamız Gazze, Yükümüz Umut’ sloganı geniş kitleler tarafından benimsendi” dedi.
Kurtaran, “Gelen tepkiler umut verici. Gazze’ye giden yol aslında tüm insanlığın vicdanına giden yoldur. Bizler bir gemi çıkarıyoruz ama aslında her bir bağışçımızın, her bir gönüllümüzün kalbinden yükselen bir umut dalgasını Gazze’ye ulaştıracağız. Umut Gemisi, sadece yardımları değil, insanlığın dayanışma ruhunu da taşıyor” ifadelerini kullandı.
Umut Kervanı Vakfı Başkanı Cengiz Kurtaran, son olarak kamuoyuna çağrı yaptı:
“Umut Gemimizin bu yolculuğu, yalnızca Gazze’ye insani yardım ulaştırma çabası değil; aynı zamanda dünyaya verilmiş güçlü bir mesajdır. Bu mesaj, ‘Gazze yalnız değildir; abluka, insanlığın vicdanında kabul edilemez’ çağrısıdır. Umut Kervanı olarak tüm duyarlı kalpleri bu seferberliğe destek olmaya çağırıyoruz. Gazze’ye ulaşan her yardım kutusu, bir çocuğun açlıktan kurtulması, bir annenin yavrusunu doyurabilmesi, bir hastanın ilaç bulabilmesi demektir. Umut Gemisi, insanlığın onur yolculuğudur.”