Hekimlerin sağlık hizmeti verirken karşılaştığı en büyük problemlerden birisi sözlü, psikolojik ve fiziki şiddete uğramalarıdır.
Sağlıkta şiddet son zamanların problemi değil. 20 yıldır şiddetin sayısı ve boyutu artarak devam ediyor.
Sorun kısır döngüye dönmüş ve kartopu misali artmaya devam etmektedir. Allah’ın insanlara şifa vermesine vesile olan sağlık personellerine şiddeti reva görmek gerçekten şaşırtıcı ve korkunç bir olay.
Hiç Hakime şiddet Savcıya şiddet veya Belediye başkanına şiddet duydunuz mu?
Veya yılda kaç öğretmen kaç memur kaç mühendis görevi esnasında hizmet verdiği insanlar tarafından dövülüyor, hırpalanıyor? Tabi ki hiçbir meslek sahibine şiddet uygulanmasın. Hepsi yanlış. Ama neden diğer meslek gruplarına göre çok abartılı bir şekilde doktorlara şiddet uygulanıyor?
Doktorlar şiddeti hak edecek ne yapıyor? Sağlıkta şiddet olaylarına toplumuyla, bürokrasisiyle alıştık mı? Doktor dövmek çok da abartılı bir olay değil mi? Arada olur böyle olaylar değil mi? Çok büyütüyorlar doktorlar da. Ne olmuş bir yumruk yemişse? Zaten hasta? Zaten hastası var!
İzmir Atatürk EAH’sinde yoğun bakımda görevli doktor H.E.K. ve asistanı Y.Ç darp edilmiştir. Hekimlerin kafasına ve kollarına yumruk darbeleri isabet etmiştir.
Erzurum’da Atatürk Üniversitesi acil servisinde A.T isimli şahıs tarafından saldırıya maruz kalan doktor E.A araya giren güvenlik görevlisinin sayesinde bıçak darbesinden kurtuldu. Ancak güvenlik görevlisi elinden yaralandı.
Bodrum’da 10 gün önce görevi esnasında saldırıya uğrayan aile hekimi M.H.T’nin kalbi durdu ve yoğun bakıma kaldırıldı .
Trabzon’da, Fatih Devlet Hastanesi Acil Servisinde rapor yazmadığı için doktor M.Y’ nin hasta ve yakını tarafından motosiklet kaskıyla diz kapağı kırıldı.
Bunlar son bir ay içindeki sağlıktaki şiddet olaylarına sadece birkaç örnek. Vatandaş sağlıkta istediği raporu, tetkiki veya beklediği şifayı elde edemeyince şiddete başvuruyor. Artık doktorlar ölüm haberi vermekten çekinir haldeler. Yoğun bakımlar ve aciller pimi çekilmiş bomba hükmünde. Herkes tedirgin.
Vatandaş hiçbir şekilde ölüm haberi almak istemiyor. Ölüm ile sonuçlanan tedavi vatandaşımızın gözünde kesinlikle eksik veya yanlış tedavidir. Her hasta şifa bulsaydı ölüm olmazdı değil mi? Siz hiç işini eksik yapıyor bu hakim sözünü birinden duydunuz mu? Şu savcı yanlış karar verdi diyebilir mi? Ama eğitim süreci lise bittikten sonra 6 yıl tıp fakültesi 4/5 yıl uzmanlık olmak üzere 11 yılı aşan hekimler hakkında ağzında sakız çiğnemek kadar basit şekilde yanlış yaptı, doktor hatası, eğer doğru ameliyat etseydi hasta ölmeyecekti sözlerini duymayan kalmamıştır. Unutmayalım ülkemizde ve dünyada en uzun eğitim gören meslek grubu hekimliktir. En çok emek vererek görevini yapan insanlara şiddet uygulayıp benim için mi okudu okumasaydı diyenleri duymak ne hissettiriyor?
Hekimlerimiz sağlıkta şiddete karşı toplu, yeterli ve unutulmayacak tepkiler vermelidir.
Hekime ve sağlık personeline şiddeti normalleştirmemeliyiz. Doktorlar da hak ediyor sözleri gerçekten baydı.
Doktorlarımız özgürce, hiçbir baskı altında hissetmeden ve endişe duymadan hasta bakabilmelidir.
Televizyonlarda, hastanelerde ve billboardlarda sağlıkta şiddeti önleyici kamu spotları konulmalıdır.
Hekime şiddet uygulayan kişilere 5 yıl devlet hastanelerinde tedavi görememe cezası diğer cezalarının yanında verilmelidir. Doktor dövdüm. Yarın aynı branştan başka doktora tedavi olabiliyorsam daha çok doktor döverim demez mi şiddet uygulayan insan!
Doktorlar her işi mükemmel mi yapıyorlar? Tabi ki hayır. Ancak eksik yapılan işin karşılığı doktor dövmek olamaz.
Hasan Sabaz
Abdullah Aslan
Özkan Yaman
M. Zülküf YEL
