Kaybolan Değerlerimiz
Yaşlı adam büyükşehirin parkında oturmuş, yanındaki gence birşeyler anlatıyordu:
-Evladım! Batının bu koca şehirleri insanları ne hale getirmiş böyle? Kimsenin
kimseyi sorduğu yok. Suratlar hep asık. Aynı apartmanda kalan insanlar birbirlerini
tanımıyor. Kimse kimsenin kapısını açmıyor. Kapı komşusu aç mı,susuz mu kimsenin
umurunda değil. Bizim karşı apatmanda tek başına yaşayan bir kadın vardı. Bir
haftadır göremiyordum. Dün gidip bir bakayım dedim. Saatlerce kapıyı çaldım, açan
olmadı.Yöneticiye haber verdim, en sonunda kapıyı çilingirle açıp içeri
girdik. Burnumuzun direğini sızlatan bir koku kaplamıştı evin içini. Meğer kadın
bir hafta önce ölmüş. Karşı komşusunun bile bundan haberi yok.. Gözleri nemlendi
yaşlı adamın. Cebinden çıkardığı mendille sildi yaşları. Sonra:
-Kapitalist düzenin çarkları arasında insanlar işte böyle insanlığını yitirmiş
evladım. Halbuki bizim oralarda böyle değildir. Köyümüzün evleri topraktandır
fakat, komşuluğumuz şu betonarme evlerden daha sağlamdır. İnsanlarımız
kanaatkardır, güleç yüzlüdür. Evinde pişirdiği yemekten bir kap komşusuna vermeden
kendisi yemez. İşlerimiz imece usulü yapılır, kardeşçe, sımsıcak. Taziyelerimiz bir
ay sürer. Komşusunun acısını paylaşmak için herkes seferber olur. Cenazesi olan
aileye yemek yaptırılmaz. Her gün bir komşusu yemek götürür. Komşu köylerden,
çevre illerden gelirler acısını paylaşmak için. Fatihaların biri biter diğeri başlar.
``Komşusu aç iken tok yatan bizden değildir``(1) hitabı komşuluk bağlarımızın temel kaynağıdır.
Genç, şaşkın şaşkın bakıyordu yaşlı adama.
-Gerçekten böyle komşuluklar var mı? dedi hayret ederek. Yaşlı adam:
-Ah evladım ah! Şu düzenin çarklarında yitirdiğimiz daha ne güzelliklerimiz var
bizim. Onları da başka bir zaman anlatırım, dedi ve bastonuna yaslana yaslana
yürüdü ve gözden kayboldu.
(1)Hadis-i Şerif
Niyazi Oruçoğlu / Bursa - Yaş: 24
Sevgili Genç Kardeşlerimiz!
Bir ay boyunca gelen tüm yazılar içerisinde en güzel yazıyı gönderen kardeşimize bir kitap seti veya kaset vb. bir set hediye edeceğiz. Posta ile yazı gönderecek kardeşlerimiz yazılarının “Ayın Yazısı” seçilmesi durumunda, bizimle iletişime geçebilirler. Fakat özellikle dikkat etmenizi istediğimiz iki nokta var. Birincisi; gönderdiğiniz yazıların tamamen size ait olması gerektiği, yazınızda alıntı cümleler varsa bunları belirterek göndermeniz. İkincisi ise adınızı, soyadınızı, yazıyı gönderdiğiniz memleketi ve yaşınızı mutlaka belirtmeniz gerekmektedir. Bu hayırlı çalışmaya (yarışmaya) tüm genç kardeşlerimizin katkıda bulunmasını bekliyoruz.
Doğrugenç sayfasında sizden gelecek karikatür ve mini bulmacalara da yer veriyoruz. İlginizi bekliyoruz.
Yayınlanmasını istediğiniz yazılarınızı dogrugenc@dogruhaber.com.tr e-posta adresine mail olarak veya posta yolu ile gönderebilirsiniz.
Yazılarınızı eğer bilgisayarda yazıyorsanız bir sayfayı geçmesin. El yazınızla gönderecekseniz bir beyaz kâğıdı aşmasın. Gönderdiğiniz mektuplara “Doğru Genç” için diye not düşürmeyi unutmayın.