Firavun`un etrafındaki karunlar!
Riyad Makaev / Doğruhaber / Analiz
Firavun’un Etrafındaki Karunlar
Mısır’da cuntanın yaptığı katliamlar karşısında Batı’nın politikasını herkes anlar. Peki, ama dünyanın en zengini Arap liderlerinin zalimlerin yanında yer almasını anlayabilen var mı? Gelin, Mısır Firavununu destekleyen bu kukla Arap yöneticilerini biraz tanıyalım
Mısır’da cuntanın yaptığı katliamlar karşısında Batı’nın politikasını herkes anlar. Peki, ama dünyanın en zengini Arap liderlerinin zalimlerin yanında yer almasını anlayabilen var mı? Gelin, Mısır Firavununu destekleyen bu kukla Arap yöneticilerini biraz tanıyalım
Mısır’da yaşanan askeri darbeye ve Sisi’nin yaptığı katliama desteklerini açıklayan Arap monarşilerine her gün yenisi ekleniyor. Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Kuveyt, Bahreyn, Ürdün, Libya… Sırada hangisi olacak acaba? Bugünlerde tüm dünya önünde, canlı TV yayınlarında görülebildiği gibi sivil insanlar öldürülürken Arap dünyasından yükselen sesler öyle olmamalıydı. Ama bu bir imtihandır. Her gün Arap dünyasında kimin kim olduğunu öğreniyoruz. Arap liderlerin asıl yüzleri ve kimlerin kuklaları oldukları ortaya çıkıyor.
ABD ve AB sessizliğini korurken Arap devletlerinden Mısır darbecilerine tam destek yağıyor. ABD sözde Mısır ordusuna yapılan yardımı tartışırken diğer taraftan kuklası Arabistan kralı Abdullah bin Abdulaziz es-Suud, darbe hükümetine istedikleri kadar finansal yardım edeceklerini açıklıyor. Böylece ABD’nin darbenin arkasında durduğu da tam olarak anlaşılamayacağından dünya önünde temize çıkmış olacak.
Suudi Arabistan ile Kuveyt, darbeye karşı Mısır büyükelçilikleri önünde protesto gösterisi yapmak isteyen Mısırlı işçilere izin vermediler. İçişlerinden protesto gösterisi için izin isteyen Mısırlı işçiler, sınır dışı edilmekle tehdit edildiler. Suudi Arabistan’da yaklaşık 1,5 milyon Mısırlı yaşıyor. “Mısır’ı teröre karşı savaşında desteklediğini” açıklayan Suudi Arabistan Kralı Abdullah bin Abdulaziz’in “Mısır’ın içişlerine karışarak fitneyi ateşlemeye çalışanlar karşısında Mısır’la birlikte duruyoruz” ifadelerine İngiltere’nin Ürdün kuklası Kral Abdullah da katıldı. Ürdün Dışişleri Bakanı Nasır Cude, ülkesinin ve Ürdün Kralı Abdullah’ın “kardeş Mısır”ın yanında yer aldığını ve Suudi Arabistan Kralı’nın açıklamalarına destek verdiğini belirtti.
Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande ise Mısır’da yaşanan şiddetin kabul edilemez olduğunu söylerken Fransa’nın “kuklası” Libya hükümeti, Mısır’da yaşanan katliama ilişkin tarafsız bir tutum sergilediklerini, darbe karşıtı göstericilere yönelik müdahaleleri destekledikleri yönündeki iddiaları kabul etmediklerini belirtti. Ancak, hükümetin resmi internet sitesinde yer verilen ve basında yer alan açıklamada, “Mısır’da siyasi açıdan yaşanan olaylar iç meselelerdir. Libya devleti olarak bu meselelere karışmayız” denildi. Libya’da ve Arap basınında Libya Başbakanı Ali Zeydan’ın mevkidaşı Hazim el-Biblavi’yi arayarak darbe karşıtlarına yönelik müdahalelere Trablus hükümetinin desteğini aktardığı yönünde haberler yer almıştı. Ama Libya’da diktatör Kaddafi, Libya halkına yönelik zalim Sisi gibi şiddet uygularken en azından şimdiki hükümetin takındığı tavırdan farklı davranıyordu. Bugün Mısır’da yaşananlara karşı sessiz kalan her devlet suça ortak olmaktadır.
Batı’nın tutumunu ve politikasını herkes anlar. Peki, dünyanın en zenginleri listesinde yer alan bu Arap liderleri, neden her zaman zalim yöneticilerin yanında yer alır? Bunun sebebi ve hikmeti nedir? Tabi ki birçok sebebi vardır. Ancak, burada bu zalimlerin bazı alışkanlıklarına ve hobilerine bir göz atalım. Belki bu gibi alışkanlıklarından ve hobilerinden mahrum kalmaktan ve krallıklarını kaybetmekten korkuyorlardır?
Kral Abdullah bin Abdulaziz es-Suud
2005’te tahta geçen Kralın gerçek zenginlik sermayesi, Arabistan petrolüdür. Son verilere göre kralın sermayesi, 88 milyar ABD doları. Kralın en büyük hobileri ise Arap atları ve bir dizi ‘süpercar’ dedikleri dünyanın en pahalı arabaları. Kral bir de antika hastası. Kralın 2011’de sadece antika için 345 milyon dolar harcadığı biliniyor. Abdullah bin Abdulaziz, ilerlemiş yaşına rağmen halen at ve deve yarışı düzenliyor ve doğancılık ile uğraşıyor. Kral, her sene Fas’ta onun için özel olarak tasarlanmış olan özel kampında en az bir ay ava çıkarak zamanını geçirir. Kral Abdullah’ın 30 kez evlendiği biliniyor. Ancak evinde İslam hukukuna göre sadece 4 eş tutuyor. Kralın eşleri arasında Suriye, Fas ve Filistinli kadınlar var. Kral Abdullah’ın 15 oğlu ve 20 kızı bulunmaktadır.
Dubai Emiri, Muhammed bin Raşid el-Maktum
Muhammed bin Raşid el-Maktum’un en son verilere göre 80,5 milyar dolar sermayesi bulunmaktadır. Dubai petrol rezervleri el-Maktum’a aittir. Emir, dünyanın en pahalı ve kapsamlı at çiftliğine sahiptir. Dubai’de her sene at yarışları düzenleyen Emir, atlarına kötü davranan bakıcılara hiç acımayan ve şiddet uygulayan biri olarak biliniyor. El-Maktum’un Dünya Ekonomi piyasasında çeşitli sektörlerde gelir ve yatırımı bulunmaktadır. Dubai Emiri’nin yatı, dünyanın en pahalı yatları arasında üçüncü sırada yer almaktadır. Yat, Emirlik onuruna “Dubai” ismiyle adlandırılmıştır. Basra Körfezi’nde konuşlandırılan yatın maliyetinin yaklaşık 350 milyon dolar civarında olduğu tahmin edilmektedir. Kendisi tam bir Batı hayranı olan Emir; gece âlemleriyle, at yarışlarıyla ve arabalarla ilgileniyor. Dubai’de fuhuş, içki ve uyuşturucu ticareti tamamen Emirin kontrolünde.
Abu Dabi Emiri, Halife Bin Zayed Al-Nahyan
Bu diktatörün de son verilere göre 86,4 milyar dolar sermayesi bulunmaktadır. Dünyanın en zengin kralları listesinde üçüncü sırada yer almaktadır. Şeyh Halife Bin Zayed Al-Nahyan, petrol satışından gelir elde etmektedir. Ayrıca küresel ekonominin çeşitli sektörlerinde önemli kaynakları ve yatırımları bulunmaktadır.
Emirin diğer Emirlerden ve Arap krallarından ayrı öne çıkan en büyük egosu, kendi ismini uzaydan görülecek kadar büyük şekilde özel mülkü “Al Futaisi” adasına yazdırması. Al Futaisi adasında, bir harfin uzunluğu bir kilometre olan “Hamad” ismini yazdıran Emirin bu çılgınlığı için ne kadar sermaye harcadığı halen bir sır. Ancak ilk iki harfi bir su kanalı olarak yaptıran Emir, bu kanalda gezebilmek için 600 milyon dolara “Azzam” isimli dünyanın en büyük yatını satın aldı. Arkadaşlarını “Azzam” yatında bu kanalda gezdirirken internete bağlanarak Google haritalarında kendi ismini gösterip övünmesi ve bunun çok konuşulması için çabaladığı söylenmektedir.
Arap Emirin ismi sadece “Hamad” olarak bilinmiyor. Onun diğer bir ismi de “Rainbow Şeyhi” (Gökkuşağı Şeyhi). “Gökküşağı Şeyhi” denmesinin sebebi ise gökkuşağı renkleri gibi park edilmiş dünyanın en pahalı 200 arabasından oluşan bir koleksiyona sahip olması. Bu büyük filo arasında, birkaç yatak odasına sahip ve 50 ton ağırlığı ile dünyanın en büyük kamyonu da yer alıyor.
Bu “şeyhlerin” hobileri ve kötü alışkanlıkları anlatmakla bitmez. Bu arlanmazların bazı alışkanlıklarını burada yazmaya terbiyemiz müsaade etmiyor. Gerçek şu ki Kur’an-ı Kerim’de bu insanlar hakkında çok açık bir ayet vardır:
“Bunlara, ‘Yeryüzünde fesat çıkarmayın’ denildiğinde, ‘Biz ancak ıslah edicileriz!’ derler. İyi bilin ki onlar, bozguncuların ta kendileridirler. Fakat farkında değildirler. (Bakara: 11-12)