30 yıllık bir feryat, 30 yıllık bir acı olmasına rağmen Susa Katliamı, Susa Camii şehitleri halen mazlumiyet tarihinde hak ettiği yere ve hak ettiği değerde anılmaya erişememiştir maalesef.
Oysa Susa Katliamı, Susa Camiinde Müslümanların katledilmeleri, olayın yaşandığı doksanlı yıllara şahitlik edecek en önemli gerçeklerden biridir.
Tarihe şahitlik edecek kadar önemli ve acı bir vaka olmasına rağmen diğer acıları gibi Müslümanların bu acısı da nedense sessiz bir feryattan, yöresel bir acı olmaktan öteye geçememiş mazlumların feryadı görünmez sınırların görünmediği halde yaralayan dikenli tellerine takılıp kalmıştır.
Susa Katliamı, Hakk-Batıl savaşında açılmış cephelerden bir cephe olarak aynı zamanda bir yalnız bırakılmışlığın, halen yüzleşilmemiş bir kardeşlik hukukunu yaralama olayının da adıdır.
Orada 10 Müslüman, İslam Düşmanları tarafından katledilirken, Cami içinde yüzlerce kurşunun hedefi olurken feryatları, tekbirleri maalesef ülkenin batısında, ülkenin batısında yaşayan Müslümanların ders halkalarında yankı bulmadı.
Müslümanlar canlarına tak edip de kendilerini savunmak zorunda kalınca da dönemin PKK medyasının tezviratlarına kananlar bu sefer şucu bucu diyerek Müslümanları yaftalamaya başladılar.
Susa Katliamı, PKK denen örgütün en yalın, en açık, en tartışmasız yüzüdür. PKK’nin ne olduğunu, neye hizmet ettiğini anlamak isteyenlerin sadece bir kez gidip Susa Camii’ni ve meşhedi ziyaret etmeleri yeterli olacaktır.
O dönemde Müslümanların neler çektiğini, nasıl yalnızlıklara terk edildiklerini, nasıl boykotlara maruz bırakıldıklarını anlamak daha da ötesi o dönemi kavramak isteyen her ehli insaf ve iman için de Susa köyünü bir kez ziyaret etmek kâfi gelecektir.
Yan yana yatan 4 kardeşi ve o kardeşlerin niçin vurulduklarını görmek ve orada yatan diğer şehitleri tanımak her Müslüman için ufuk açıcı ve insaf ilham edici mübarek bir sefer olacaktır.
Hasıl-ı Kelam Susa’yı daha çok tanımalı ve de tanıtmalıyız. Başta Türkiye’de yaşayan iman sahipleri olmak üzere Ümmet’in gündemi Susa Katliamını daha iyi tanıyarak kabullenmelidir.
26 Haziran 1992’de PKK’liler tarafından sırf Müslüman oldukları için katledilen şehitlerin kıssasıdır Susa Katliamı.
Bir avuç Müslüman’ın zulme başkaldırısında Reci ve Bir-i Maune vakalarının güncel iz düşümüdür Susa Katliamı.
Kürtlük davası güdenlerin Müslüman Kürtleri katlederek gerçek yüzlerini ortaya koydukları bir Furkan’dır Susa Katliamı…
Susa Katliamı yüreğimizdeki dinmeyen acıdır. Yalnız bırakılmışlığın, ‘Nerede Kardeşlerim’ siteminin duyulmayan çığlığıdır.
Rabbim Şehitlere binlerce kez rahmet eylesin inşallah…