Haaretz gazetesine özel mülakat veren Zimmermann, Aksa Tufanı saldırısının sonuçlarını, Tel Aviv yönetiminin izlediği siyonizm ideolojisinin geldiği noktayı ve İşgalci rejimin sorununa ilişkin çözüm yollarını değerlendirdi.

Hamas'ın 7 Ekim’de İsraillilerin güvenlik duygusunu ortadan kaldırdığını kaydeden Zimmermann, "Yahudi devletinde ve siyonist devlette Yahudilere karşı bir pogrom gerçekleştiğinde bu hem devlet hem de siyonizmin kendi başarısızlıklarına tanıklık ettiğinin göstergesidir. Çünkü siyonist bir devletin kurulmasının altında yatan fikir, diasporadaki Yahudilerin içinde bulunduğu durumun (Nazilerin Yahudilere zulmü) önlenmesiydi." ifadelerini kullandı.

Hamas'ın 7 Ekim'deki saldırısının, İşgalci rejim-Filistin çatışmasında bir dönüm noktası olduğuna dikkati çeken İsrailli tarihçi, saldırının siyonizm ideolojisinin başarısız olduğunu ortaya koyduğu yorumunu yaptı.

Zimmermann, siyonizmin İşgalci İsrail-Filistin meselesinin çözümü olmadığının altını çizerek, "Yahudi halkının tam bir güvensizlik içinde yaşadığı bir duruma geliyoruz ve bu ilk kez olmuyor. Bunun ötesinde İşgalci İsrail'in diaspora Yahudilerinin güvenliğinin azalmasına neden olduğunu da hesaba katmamız gerekiyor. Dolayısıyla bu siyonist çözüm çok eksik." değerlendirmesinde bulundu.

Filistin-İşgalci rejimin arasındaki sorunlar için uluslararası toplum tarafından da desteklenen ancak Tel Aviv yönetiminin yanaşmadığı iki devletli çözümün uygulanması gerektiğini ifade eden Zimmermann, şöyle devam etti:

"Şu anda umutsuz ve tamamen saçma görünse de iki devletli çözümün mantıksal bir sonuç olması gerektiği açık. Bunun alternatifi ya bizim Filistinlilere karşı Nazi benzeri bir eylemde bulunmamız ya da Filistinlilerin bunu yapmasıdır."

"İşgalci İsrail, küstahça her eleştiriyi 'antisemitist' olarak damgalıyor"

İşgalci rejimin kendisini "küstahça" Yahudi halkının temsilcisi olarak göstermeye çalıştığını ve hükümetin İşgalci rejimine yönelik her eleştiriyi "antisemitist" olarak damgaladığına işaret eden Zimmermann, "İşin püf noktası bu. İsrail, her eleştiriyi antisemitizm olarak yorumlayarak bunu istismar ediyor." dedi.

İşgalci rejimin nereye doğru gittiğini anlamak için Almanya'da Nazilerin ortaya çıktığı 1930'lara bakılması gerektiğini belirten Zimmermann, İşgalci rejimindeki aşırı sağcılara yönelik eleştirileri sırasında Nazi Almanyası ile İşgalci İsrail'de meydana gelen olaylar arasında gözlemlediği benzerliklere dikkati çekmesi nedeniyle hakkında soruşturmalar açıldığını kaydetti.