Ankara Kalesi, zamanında hem savunma hem de yerleşim amaçlı kullanılan surlarla çevrili alanda, tarihe yolculuk yapan ziyaretçilerine eşsiz bir kent manzarası sunuyor. Ankara Kalesi, başkentin önemli sembolü olarak dikkati çekiyor.

Farklı medeniyetlere ev sahipliği yapan Ankara Kalesi ile ilgili İlke Haber Ajansı (İLKHA) muhabirine konuşan Tarihçi Yılmaz Akgül, Ankara Kalesi ile ilgili önemli bilgiler paylaştı. 

Ankara Kalesi'nin tarihinin çok eskilere dayanmakta olduğunu aktaran Yılmaz, "Kalenin yapım yılı tam olarak bilinmemekle birlikte Galatların şehre yerleşmesi esnasında var olduğu kayıtlardan anlaşılmaktadır. Romalılar ve ardılları Bizanslılar döneminde kalenin ciddi onarımdan geçtiği ve yeni surlarla güçlendirildiği bilinmektedir. Malazgirt savaşından sadece iki yıl sonra yani 1073 yılında bölge ve çevresi fethedilerek kale ve Ankara Müslümanların eline geçmiştir." dedi.

"Osmanlılarla birlikte uzun yıllar ticaret, huzur ve sükun hakim olmuştur"

Yılmaz, "Kalenin hemen kuzeyinde Hatip Çayı ve Bend Deresi bulunmakta ve şehrin muhafazası için çok muhkem bir mevkide ateşli silahların henüz kullanılmadığı ortaçağ boyunca 20'den fazla kule ile şehrin muhafızına hizmet etmiştir. Kalede bir dış kapı diğeri de hisar kapısı olmak üzere iki büyük kapı bulunmaktadır. Hisar kapısı üzerinde İlhanlılara ait bir kitabe bulunmaktadır. 1101 yılında Haçlıların daha sonraki dönemde de Moğolların geçici işgallerine uğrayan kale ve şehirde Osmanlılarla birlikte uzun yıllar ticaret, huzur ve sükun hakim olmuştur." ifadelerine yer verdi.

Asırlar boyu kale içinde mahalle kültürünün devam ettiğini ifade eden Yılmaz, konuşmasının devamında şunları söyledi:

"Tarihi boyunca savunma ve yerleşim amacıyla kullanılan kalenin içinde Evliya Çelebi 600 hane bulunduğunu kaydetmiş olup bugün dahi canlı bir mahalle kültürünün yaşatıldığını gözlemlemek mümkündür. İlhanlı hükümdarı Ebu Sait Bahadır Han tarafından yaptırılan Hisar kapısının solunda 1885 yılında Fransızlarca yaptırılmış bir saat kulesi de bulunmaktadır. Atpazarı, Koyunpazarı ve Samanpazarı gibi meydanlar her dönem hem canlı bir ticaret için hem de toplanma yeri olarak kullanılagelmiştir."

Yılmaz son olarak, "Kale içerisinde Alaaddin Camii, Ramazan Şemseddin Camii, Fakih Camii, Dev Duran Camii ve Cenab-ı Ahmet Camii olmak üzere 5 cami bulunmaktadır. Dış kale de ise Ahi Elvan, Ahi Yakup ve Ahi Şerafettin Camileri mevcuttur. Kale içerisinde bulunan birçok handan Kurşunlu Han Anadolu Medeniyetleri Müzesine ev sahipliği yapmaktadır. Kale içerisindeki Eti müzesi cumhuriyet tarihin ilk müzesi olarak hizmet vermiştir. Bugün hala kale içinde Osmanlı'dan kalma evler bulunmakta ziyaretçilerine lokanta, dükkan olarak hizmet vermektedir. Kale her yıl çeşitli festival ve etkinliklerle şehirden ve yurtiçinden gelen misafirlerini ağırlamaktadır." şeklinde belirtti. (İLKHA)