Mehmet Bozdaş

HÜDA PAR Dinç, Meclis'te düzenlediği basın toplantısının başında Hazreti Muhammed'in dünyaya teşriflerinin hicri yıldönümü olan Mevlid Kandilini tebrik etti.

Dinç, "Sevgili Peygamberimizin kutlu viladetinin gerçekleştiği gün insanlık nasıl O'nun nuruna müştak ve muhtaç idiyse bugün de aynı şekilde tüm insanlık O'nun nuruna, O'nun adaletine, O'nun merhametine, O'nun ahlakına. Hazreti Resulullah, İslam ümmeti için ab-ı hayattır, hayat pınarıdır. İnsanlığın içinde kıvrandığı buhranlardan kurtuluşu için tek selamet sahilidir. O'nun getirdiği kutlu mesaja lebbeyk diyen, O'nun getirdiği kutlu mesaja uyanlara selam olsun. Ne mutlu O'nun yolundan gidenlere!" dedi.

Bugünkü basın toplantısında ve bundan sonraki süreçte Meclis'te özellikle gençlerin sesi olmaya gayret edeceklerini belirten Dinç, HÜDA PAR Gençlik Politikaları Başkanı olarak gençlerin sorunlarını gündeme getirip bunların çözümü için kamuoyu oluşturmaya çalışacaklarını kaydetti.

"Gençlerin sorunlarını kısır siyasi tartışmaların gölgesine bırakmadan yeni bir yol haritası ortaya koyacağız"

Gençlerinin kendilerini mutlu ve huzurlu hissetmediği bir toplumun, bugününün de geleceğinin de aydınlık olmayacağını vurgulayan Dinç, "Buhranlar ve bunalımlar geçiren bir genç nesil, topluma ve geleceğe dair umut kaynağı olamaz. HÜDA PAR olarak memleketin güzel gençlerine kendilerini mutlu ve huzurlu hissedecekleri bir toplum ve gelecek inşa etmek için gece gündüz çalışmaya devam edeceğiz. Yeni dönemde bu çalışmalarımızın bir ayağı da Meclis olacak. Gençlerin sorunlarını kısır siyasi tartışmaların gölgesine bırakmadan yeni bir yol haritası ortaya koyacağız." ifadelerini kullandı.

Gençlerin sorunlarını araçsallaştıran, siyasi geleneği yıkarak onların Meclis'teki sesi olacaklarını belirten Dinç, bilinenin aksine gençlerin siyaset kurumuna olan güvenini yeniden sağlayarak geleceğe umutla bakmalarını sağlayacaklarını ifade etti.

"Maalesef gençler ülkemizde oy deposu olarak görülüyor ve bundan dolayı gençlerimizin de siyaset kurumuna güveni kalmamıştır." diyen Dinç, şöyle devam etti:

"Biliyoruz ki toplumun materyalist anlayışla değerlendirildiği bir düzlemde kaoslar, kargaşalar ve huzursuzluklar baş gösterir. Bu sebeple bizler, maddi kazanımların yanında gençliğimize ve toplumumuza ahlaki erdemleri ve manevi bilinci kazandırmayı, huzura giden sürecin olmazsa olmazı olarak değerlendiriyoruz."

"Gençlerimizin can ve akıl güvenliği emniyette değildir"

Dinç, "Bugün gençlerin sorunlarına dair dile getireceğim hususları sizinle paylaşmak istiyorum." dedi ve şunları ekledi:

"Biz HÜDA PAR olarak her şeyden önce can güvenliği diyoruz. Ve bugün gençlerimizin can ve akıl güvenliği emniyette değildir. Evlenmek isteyip de imkanları el vermediği için evlenemeyen gençlerimiz var, genç evlilik mağdurları ve süresiz nafaka sorunu var ve genç işsizlerimiz var. Her üç işsizden biri üniversite mezunu, diplomalı gençlerimiz var.

Bir milletin sahip olduğu genç nesil, o milletin en kıymetli hazinesidir. Bu hazineye sahip çıkmak, İslami ve insani sorumluluğumuzdur. Ne yazık ki gençliği ve nesli ifsad çalışmalarıyla bu hazine, değersizleştirilmek istenmektedir. Özellikle madde bağımlılığı ve ahlaki yozlaşma, geleceğimizi ve neslimizi ciddi anlamda tehdit etmektedir."

Madde bağımlılığı sorunu

Madde kullanımının gün geçtikçe çocuklar arasında yaygınlaştığını, okul önlerinde uyuşturucu madde satışı yapıldığına dair şikayetlerin arttığını belirten Dinç, "Adeta okul önlerinde akbabalar bekliyor. TÜİK'in bu yılın ağustos ayında açıkladığı 'Güvenlik Birimine Gelen veya Getirilen Çocuk İstatistikleri' raporunda 'suça sürüklenen çocuklara isnat edilen suç türü dağılımında' uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmak, satmak veya satın almak üçüncü sırada bulunuyor. Önlem alınmazsa büyük bir ibret vesikası olarak önümüzde duran Amerika gibi Avrupa gibi gençlerin ayakları birbirine dolanmış köprü altlarında ağızlarından köpük akan zombileşmiş gençleri bu şehirlerde de bu sokaklarda da bu mahallelerde de görebiliriz." diye konuştu.

Madde bağımlılığı sorununun, siyaset üstü bir mesele olduğuna dikkat çeken HÜDA PAR Gençlik Politikaları Başkanı Faruk Dinç, sadece polisiye tedbirler almanın, madde bağımlılığıyla mücadelede yetersiz ve başarısız kaldığını kaydetti. Dinç, toplumun tüm kesimlerinin bu konuda üst düzey bir duyarlılık geliştirmeleri ve madde bağımlılığıyla topyekûn bir mücadele içerisine girmelerinin ertelenemez bir sorumluluk olduğunu vurguladı.

Dinç, "Diğer taraftan uyuşturucuyla mücadele, sadece sokak satıcılarına yönelik yapılan operasyonlarla sürdürülemez. Sokak satıcıları, bataklıktaki sinek mesabesindedir. Sadece birkaç sinekle uğraşarak bu bataklığı kurutamayız. Uyuşturucu baronlarıyla ciddi bir şekilde mücadele edilmeli, uyuşturucu dağıtıcılarıyla ciddi bir şekilde mücadele edilmeli ki bu sorun kökten çözülsün.  HÜDA PAR olarak madde bağımlılığıyla mücadele için gençlerimizin ve çocuklarımızın hayata yeniden kazandırılması için yuvaların dağılmaması için üzerimize düşen ne varsa yapmaya hazırız. Bu bataklığın kurutulması için elimizden geleni yapacağımızdan milletimizin kuşkusu olmasın." şeklinde konuştu.

Gençlere evlilik kredisi

Toplumun nüvesi olan aile kurumunun, sağlıklı olduğu oranda toplum salahiyetini muhafaza ettiğini söyleyen Dinç, bugün yaşanılan ekonomik krizin, gençlerin yuva kurmasını da epey zorlaştırdığını hatırlattı.

Yeni bir yuva, mutlu bir aile kurmak isteyen, yeni bir hayata kapı aralamak isteyen gençlerin bu konuda ciddi sıkıntılarla karşılaştığına işaret eden HÜDA PAR Mersin Milletvekili Dinç, "Gençlerin çok büyük bir kısmı evliliğin beraberinde getirdiği ekonomik yükü taşıyamayacağını düşündüğünden evlenmekten kaçınmaktadır. Bu nedenle evlilik yaşı da yükselmektedir. Evlenip yuva kuran gençler de uzun yıllar düğün aşamasında girdiği yüklü miktarda borcu ödemekle uğraşmakta ve bu borcu ödemekte sıkıntılar çekmektedir. Huzurlu ve mutlu bir hayat arzusuyla evlenen gençler, borç ödemeyle meşgul olmaktan evliliklerinde aradıkları huzuru bulamamaktadır." dedi.

Seçim sürecinde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, yeni evlenecek gençlere 150 bin TL'lik bir kredi verileceğini ve bu kredinin 2 yıl geri ödemesiz, 48 ay vadeli ve faizsiz olacağını belirttiğini hatırlatan Dinç, "Biz de Genel Başkanımız Sayın Zekeriya Yapıcıoğlu'nun da ifade ettiği gibi diyoruz ki; gelin, gençlere verilecek bu krediyi geri almayalım, gençlere evlilik hediyemiz olsun. Oluşturacağımız fonu, bu uygulamayı yapabilecek şekilde ayarlayalım. Gençlerin yüzünde tebessüme vesile olalım. Huzurlu bir ailenin ilk temel taşını biz atmış olalım." şeklinde konuştu.

Dinç, "Borç altına giren bazı firmalara ciddi hibelerin verildiğini veya borçları artan spor kulüplerinin vergi borçlarının bir kalemde silindiğini biliyoruz. Devasa şirketler için, futbol kulüpleri için var olan bütçe neden gençlere gelince olmasın? Bu uygulamanın daha fazla geciktirilmeden hayata geçirilmesi çağrısında bulunuyoruz." diye ekledi.

Genç evlilik mağdurları ve süresiz nafaka

Genç yaş akran evliliği nedeniyle yaşatılan haksız mağduriyetlerin devam ettiğini söyleyen Dinç, bir taraftan 'Kadının beyanı esastır' denilerek yuvalar dağıtılırken diğer yandan genç yaşta evlenen genç kadınların beyanının esas alınmamasının büyük bir çelişki olduğunu kaydetti.

Dinç, "Toplumsal örf ve teamüllere uygun olarak kurulmuş binlerce aile, sonradan açılan ve yıllarca süren dava süreçleri ile dağıtılmış, binlerce genç istismar suçlamasıyla cezalandırılmıştır. Eşleri sözde istismar suçlamasıyla mahkûm edilen ve kendileri çocuklarıyla birlikte büyük mağduriyetler yaşayan binlerce genç kadın, eşlerinin salıverilmesini talep etmektedir. Hükümet bu çağrıya daha fazla kulak tıkamamalıdır. Geçtiğimiz birkaç yıl içerisinde, eşleri cezaevinde olan kadınlarla defaten görüşüp söz konusu mağduriyetleri giderme sözü veren yetkililer, verdikleri sözü tutmalıdır. Kanayan bir yaraya dönüşen bu sorunun çözümü sloganik yaklaşımlara kurban edilmemeli, gerekli yasal düzenleme bir an önce hayata geçirilmelidir." değerlendirmesinde bulundu.

Diğer yandan birçok mağduriyetler yaşatan süresiz nafaka zulmünün de devam ettiğini aktaran Dinç, Aile Bakanı'nın süresiz nafaka konusunda yapmış olduğu açıklamanın mağdurları umutlandırdığını söyledi.

Dinç, "Süresiz nafaka uygulaması boşanmış eşlerin tekrar evlenip yuva kurmasına engel teşkil ederken aile kurumu da büyük oranda zarar görmektedir. Süresiz nafaka uygulaması gençleri evlilikten uzaklaştırırken meşru evlilikler yerine nikahsız birlikte yaşama kültürü dayatmaktadır. Süresiz nafaka uygulamasına artık son verilmeli, yerine değerlerimizle uyumlu kadını da erkeği de mağdur etmeyecek makul bir düzenleme getirilmelidir." dedi.

Genç işsizlik sorunu

Ekonomik krizin, toplumun tüm kesimlerini olumsuz anlamda etkilemeye devam ettiğini belirten Dinç, özellikle üniversite mezunu gençlerin kendi ihtisas alanlarında istihdam edilememelerinin, gençlerde ciddi bir rahatsızlığa neden olduğunu kaydetti.

Dinç, büyük umutla başladıkları eğitim serüveninin sonunda kendilerini diplomalı işsizler kervanında bulan gençlerin çareyi yurt dışına çıkmakta gördüklerini belirterek, şöyle devam etti:

"Özellikle uzun yıllardır yatırımlardan mahrum bırakılan Doğu ve Güneydoğu bölgelerimizde gençlerin iş bulma konusundaki çabaları boşa çıkmaktadır. Mardin, Batman, Şırnak, Siirt ve Ağrı gibi illerimizde istihdam alanlarının azlığı, iller arası ve yurt dışı göçe sebebiyet vermektedir.

Üniversitelerde, birçok fakülteye plansız bir şekilde, istihdam ihtiyacının üzerinde öğrenci alımı, yığılmalara ve eğitim hayatı sonrasında diplomalı işsizliğe sebebiyet vermektedir. Diğer taraftan Organize Sanayi Bölgelerinde ve zanaata dayalı mesleklerde çalıştırılacak işçi ihtiyacının da üst düzeyde olması, eğitimin doğru bir şekilde planlanmadığını ortaya koymaktadır.

Son yıllarda sayıları artan Mesleki Teknik Liselerin daha da yaygınlık kazanması, genç işsizlik ve nitelikli iş gücü ihtiyacı sorununu çözmede katkı sağlayacaktır. Mesleki Teknik Liselerin toplumsal itibarının artırılması ve bu liselerden mezun olunduğunda sahip olunan zanaatın toplumsal açıdan saygınlığının sağlanması gereklidir."

"Gençler, unutmayın; umut sizde, çözüm HÜDA PAR'dadır!"

Dinç, konuşmasının sonunda şunları kaydetti:

"Son olarak bugün yaşadıkları maddi krizin ve manevi bunalımın çözümü konusunda umutsuzluğa düşmüş genç arkadaşlarımıza şu çağrıda bulunmak istiyorum;

Umutsuz olmayın. HÜDA PAR olarak daima yanınızda olacağız, sorunlarınızın çözümü için Meclis'te sesiniz olacağız, hangi adımlar atılması gerekiyorsa atacağız. Sorunlarınızın çözümü başka ülkelerde değil, bu topraklardadır. Bu memleketin umudu sizlersiniz. Umudumuzun göçüp gitmesine HÜDA PAR olarak razı olmadık, olmayacağız.

Gençler, unutmayın; umut sizde, çözüm HÜDA PAR'dadır! Adaletle, liyakatla ve mülakatla ilgili sıkıntıların farkındayız. İşsizlikle ilgili, evlilikle ilgili yaşadığınız sorunların farkındayız. İnşallah bunların çözümü HÜDA PAR ile olacak ve bu konuda sizin için çalışmaya da devam edeceğiz."