7 Ekim'de başlatılan Aksa Tufanı'ndan sonra işgalci terör şebekesinin vahşi saldırılarında safların belli olması gerektiğini vurgulayan Müftü Baran, kendini savunan kardeşlerimize maddi ve manevi destek çıkmamız gerektiğini söyledi.

"Mescid-i Aksa ve çevresi biz Müslümanlar için son derece önemlidir"

Peygamber Efendimizin Mescid-i Aksa'da bütün peygamberler önünde imamlık yaparak namaz kıldığını belirten Baran, "Filistin ve Mescid-i Aksa bizim için çok önemli. Çünkü Allah azze ve celle Kur'an-ı Kerim'de, 'Kulunu bir gece Mescid-i Haram'dan, çevresini bereketli kıldığımız Mescid-i Aksa'ya, ayetlerimizi ona göstermemiz için, gece yürüyüşü yaptıran (Allah), bütün eksikliklerden noksanlıklardan uzaktır. O her şeyi işiten ve her şeyi görendir' buyurmaktadır. Peygamber Efendimiz (Sallallahu Aleyhi Vesellem) orada bütün peygamberler önünde imamlık yaparak namaz kılmıştır. Mescid-i Aksa'da Miraç hadisesi ve İsra olayı meydana gelmiştir. Aynı zamanda bizim ilk kıblemiz olan Mescid-i Aksa Müslümanlar açısından son derece önemli bir yerdir. Mescid-i Aksa Peygamber Efendimiz'den (Sallallahu Aleyhi Vesellem) önce yine insanların kıblesiydi, bütün peygamberlerin uğrak noktasıydı. Dolayısıyla Mescid-i Aksa ve çevresi biz Müslümanlar için son derece önemlidir. Peygamber Efendimiz bir hadis-i şeriflerinde '3 mescidi ziyaret içi yola çıkılır. Bunların ilki Kâbe'dir, ikincisi Mescid-i Nebidir, üçüncüsü Mescidi Aksa'dır.' buyuruyor. Mescid-i Aksa'da kılınan bir namaz diğer normal camilerde kılınan namazdan 500 kat daha faziletli olduğunu yine Peygamber Efendimizin hadislerinden öğreniyoruz. Mescid-i Aksa ve çevresi İslam diyarıdır, Müslümanların yurdudur. Şu an terör şebekesi tarafından ve onun destekçileri olan Amerika'sı, İngiltere'si, Fransa'sı ve Almanya'sı ile beraber bu topraklarda küfür âlemi birleşmiş ve etrafı mübarek kılınan o topraklara hunharca saldırılar düzenleyerek katliamlar yapıyor, onları kıyımdan ve soykırımdan geçiriyor. Biz Müslümanlar olarak en azından kardeşlerimize duacı olmamız, dualarımızla desteklememiz lazım. Hazret-i İbrahim ateşe atıldığında ağzında taşıdığı bir damla su misali ateşi söndürmeye giderken 'biliyorum ben bu ateşi söndüremeyeceğim ama en azından safımı belli ediyorum' diyen karınca gibi olmamız lazım." ifadelerini kullandı.

"Şu an Filistin'de Gazze'de mübarek topraklarda şehadet tohumları ekiliyor"

Yahudiler ve Hristiyanlar asla dost olmayacaklarını aktaran Müftü Baran, "Peygamber Efendimiz (Sallallahu Aleyhi Vesellem) 'kişi sevdiğiyle beraberdir' diyor. Biz kimi seversek kıyamet günü onunla beraber haşr oluruz. Bir taraftan Müslüman, mücahit ve muvahhid kardeşlerimiz orada katledilirken, diğer tarafta Yahudi siyonistler ve birleşen küfür diğer tarafta. Bir tarafta orantısız güç kullanılırken diğer tarafta kendi yerel imkânıyla yapmış oldukları silahlarla kendini savunan bir avuç Mücahit grubu var. Bu kardeşlerimize maddi ve manevi destek çıkmamız gerekiyor. Bu kardeşlerimiz için ihtiyaçların giderilmesine yönelik elimizden ne geliyorsa yapmamız gerekiyor. Aynı zamanda Şafii olan bu bölgemizin imamı olan İmam Şafii'nin kendisi de Gazzelidir. Şu an Filistin'de Gazze'de mübarek topraklarda şehadet tohumları ekiliyor. Bir taraftan ibadet ediyorlar, diğer taraftan mücadele ediyorlar ve şehit oluyorlar. Yıllardan beridir Yahudiler birçok katliamlar yapmışlardır. Birçok Peygamber'i şehit etmişler. Kur'an-ı Kerim'de yahudiler için 'insanlığın en şiddetli düşmanı yahudilerdir' diyor. 'Yahudiler ve Hristiyanlar sizlere de asla dost olmayacak ve razı olmayacaklardır.' 'Yahudi ve Hristiyanları dost edinmeyin onlar birbirlerinin kardeşidirler.' 'Müslümanlar ancak kardeştirler.' Bu konuda kendimizi koruyarak kardeşliğimiz üzerine birbirimize daha sıkı şekilde sarılmalıyız." dedi. (İLKHA)