Sosyal medyanın masum çocukları

Rabbimize layıkınca hamd, Peygamberimize sonsuz salat u selam olsun.

Umutların azaldığı, heyecanın tükendiği zamanlarda bizlere yeni bir nefes bahşeden Rabbimizin şanı çok yücedir. Hüzünleri hayra çeviren Allah’ı hüzünler ve hayırlar sayısınca tesbih ederiz.

Rabbimizdir kötülükleri güzelliğe çeviren… Rabbimizdir eşyada türlü türlü haller, zıtlıklar var eden… Sosyal medya da yaratılan bu çok yönlü araçlardan biri…

Sosyal medya bıçak gibidir. Hani klişe bir örnek vardır ya; ‘bıçakla adam da öldürebilir meyve de doğrayabilirsiniz’ diye. Sosyal medya da böyledir işte. Hayırda kullanılırsa hayra anahtar, şerde kullanılırsa iki cihanda bedbahtlık getirir.

Sosyal medya birçokları tarafından kötülenir, kullananlar da itham edilir. Ancak güçlü bir medya ayağınız yoksa sosyal medya her zaman için çok iyi bir alternatif ve çok etkili bir araçtır. Hele de zulmün ayyuka çıktığı yer ve zamanlarda, iyilerin kötü, kötülerin iyi olarak lanse edildiği asrımızda sosyal medyanın etkisi tartışılamaz.

Asıl meseleye geleyim. Muhammed Şakir Hoca sonunda tahliye oldu. Sosyal medyanın da etkisiyle bu güzel haber çok geniş bir kitle tarafından duyuldu. Dile bile kolay olmayan otuz yılda sayısız eser ve yazı kaleme alan, sayısız çile çeken, sayısız imtihanlara maruz kalan muhterem Muhammed Şakir Hocamız, tahliyesi ve sosyal medyadaki kardeşlerinin yardımıyla da birçok gönle hidayet vesilesi oldu ve daha da olacağına inanıyoruz.

Sosyal medya olmasaydı Rehber TV dışında belki hiçbir kanal bu haberi dile getirmeyecekti. Günümüzde insanlar artık etrafındakilerin sayısıyla da kabul görüyor. Sosyal medyada bu kadar destek tweetleri atılmasaydı, birçoklarının aklında soru işareti kalacaktı.

Yusuf, aklanmadan zindandan çıkmaz. Yine Yusufiler suçluluklarını kabul ede ede diriler kabrinden dışarı adım atmazlar. İşte o güvenin, o masumiyetin ispatıydı sosyal medyada paylaşılanlar. “Biz arkasındayız. Tek suçu Kur’an’ın hükümlerini çevresine öğretmek olan bu kıymetli hocamız, sırf bu sebepten otuz yıl zindanda yattı.” demekti bütün gönderiler. Bundan dolayıdır ki Muhammed Şakir hocayı hiç tanımayanlar bile tanıyanlara “Zulmün böylesini daha önce hiç görmemiştim. Hocamıza selamımı iletin.” tarzı sözler söylemişler.

Sosyal medya, davanız ve duruşunuz haksa, insanın evinin içi gibi kendini rahatça ifade edebildiği bir yer. Muhammed Şakir hocanın tahliye olduğu gün gözlerim dolu dolu güldüğümü gören kızım şaşkınlıkla ne olduğunu sordu. “Bir hocamız otuz yıl yattıktan sonra bugün zindandan çıkıyor kızım.” dedim. Yedi yaşındaki çocuk ne dedi biliyor musunuz?

“Anne bu nasıl bir şey? Hz. Yusuf bile zindanda bu kadar kalmadı. Niye atmışlar ki?” “Kur’an dersi verdiği için…” deyince çocuk iyice şaşırdı.

Sosyal medyada da bu masum çocuk gibi hakikate şaşıracak niceleri var. Yeter ki biz gayret edelim, temiz kalalım, muhabbet yayalım.