Mehmed Göktaş

Diyarbakır, her daim hayallerimden önde oldu

19.04.2013 15:26:00 / Mehmed Göktaş
Varsın birileri gerçeği fark edemeden“Efendim, Kürtler dindardır, Kürtler Peygamber Efendimizi severler…”gibi düşüncelerle dipten gelen esas İslami dalgayı göremesinler veya görmezlikten gelsinler.

Varsın birileri bütün bu olup bitenleri sadece “Dindar Kürtler de sahnede yerlerini almak istiyorlar…” diye okusunlar.
Veya birileri oturdukları masa başından “Tam da barış olacakken bunlar da nereden çıktı, bunları kim meydana sürdü…” sakızlarını çiğnemeyi sürdürsünler.

Bunların hiç birisi önemli değil. Çünkü insanımızın büyük bir kesimi, hem de çok büyük bir kesimi meseleyi çok iyi anlamış ve bizzat işin içine girmiş, halka halka saflardaki yerlerini almışlardır.

Çok hayalleri olan, durmadan hayaller kuran birisiyim. Başımı yastığa koyduğumda İslam adına gözümün önünde hep güzel sahneler canlandırır, güzel fotoğraflar tahayyül ederim.

Bu şekilde hayal kurmanın bir zararını da görmedim. Şu var ki çoğu zaman hayallerimi içimde gizleyemediğim ve hep dışa vurduğum için dostlarım genellikle tebessümle karşıladılar.

Fakat Allah Teala bana hep hayallerimin ilerisini, hem de çok daha ilerisini görmeyi nasip etti. Bir başka deyimle, asla hayal edemediğim güzelliklere şahid eyledi.

Özellikle Diyarbakır üzerine kurduğum hayallerin çok gerisinde kaldığımı belirtmeliyim.

İki bin beş yılından bu güne İslam adına Diyarbakır öyle bir seyir izlemiştir ki, bunu tahayyül etmek, bu gelişmeleri tahmin etmek asla mümkün değildi.

Önce bir Başörtüsü mitingi, ardından Peygambere Saygı mitingi ve her defasında bir öncesine göre katlana katlana gelen Kutlu Doğum Mevlüd etkinlikleri…

Bu sevdanın ilk etapta çepeçevre bölgeyi sarması ve daha sonra bütün bir ülkeyi kaplaması… Karalardan denizlere doğru bir tusunami gibi, Batman`dan, Diyarbakır`dan Ege`ye Akdeniz`e ve Marmara`ya akıp gitmesi…

Yani demek istiyoruz ki, Diyarbakır İslam adına çok şey ispatladı, hiçbir şeyin tesadüfi olmadığını, ciddi ve disiplinli çalışmaların meyvesi olduğunu gösterdi.

Ve şimdi de 2013 Diyarbakır Kutlu Doğum etkinliği…

21 Nisan Pazar günü Peygamber Sevdalıları Platformu tarafından gerçekleştirilecek olan etkinliğin diğerlerinden çok farklı olacağı unutulmamalıdır. Türkiye`nin ve özellikle bölgenin içinden geçtiği süreç göz önüne alındığında bu etkinlik önemli bir dönüm noktası olacaktır.

Peygamber Sevdalılarının bundan sonra izleyecekleri yol için de önemli bir ışık olacaktır.

Fakat bütün bunlar bir yana, Allah Teala`nın değişmeyen bir kanunu üzerimizde işleyip durmaktadır: “Bizim uğrumuzda mücahede edenler var ya, elbette biz onlara yollarımızı gösteririz ve şüphesiz Allah iyilerle beraberdir.” (29/69) Bu ayet-i celile sanki bugün inmiş gibi biz bir daha bütün kalbimizle âmennâ diyoruz.

Pazar günkü etkinliğe dışarıdan, özellikle Ortadoğu`dan katılacak misafirleri de göz önünde bulundurarak ben yeni şeyler hayal ediyorum.

Bu defa Peygamber Sevdası etkisini güneyde gösterecek, bir tusunami olarak Irak ve Suriye`ye yönelecek Allah`ın izniyle.
Rasûlullah`ın âlemlere rahmet olarak gönderilişi bu defa oralarda tecelli edecek, rahmete en çok muhtaç olan Irak ve Suriye üzerinde tecelli edecek, buradan taşıp yükselen rahmet çağlayanı o taraflara doğru akacaktır inşallah.

Şu anda İslam Dünyasının en büyük kanayan yarasına bir merhem olma, akan kanlarının önünü alabilme imkânını Allah Teâlâ`nın Peygamber Sevdalılarına vereceğine inanıyorum. Hiç olmazsa yapabildiği kadarıyla.

Haydin Diyarbakır`a!

Bu hayallerle, bu düşüncelerle Pazar günü herkesi Diyarbakır`a davet ediyoruz. Okuyucularımızdan her birinin mutlaka yakın arkadaşlarıyla, dostlarıyla ve akrabalarıyla birlikte Diyarbakır`da olmalarını istiyoruz.
Kendileri için inşallah büyük bir değişiklik olacağını belirtmek isteriz.

İran İslam Cumhuriyeti ve Pakistan depreminden dolayı geçmiş olsun diyoruz, canlarını kaybedenlere Allah Teala`dan rahmet diliyoruz, yaralılara acil şifalar, mağdur kardeşlerimize de sabır temenni ediyoruz.
 
Diğer Yazıları

Tüm Yazıları

Diğer Yazarlar

Tüm Yazarlar