DİYARBAKIR- Diyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesi Uyku Laboratuvarı Sorumlusu Uz. Dr. Egemen Bıçakçı, uyku kalitesini bozan ve ilişkileri olumsuz etkileyen horlamanın kişilerde; kalpte büyüme, kalp yetmezliği ve kalp krizi gibi hastalıkları tetiklediğini bildirdi.

Güneydoğu'da uyku bozukluğu yaşayan kişiler Diyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde 2009 yılından bu yana hizmet veren Uyku Laboratuvarı'nda tedavi ediliyor. Merkeze aralarında kadınlarında bulunduğu 40 yaş üstü erkek hastalar çoğunlukla horlama şikâyeti ile başvuruyor. Tanı konulan hastalar 1 gece uyku laboratuvarında yatırılarak polisomnografi denilen cihaza bağlanıyor. Hastanın uyurken; beyin dalgaları, göz hareketliği, nefes alması, horlama şiddeti, göğüsün solunum hareketliliği, kalp atışı ve kandaki oksijen düzeyi kayıt altına alınıyor.

Uyku Apnesi hastalığının mutlaka tedavi edilmesi gerektiğini belirten Uz. Dr. Bıçakçı, Uyku Apnesi hastalarının yüzde 40'ında hipertansiyon görüldüğünün altını çizdi. Bıçakçı, tedavi edilmeyen uyku apnesinin kalbe ciddi zararlar verebildiğini belirterek şöyle konuştu: "Uyku apnesi; sabahları baş ağrıları, yüksek tansiyon, kalpte büyüme, kalp yetmezliği, kalp krizi, beyin kanaması, şeker hastalığı, depresyon ve hatta uyku kalitesindeki bozulma nedeni ile iş ve trafik kazalarına bile neden olabilir. Beraberinde getirdiği kalp hastalıkları uykuda ani ölüm riskini de barındırmaktadır. Hastalığın belirtileri; gündüz aşırı uyku isteği, gürültülü horlama, horlamanın aniden kesilmesi ve sonra tekrar horlamanın başlaması, işte, sinemada veya araba kullanırken, televizyon izlerken, öğleden sonraları uzanıldığında, otururken veya bir şey okurken uykuya dalma, unutkanlık, sinirlilik, konsantre olmada güçlük, depresyon, cinsel istekte azalma, erkeklerde iktidarsızlık, kadınlarda adet düzensizlikleri gibi etkenler olarak karşımıza çıkıyor" dedi.

Diyarbakır İli Kamu Hastaneler Birliği Genel Sekreteri Doç. Dr. Muhammet Güzel Kurtoğlu, uyku kalitesinin iş hayatındaki insanların daha verimli çalışmaları için çok önemli olduğunu söyledi. Kurtoğlu: "İnsan ömrünün yaklaşık üçte biri uykuda geçiyor. Sağlıklı bir uykuya her insanın ihtiyacı vardır. Ancak bölgemizde uyku bozukluğu maalesef hastalık olarak bu güne kadar pek görülmemiştir. Eğitim ve Araştırma Hastanemizde açmış olduğumuzu laboratuvar ile bunun bir hastalık olduğunu anlattık. Horlama ve gündüz uyuklama şikâyeti ile bize başvuran hastalarımızı cihazlara bağlı olarak uzman doktorumuzun gözetiminde uyumalarını sağlıyoruz. Uyku Laboratuvarımızda modern teknik cihaz ve donanımlarımızla hastalığa teşhis koyup gerekli tedaviyi başlatıyoruz. Sağlıklı ve mutlu bir hayat için kaliteli uyumak gerekiyor. Bu nedenle uyku sorunu yaşayan kişilerin mutlaka doktora görülmesinde fayda görüyoruz" dedi. (Osman İçli-İLKHA)