Recep Tayyip Erdoğan Gençlik ve Kültür Merkezi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen ‘Son Kale: Aile’ konferansı, Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı. Konferansta Şanlıurfa Kadın Kolları Kurucu Başkanı Emel Yalçın, HÜDA PAR Aile Başkanı Aynur Sülün ve HÜDA PAR Gazinatep Milletvekili Şahzade Demir, birer konuşma yaptı.

“Aileye ne kadar hizmet edersek insanlığa o kadar hizmet etmiş oluruz”

Daha sonra kürsüye gelen Köse, konuşmasına yürüttükleri aile odaklı sosyal çalışmalarla başladı. Kurucusu olduğu Mehir Vakfı aracılığıyla dar gelirli gençlerin evlendirilmesine katkı sunduklarını belirten Köse, “İki asgari ücretten fazla geliri olmayan, 18-40 yaş arası gençlerimizi evlendiriyoruz. Bugüne kadar 60’tan fazla şehirde düğün yaptık. 16 bini aşkın çifti evlendirdik. Bu evlilikler arasında yalnızca iki boşanma var. Bugün o ailelerin çocukları büyüdü, şimdi onları evlendirmeye başladık.” diye konuştu.

Cumhurbaşkanlığı tarafından ‘yılın vakfı’ seçildiklerini de hatırlatan Köse, aileyi güçlendirmeye yönelik çalışmaların önemine dikkat çekti. Köse, “Aileye ne kadar hizmet edersek, aslında insanlığa o kadar hizmet etmiş oluruz.” dedi.

“Aileyi bozmak en büyük fitnedir”

Aileyi hedef alan küresel tehditlere dikkat çeken Köse, modern dünyada aile kurumunun bilinçli biçimde yıpratıldığını savundu. Nikâhsız yaşam, cinsiyetsizleştirme ve ailesiz toplum anlayışlarının yaygınlaştırılmaya çalışıldığını belirten Köse, “Kur’an-ı Kerim’in insan ve cin şeytanları olarak tanımladığı odaklar en çok aileyle uğraşıyor. Çünkü aileyi bozmak en büyük fitnedir.” diye konuştu.

“Ailenin mayası rahmet, meveddet ve sekinettir”

Ailenin Kur’an’da üç temel kavram üzerine inşa edildiğini hatırlatan Köse, Rum Suresi’nin 21’inci ayetine atıfta bulunarak, “Rahmet, meveddet ve sekinet olmadan aile ayakta kalamaz. Rahmet incitmemek ve ihsanla davranmaktır. Bunlar varsa sevgi doğar, sevgi varsa huzur olur.” ifadelerini kullandı.

Merhametin acımak anlamına gelmediğini vurgulayan Köse, “Merhamet; incitmemek, kaba olmamak, kırıp dökmemek ve ihsanla, gönülden davranmaktır. Eğer karı koca arasında bu varsa, sevgi doğar. Sevgi varsa huzur olur. Biz eve mesken diyoruz çünkü ev, huzurun ve sükûnun yurdudur.” şeklinde konuştu.

“Aile küçük devlettir, devlet büyük ailedir”

Aile ile devlet arasındaki ilişkiye de değinen Köse, “Aile küçük bir devlettir, devlet büyük bir ailedir. Devlet düzenini adaletle ayakta tutar; aileyi ise muhabbet ayakta tutar. Toplumların mayası sevgidir.” dedi.

“Bugünün en büyük sorunu: Babalığın ölümü ve anneden yoksunluk”

Modern çağda ailelerin yaşadığı temel problemin ‘babalığın ölümü ve anneden yoksunluk sendromu’ olduğunu belirten Köse, “Bugün erkekler babalık, kadınlar annelik yapamıyor ya da yapamaz hale getiriliyor. Bunun bedelini çocuklar ödüyor.” dedi.

Baba ilgisinden ve anne şefkatinden mahrum büyüyen çocukların ileriki yaşamlarında kalıcı ve sağlıklı ilişkiler kurmakta zorlandığını söyleyen Köse, bu durumun suç, şiddet ve toplumsal çözülmeyle doğrudan bağlantılı olduğuna dikkat çekti.

“Aile ancak evin içinde korunur”

Aileyi korumanın yolunun yine aileden geçtiğini vurgulayan Köse, anne ve babalara üç temel sorumluluk hatırlattı. Köse, “Çocuklar doğdukları andan itibaren karşılıksız sevgi görmeli, anne ve baba çocuklarıyla oynamalı ve çocuklara mutlaka sorumluluk verilmelidir. Aidiyet duygusu böyle oluşur.” dedi.

Çocukların refah içinde ama sorumluluktan uzak yetiştirilmesinin büyük bir hata olduğunu belirten Köse, “Emeği olmayan çocuk, o evin ve ailenin kıymetini bilemez.” ifadelerini kullandı.

“Anne kucağının yerini dolduracak hiçbir güç yoktur”

İslam hukukunda babanın velayet, annenin ise hidâne sorumluluğu taşıdığını hatırlatan Köse, babanın çocuğa sınırları ve disiplini, annenin ise şefkat ve merhameti öğrettiğini vurguladı. “Anne kucağının yerini dolduracak hiçbir güç yoktur. Şiddetin, öfkenin ve toplumsal çözülmenin temelinde çoğu zaman bu şefkat yoksunluğu vardır.” ifadelerini kullandı.

“Çocuk doğduğu andan itibaren aile ruhuyla yetiştirilmeli”

Konuşmasının sonunda aile kültürünün çocuklara küçük yaştan itibaren kazandırılması gerektiğini belirten Köse, “Şeytanı sevindirmemek için çocuk doğduğu andan itibaren aile ruhuyla yetiştirilmeli. Bu hem bireysel huzurumuz hem de toplumun geleceği için hayati önemdedir.” diyerek sözlerini tamamladı.

Muhabir: Mehmet Yaman