Konuk Yazar

İçimizdeki hazine

23.02.2021 06:47:36 / Konuk Yazar

Hayat; iman ve ahlaktır.
Ahlak; haya ve edeptir.
Edep; sevgi ve saygıdır.
İmandan yoksunların ahlakı olmaz
Ahlaktan yoksun olanların edebi olmaz. Edebi olmayanın sevgi ve saygısı olmaz. Evet kıymetli okurlar insanı insan  kılan, güzel ahlaktır.
Zira ahlakı olmayanın imanı noksan kalır.
Ahlakı olmayanın edebi olmaz.
Ahlak müminin süsüdür. Güzel ahlak bir hazinedir herkese nasip olmaz.

İnsanoğlunu hem Rahman’ın katında, hem de insanların nazarında üstün kılan güzel ahlaktır.

Zira ahlak öğretmenimiz, (s.a.v.) şöyle ferman buyuruyor: "Ahirette mizanda en ağır basacak amel güzel ahlaktır." Peki bizler toplum olarak bu hadisin neresindeyiz? Maalesef bunun analizini yaptığımız  zaman, dehşet verici bir tabloyla karşı karşıya kalıyoruz.
Bunun en önemli sebeplerinden biri ise, asrımızın en büyük manevi buhranıdır.

Şu anda insanlık aleminde, sözde ilerlemiş teknoloji toplumlarında hüküm sürmekte olan en büyük buhran siyasi ya da iktisadi buhran değil ahlaki ve manevi buhrandır. Bu nedenle insanlık adeta can çekişmektedir. Aç olan ruhlarını tatmin edecek İslami değerlerden yoksun olduklarından çareyi ancak intiharda arıyorlar. Bu anlamda, intiharların artışı, günümüz dünyasının günden güne artan önemli sorunlardan biri haline gelmiş durumda.

Araştırmalara göre manevi boşluklar ve ruhi doyumsuzlukların intiharın en önemli sebeplerinden oldukları kanıtlanmıştır. Bir diğer problem ise, sinirsel hastalıkların ve ruhsal bunalımların artması. Gün geçtikçe artan sinirsel bunalımlar sorunu, hatta adına medeniyet hastalıkları dedikleri hastalıklar hakkında yapılan istatistikler özelikle insanoğlu ilerledikçe ve maddi refah açısından yükseldikçe, sinirsel hastalıklar ve manevi çöküntüler artmaktadır.

Oysa  geçmişteki, insanlar  maddi imkanları az olmalarına rağmen daha mutlu ve huzurluydular. Manevi değerlerimizin ve ahlakın kaybolmasına sebebiyet veren bir diğer önemli sorun ise, dinlenme vakitlerinin boş geçmesi. Çok ilerlemiş ülkelerde teknoloji ve makinanın ilerlemesi neticesinde işçinin iş saati azalmış maaşı da nisbeten çoğalmıştır.

Bu boş vakti neyle doldursunlar. İmam Şafii’nin (ra) dediği gibi "Hak ile meşgul olmazsan batıl seni işgal eder."

Bu kişilerin inandıkları hak bir davaları yok ise, tabii ki, nefis, şeytan, onları boş işlerle meşgul eder. İşte, insanlık bu ahlaksızlık girdabında çırpınmaktadır. Bu insanlık onları kurtaracak bir Musa (as)  bir Muhammed  (as) bir İbrahim  (as) beklemektedir. Ahlaktan yoksun olanlar  dünyada da ukbada da rezil olurlar. Ahlaki değerlere sarılanlar ise her iki dünyada aziz olurlar. Zira ahlak öyle güzel bir libastır ki, bazen düşmanını dahi sana gıpta ettirir.

İşte bunun en güzel örneği:

Bir gün Medine’ye Mescid-i Nebevi’yi ziyarete gelen bir Şamlı, caminin içerisinde Hz. Hüseyin’i görür. Tabii onu henüz tanımadığı için orada oturan adama ‘bu heybetli adam kimdir?’ diye sorar. Adam O, Hz. Hüseyin’dir deyince, adam yerinden fırlayıp, mübareğin yüzüne olmadık hakaretler yağdırır.

Bu olay karşısında gayet sabırla bekleyen imam "sen Şamlı mısın"? diye sorar. Adam "evet" der.

İmam da, "Şamlılar hep böyledir." Diyerek tebessüm edip, adama " haydi gel bize misafir ol, azığın bitti ise azık verelim" dedi.

Adam bu muazzam duruş karşısında kendini şöyle demekten alıkoyamadı. "O an keşke yer yarılsaydı da ben içine girip yok olsaydım." İşte kardeşler, ahlakın zirve noktası bu olsa gerek. "İyiliğe karşı iyilik her kişinin karı, fakat kötülüğe karşı iyilik er kişinin karıdır."

Yine İmam Neşter ((ra.) bir gün pazarda gezerken bir adam çöp bidonunu imamın üzerine dökerek hakaretler yağdırdı. İmam ise hiç istifini bozmadan, camiye doğru yol aldı. Tabii İmam gittikten sonra etraftan tepki alan pazarcı onun kim olduğunu anlayınca büyük bir pişmanlıkla ben nasıl Ali (ra )  komutanına bu hakareti yaparım diyerek camiye koştu. O esnada İmam namaz kılıyordu. 

Namazdan sonra İmam’ın önünde diz çöküp özür diledi. İmam ise, "önemli değil sen benim camiye gelmeme vesile oldun." Adam neden deyince, İmam, "çünkü ben sadece  senin için Rabbimden af dilemek niyetiyle camiye geldim." Sizce bu davranışa ne ad verilir? Bu, herkese nasip olmayan çok yüce ahlaki bir değerdir.

Vesselam.

Esma AKBALIK (Konuk Yazar)

Diğer Yazıları

Tüm Yazıları

Diğer Yazarlar

Tüm Yazarlar