Artık bu uygulamaları araştırma yapmak, yazı yazmak, tasarlamak ve hatta konuşmak için kullanıyoruz. Kapasiteleri genişledikçe, "gerçekte neler yapabiliyorlar?" sorusu da daha fazla merak ve şüphe uyandırıyor.
Bu bağlamda, Sky News Arabia’ya konuşan yapay zekâ ve siber güvenlik uzmanı mühendis Rami El-Miliji şu noktalara açıklık getirdi:
1. Teknik olarak bir yapay zekâ modelinin kullanıcının izni olmadan kamera ya da mikrofona erişmesi mümkün mü?
Bir uygulama telefona yüklendiğinde, kamera ve mikrofona erişim gibi çeşitli izinler talep eder. En tehlikeli kısım da budur. Kullanıcılara, bu izinleri kullandıktan hemen sonra kapatmaları gerektiğini her zaman hatırlatıyoruz. OpenAI’nin kullanım kılavuzunda da bu açıkça belirtilmiştir. ChatGPT’de kamera ve mikrofon kullanımı sonrası verilen izinlerin iptal edilmesi önerilir.
Pratikte, ChatGPT kullanıcı bilgilerini kullanmaz. Yalnızca, ad, yaş, favori yemekler gibi sohbetlerde geri dönülebilecek bazı basit bilgilerden faydalanabilir. Ancak, bu bilgilerin kaydının kapatılması ayarlardan mümkündür.
ChatGPT’nin veri toplama sistemi yoktur, dolayısıyla mikrofon ya da kamerayı açarak kullanıcıdan bilgi toplamaz. Pek çok kişi, yapay zekânın verdiği doğru yanıtlarla, "bizi izliyor" ya da "bizi dinliyor" algısı arasında bağlantı kuruyor. Peki bu nasıl açıklanabilir?
2. İnsanlar neden ChatGPT’nin kendilerini izlediğini düşünüyor?
ChatGPT gibi araçlar, büyük dil modelleri ve devasa boyuttaki verilerle eğitilmiştir. Bu verilerin büyük kısmı sosyal medya platformlarından gelmiştir. Bu da araca insan doğasını anlama ve benzer kişiliklerle karşılaştırma yaparak kullanıcının tercihlerini tahmin etme yeteneği kazandırmıştır.
Kullanıcı ile araç arasındaki konuşma ilerledikçe, araç da kullanıcının karakterini analiz edip daha isabetli tahminlerde bulunmaya başlar. Bu da bazı kişilerde "beni izliyor" algısı yaratır.
3. Yapay zekâ şirketleri kullanıcı gizliliğini korumak için ne gibi yasal düzenlemeler uyguluyor?
Yapay zekâ şirketlerinin kullanıcı haklarını koruma düzeyi hâlâ sınırlı, çünkü teknolojik gelişmeler yasal düzenlemelerin önünde gidiyor. Ancak bu şirketler, verilerin kötü niyetli kişilerce ele geçirilmesine veya yetkisiz kurumlarla paylaşılmasına karşı gizlilik koruması sağlıyor.
Ayrıca "unutulma hakkı" tanınıyor; bu da sohbetlerin süresiz olarak saklanmaması anlamına gelir ki bu başlı başına bir koruma yöntemidir.
4. Yapay zekâ uygulamalarıyla ilgili sıradan kullanıcılara ne gibi tavsiyeler verirsiniz?
Her zaman olası tehlikeleri göz önünde bulundurun.
Uygulamalara verdiğiniz kişisel bilgileri minimumda tutun.
Arama geçmişinizi düzenli olarak silin.
Uygulamaları birbirine bağlamayın.
Hiçbir uygulamaya hassas kişisel bilgilerinizi vermeyin.
