Geçen haftaki yazımda Batı’nın aile durumundan ve aile yapısı olarak çökme noktasına gelmiş olduğundan bahsetmiştim. Bu yazımda da İslam Alemi’nin aile durumundan, daha doğrusu aile sorunundan bahsedeceğimi söylemiştim.
Maalesef başta Türkiye olmak üzere İslam Alemi’nde aile, soruna dönüşmüş veya dönüştürülmüş durumda.
Halbuki aile, toplumsal yapının çekirdeği, temeli ve geleceği demek. İslam aleminde toplumlar bugün hala ayakta ise, güçlü ve sağlam aile yapısı sayesindedir. Hatta diyebilirim ki, yüzyılı aşkın süredir İslam toplumlarını yıkıma sürükleyen zalim idareci, rejim ve devletlere rağmen bu böyledir.
Ancak sağlam aile yapımız son yıllarda maalesef çatırdıyor. Bir taraftan globalleşen dünyanın her tarafını etkisi altına alan modern hayat ve diğer taraftan laik-seküler devletlerin ifsat politikaları elinde aile yapımız dağılıyor ve çöküyor. Bu anlamda hızlı bir şekilde Batı’ya benziyoruz.
İslam Alemi’ndeki bu durum böyle devam ederse, Batı’dan daha kötü ve tehlikeli bir sonuç doğurur. Çünkü Batı’da aile yapısı çökmüş olsa da toplumu ayakta tutan sağlam bir devlet yapısı var. Ve bu devlet yapısının aileyi ıslaha yönelmesi ihtimal dairesinde ve mümkündür. Ama bizde durum farklı; bizde toplumları devletler değil, aile yapısı ayakta tutuyor. Aile yapısı çökerse, toplumu ayakta tutacak Batı’daki gibi sağlam devlet yapımız yok.
Batı’da meyve veren ağaç, devlettir; bizde ise, meyve veren ağaç, aile yapısına dayalı toplumdur. Bu gerçeğe binaen aile ağacının sulanması, korunması gerekirken, son yıllarda çıkarılan yasalarla, ailelerin köküne kibrit suyu dökülüyor.
Devlet politikalarının yıktığı aileler dağılıyor. Devlet politikalarına direnip ayakta kalan ailelerimizin de çoğu içeriden yozlaşma sorunu yaşıyor. Televizyona bağımlı ve televizyon dizilerinin şekillendirdiği aileler, gittikçe İslam’dan, ahlaktan uzaklaşıyor. Bu ailelerde Müslüman çocuk ve nesil de yetişmiyor.
Tohum için tarla ne ise, çocuk için de aile odur.
İyi bir ürün iyi bir tarlada yetiştiği gibi iyi bir çocuk da iyi bir ailede yetişiyor. Toplumumuzu ayakta tutmak ve geleceğin inançlı, ahlaklı ve sağlıklı neslini yetiştirmek istiyorsak aile yapısını korumak ve aileleri İslam ve ahlak üzerinde tutmak zorundayız.