• DOLAR 32.222
  • EURO 34.716
  • ALTIN 2448.379
  • ...
SON DAKİKA
Başörtüsü Önündeki Tüm Engeller Kaldırılsın
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

ŞANLIURFA - Şanlıurfa, Gaziantep ve Adıyaman merkez ve ilçelerinde faaliyet gösteren 13 sivil toplum kuruluşundan oluşan İnsani Hak ve Özgürlükler Platformu Hilvan`da bir araya gelerek basın açıklaması yaptı. Tesettürün anayasal güvence altına alınması hususunda gerekli çalışmaların yapılması istenen açıklamada, başörtüsü önündeki tüm engellerin kaldırılması çağrısı yapıldı. 

 

İnsani Hak ve Özgürlükler Platformu`nun başta Türkiye olmak üzere dünyada gelişen olayları yakından takip ettiği belirtilen açıklamada, İnsan hak ve özgürlüklerine yapılan her kısıtlama ve saldırının insanlığa ve insan onuruna yapılan bir saldırı olduğu vurgulandı. 
 

"İslam âlemi yaşanan vahşetler ümmetçe dur demelidir" 
Özelde Suriye ve genelde Müslüman ülkelerde yaşanan zulüm ve katliamların asla kabul edilemeyeceği ifade edilen açıklamada, "Müslüman kanının oluk oluk aktığı bu günlerde Müslüman ülkelerin küçük hesaplar ve dünyalık menfaatler peşinde koşması bu zulmün sürmesine en büyük nedendir. İslam âlemi gafletten uyanıp bu vahşetlere ve işgal hazırlıklarına ümmetçe dur demelidir" denildi. 
 

Tesettür seferberliğine destek 
Başörtüsü mücadelesi veren tüm sivil toplum kuruluşlarının desteklenmesi ve son olarak Mustazaf-Der genel merkezinin başlatmış olduğu tesettür seferberliğine tam destek kararı alındığı belirtilen açıklamada, tesettürün anayasal güvence altına alınması için gerekli tüm girişimlerde bulunulacağı kaydedildi. 
 

Açıklamada, tesettür seferberliği çerçevesinde; seminerler düzenleme, El ilanı broşür ile kamuoyunu bilgilendirme, gerekli görüldüğü zamanlarda basın açıklamalarında bulunma ve miting, yürüyüş ve gösterilerde bulunarak dikkatleri bu konuya yoğunlaştırma gibi faaliyetlerde bulunma noktasında karar alındığı belirtildi. 
 

İlköğretim öğrencilerinin keyfi olarak okula alınmaması kabul edilemez 
"Şanlıurfa`nın Hilvan ilçesinde 23 ilköğretim öğrencisinin keyfi muamelelerle okula alınmaması ve eğitim haklarının ellerinden alınması kabul edilir bir durum değildir." Denilen açıklamada şu ifadelere yer verildi: Başörtüsü ile ilgili yaşanan mağduriyetler derhal giderilmeli ve bu tür keyfi muamelelerden vazgeçilmelidir. 
 

Hukukta hürriyetlere getirilecek kısıtlamalar ve yasakların açık ve net bir ifadeyle belirtilmesi zorunludur. Yorum yoluyla yasak oluşturulamaz. Başörtüsü ister inanç hürriyeti, ister kişilik bütünlüğü hakkı olarak düşünülsün sonuçta insani hak ve hürriyet kapsamındadır. Bu hak ve hürriyeti kısıtlamak veya yasaklamak hiç kimsenin hakkı olmadığı gibi direkt yasak olduğunu belirtir hiçbir yasa ve yönetmelikte yoktur.

 

İnanan kadını toplumdan tecrit etmek amacıyla başörtülü okumanın yasaklanması ve örtünen bir kadının kamusal alanlarda çalışmasının engellenmesi, toplumun kahir ekseriyetinin kamuda temsilinin de önüne geçmiş, tek tip düşünce ve yaşam tarzı insanlığa dayatılmak sureti ile insan zihnine ipotek koyma yoluna gidilmiştir. Bu da toplumda sosyal barışı baltalamış ve halkı kutuplaşmaya götürmüştür. İnanca getirilen her kısıtlama toplumun sosyal dinamiklerine zarar vermektedir."

 

Kur`an öğrenimi önündeki yaş sınırı kaldırılsın 
Müslüman olan bir ülkede İslam`ın yasaklandığı davranışların uygulanmasının onarılamaz tahribatlara sebebiyet verdiği dile getirilen açıklamada, 

- Karma eğitimin, eğitim kalitesini düşürdüğü ve ahlaki yozlaşmayı arttırdığı inancı ile tüm eğitim kurumlarında karma eğitime son verilmeli ve ya kişilerin tercihine bırakılmalıdır. 

- Kur`an-ı Kerimi öğrenme yaş sınırlandırılması kaldırılmalı, Kur`an-ı Kerim dersi verme yetkisi sadece Diyanet işleri ile sınırlandırılmayıp ehil olan kişi ve kuruluşlara da bu hak tanınmalıdır" denildi. 

 

Mehmet Can Yardımcı - İLKHA

Bu haberler de ilginizi çekebilir