DEM Parti başörtüsü takan, namaz kılan, inançlı bir yaşam tercih eden Kürt çocukları, “pedagojik ihlal” gerekçesiyle TBMM'de şikayet etti, hedef gösterdi. Ancak aynı DEM, siyasi temsilcisi olduğu PKK’nın on binlerce Kürt çocuğunu nasıl harcadığını hiçbir zaman gündeme getirmedi.

Taş atan/attırılan çocukları unuttunuz mu?

Türkiye, 2000’li yılların ortasında “taş atan çocuklar” kavramıyla tanıştı. Bu tanım, sadece gösterilere katılan çocukları değil; aynı zamanda eğitimden kopmuş, yoksulluk içinde büyüyen, örgütlerin eline düşen bir kuşağı temsil ediyordu.

2010 yılında bu çocuklarla ilgili yasal düzenleme gündeme geldiğinde dönemin Adalet Bakanı Sadullah Ergin, cezaevlerinde 18 yaş altı 2.711 çocuk bulunduğunu açıklamıştı. Bunlardan 272’si terör suçlarından, 2.439’u ise adi suçlardan tutukluydu.

PKK bağlantılı eylemlere katılan çocuklarla ilgili aynı dönem yapılan bir araştırmada yer alan çocuk profilleri dikkat çekiciydi. Paylaşılan verilere göre:

Katılımcıların çoğunluğu erkek,

Yaşlar 12 ile 15 arasında değişiyor,

Büyük çoğunluğu Doğu ve Güneydoğu illerinden (Siirt, Ağrı, Şırnak, Diyarbakır, Van, Hakkâri),

Batı illerinde gerçekleşen eylemlere katılanların çoğu göçle gelmiş, İstanbul’un Okmeydanı, Tarlabaşı, Gaziosmanpaşa, Bağcılar, Esenyurt gibi yoksul semtlerinde yaşıyorlar,

Eğitim seviyeleri 1. sınıftan 8. sınıfa kadar değişiyor, bazıları ise okula hiç gitmemiş.

Uyuşturucuyla zehirliyorlar

PKK, çocuk ve gençleri yalnızca eylemlerde değil, uyuşturucu ticaretinde de kullanıyor. Avrupa Polis Teşkilatı EUROPOL ve TUBİM raporlarına göre:

PKK, Avrupa’daki uyuşturucu ticaretinde ilk sırada,

Uyuşturucudan yılda 500 milyon ile 3 milyar dolar arasında gelir elde ediyor,

Bu gelirle silah temin ediyor,

8–12 yaşlarındaki çocuklara Avrupa’da uyuşturucu sattırıyor

Çocukları sokağa Öcalan için kim çıkarıyor?

Taş atan çocuklar mevzusu literatüre 2006 yılında Cizre’de Abdullah Öcalan’ın yakalanmasının yıldönümünde yapılan protestolarla başlayan süreçte girdi. Bu dönemde çocukların polisle karşı karşıya geldiği çok sayıda olay yaşandı.. Ardından gelen süreçte ise istismar sürdü, az ceza almaları sebebiyle eylemlerde çocuklara öncülük ettirildi. Çocukların bir kısmı da PKK saflarında savaşması için dağa götürüldü.

Çözüm Süreci Sivil İnisiyatif Derneği verilerine göre ise, yalnızca çözüm süreci yıllarında 2 bin civarında genç dağa götürüldü ve bunların yaklaşık yarısı 18 yaş altıydı. PKK/YPG saflarındaki militanların %20’si çocuk yaşta.

Peygamber Sevdalıları Yasin Börü'yü yetiştirdi, ya siz?

DEM Parti, bağlı olduğu ideolojik yapının yeni nesillerde insan kaynağını sürdürebilmesi için çocuklara yönelik dini ve ahlaki değerleri esas alan sivil toplum kuruluşlarını hedef alıyor. Bu stratejiyle, maneviyatla yoğrulmuş bir neslin yetişmesini engellemek, yerine ideolojik olarak yönlendirilmiş, silah, taş ya da LGBT bayrağı taşıyan bir gençlik inşa etmek amaçlanıyor.

Peygamber Sevdalıları Vakfı gibi yapılar ise Yasin Börü örneğinde olduğu gibi, bayram günü fakirlere et dağıtmak için şehit olan merhamet ve fedakârlık duygusuyla yoğrulmuş gençler yetiştirmenin mücadelesini veriyor. Bir yanda eline Kur’an-ı Kerim verilen çocuklar, diğer yanda ise eline propaganda malzemesi ve şiddet çağrısı tutuşturulan çocuklar var...

Muhabir: HAMZA DURMAZ