Bekayi, “İran’ın füze programı, ülke topraklarının bütünlüğünü ve ulusal güvenliğini savunmak amacıyla yalnızca savunma hedefiyle tasarlanmış ve geliştirilmiştir. Caydırıcı bir niteliğe sahiptir. Bu nedenle İran’ın savunma kabiliyetleri ne müzakere ne de pazarlık konusu olabilir. Bu kabiliyetler, olası saldırıları önlemek için oluşturulmuştur ve dokunulamazdır.Direniş köklü bir olgudur ve işgal var olduğu sürece yaşamaya devam edecektir. Bölgemiz hâlâ kronik bir sorunla karşı karşıyadır; bu da siyonist rejimin farklı biçimlerde süregelen saldırılarıdır. Bu suçlar, dünyadaki her insanın bunları durdurmak için harekete geçme sorumluluğunu artırmaktadır” ifadelerini kullandı.
Avrupa Konseyi’nin, İran’ın Ukrayna savaşında “iş birliği yaptığı” yönündeki açıklamasına da yanıt veren Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, “Bunlar tekrarlanan iddialardan ibarettir. Ukrayna krizinin başından bu yana çözümün diyalog yoluyla olması gerektiğini vurguladık. Bu savaşta hiçbir rolümüz olmadı ve yoktur. Sırf Rusya ile ilişkileri olduğu için bir ülkeden bu ilişkileri kesmesini istemek tamamen mantık dışıdır” dedi.
Bekayi sözlerini şöyle sürdürdü: “İran ile Rusya arasındaki ilişkiler, hiçbir şekilde başka ülkelere karşı düşmanlık anlamına gelmez. Avrupa ülkeleri kendi tutumlarını gözden geçirmeli ve NATO’nun saldırgan politikaları nedeniyle Avrupa güvenliğinin neden tehlikeye atıldığını sorgulamalıdır. Kendi eylemlerinin sorumluluğunu üstlenmeli ve başkalarını suçlama politikasına son vermelidir.”
israilin, bir israilli nükleer bilim insanının öldürülmesine İran’ın karıştığı yönündeki suçlamalarına da değinen Bekayi, “Suçlular başkalarını kendi yaptıklarıyla ölçer. Siyonist rejimin başka ülkelerin vatandaşlarını hedef alan suikastlarla dolu bir sicili olduğu için, herhangi bir olay meydana geldiğinde hemen bir suçlu aramaya yöneliyor” ifadelerini kullandı.




