Çoğu kişi, mali durumunu yönetirken gelirini en çok tükettiğini düşündüğü büyük harcamalara — kira veya eğitim masrafları gibi — odaklanır. Ancak bu strateji, çoğu zaman “gizli harcama” olarak bilinen ve küçük ama tekrarlayan masraflardan oluşan giderler yüzünden bütçede istenen dengeyi sağlayamaz. Başlangıçta önemsiz gibi görünen bu giderler, zamanla ciddi bir yüke dönüşebilir ve bireylerin birikim yapma veya mali kaynaklarını verimli kullanma becerilerini olumsuz etkileyebilir.

“Gizli harcama”nın tehlikesi, görünmez doğasından kaynaklanır. Bu giderler, bütçelerde veya mali planlarda kira ya da kredi gibi sabit ve büyük kalemler kadar açık şekilde görünmez. Ancak uzun vadede, krediler veya faturalar kadar ciddi bir yük haline gelebilir. “Gizli harcama”nın neden olduğu bu sessiz mali sızıntılar, her gün kişisel gelirlerinizden belirgin bir kısmı kesip alır. “Gizli harcama” bir hayal ürünü değil, dünya çapında milyonlarca insanın karşı karşıya olduğu ekonomik bir gerçektir ve artık bu tür giderlerin etkisini görmezden gelmek mümkün değildir. İşte başlıca sebepler:

1. Unutulan abonelikler

Birçok kişi yılın başında kredi kartıyla dijital yayın platformlarına veya çevrim içi eğitim sitelerine abone olur ve sonrasında tamamen unutur. Bazıları bu hizmetleri yılda birkaç kez kullanır, ancak ücretler her ay kesilmeye devam eder.

Araştırmalara göre, bireylerin dijital aboneliklere harcadığı ortalama tutar aylık 20–50 dolar arasında değişir. Bu da yılda 600 doları aşabilir — ki bu miktar bir tatil masrafını karşılayabilir veya acil durum fonunun bir kısmını oluşturabilir.

2. Banka masrafları: İşlemlerde gizlenen ücretler

Birçok kart ve banka hesabında, fark edilmeyen küçük masraflar vardır: banka dışı ATM kullanım ücretleri, hızlı transfer ücretleri veya yıllık kart aidatları gibi. Her biri 2–3 dolar gibi küçük tutarlar gibi görünse de yıl boyunca yüzlerce dolara ulaşabilir.

3. Yemek siparişleri

Eskiden lüks sayılan yemek siparişleri artık günlük alışkanlık haline geldi. Üstelik uygulamalar sayesinde artık sadece restoran yemekleri değil, market alışverişleri de sipariş edilebiliyor.

Ancak teslimat ücretleri ve ek masraflar, yemeğin fiyatını doğrudan almaya kıyasla %30’a kadar artırabiliyor. Haftada iki-üç kez uygulama üzerinden sipariş veren bir kişi, ayda 100 dolardan fazla, yılda ise 1200 doları aşkın harcama yapabilir.

4. Anlık alışverişler

Online alışverişin her zamankinden kolay olması, hedefli reklamlar ve “Şimdi al, sonra öde” seçenekleri insanların anlık, çoğu zaman gereksiz alışverişler yapmasına neden oluyor.

Araştırmalara göre, bu tür “moda alışverişleri” bireylerin gelirinin %5–15’ini tüketebiliyor. Önlem alınmadığında bu oran bütçede ciddi açıklar oluşturabiliyor.

5. Günlük nakit harcamaları: Kahve ve kısa mesafeler

Sabah kahvesi, bir şişe su veya kısa mesafe taksi yolculukları gibi küçük detaylar, aslında en büyük günlük mali sızıntıları oluşturur. Küresel bir araştırma, her gün 3 dolarlık bir kahve alan kişinin yılda 1000 dolardan fazla para harcadığını gösteriyor.

Aynı durum, genellikle bütçeye yazılmayan bahşişler veya ufak tefek alışverişler için de geçerlidir. Bu küçük nakit çıkışları, fark edilmeden büyük bir mali yük haline gelir.

Muhabir: Muhammet Mahsum Tuna