Netanyahu’nun Suriye topraklarına girerken yanında sözde Savunma Bakanı Israel Katz, Dışişleri Bakanı Gideon Sa’ar, işgal rejimin sözde Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir ve Shin Bet (İç İstihbarat Servisi) Başkanı David Zini yer aldı.
İşgal altındaki topraklarda işgal askerlerine hitap eden Netanyahu, “Buradaki kapasitemize - hem savunma hem saldırı açısından- çok büyük önem veriyoruz. Dürzi müttefiklerimizi korumak ve özellikle İsrail devleti ile Golan Tepeleri’nin karşısındaki kuzey sınırını güvence altına almak için buradayız.” ifadelerini kullandı.
“Bu, her an değişebilecek bir görev ama biz size (Suriye’de bulunan işgalci israil askerlerine) güveniyoruz.” diyen Netanyahu'nun işgal altındaki topraklara gidişi, işgal rejimi ile Suriye arasında yeni bir güvenlik anlaşması için yürütülen müzakerelerin çıkmaza girdiği yönündeki haberlerin ardından gelmesi dikkati çekti.
Uluslararası toplum ve Birleşmiş Milletlerin (BM) tepkisini çeken gelişmeyle ilgili kınama mesajları paylaşıldı.
Şam, Netanyahu'nun topraklarını ihlalini, “işgalin meşrulaştırılması girişimi” olarak nitelerken, BM durumu “en hafif tabirle endişe verici” olarak değerlendirdi.
Katar Dışişleri Bakanlığı adımı “uluslararası hukukun ihlali” olarak nitelendirirken, Ürdün işgal rejimin “provokatif uygulamalarını derhal durdurması” çağrısı yaptı.
İşgal rejimi, Suriye toprağı olan Golan Tepeleri’ni 1967’den bu yana işgali altında tutuyor.




