Suriye`nin üçte biri mülteci durumunda
Suriye`de dün sabah itibariyle kimyasal silahlar ile gerçekleştirilen saldırılar Mazlum Der İstanbul Şubesi tarafından yapılan bir basın açıklamasıyla kınandı. Açıklamaya Suriyeli Muhalefet temsilcileri de katıldı.
İSTANBUL - Suriye`de katil Esad rejimi tarafından gerçekleştirilen kimyasal katliam, İstanbul Mazlum Der Şubesi tarafından yapılan basın açıklamasıyla lanetlendi. Basın açıklamasına Suriye`nin Muhalefet temsilcilerinden Suriye Ulusal Hareket Lideri Dr. İmaduddin Al Raşid, Humus Müdahale Yönetimi Temsilcisi Dr. Fevvaz El Avad ve Suriye Türkmen Kitlesi Genel Sekreteri Dr. Muhammed Şeyh İbrahim katıldı.
"KİMYASAL SALDIRININ ARKASINDA ESAD REJİMİ VAR"
Uluslararası toplumun yaşanan kimyasal katliama rağmen sessiz kaldığını ifade eden Suriye Ulusal Hareket Lideri Dr. İmaduddin Al Raşid; "Bu son katliamın da arkasında Suriye rejiminin olduğu belli iken hala Birleşmiş Milletler `in bu konuda sessiz kalması düşündürücüdür. İngiliz Hükümeti, son saldırıyı kimin yaptığı konusunda kendileri nezdinde bir delil bulunmadığını söylüyor.
Bu son saldırının, olayın arkasında bu kadar net bir şekilde Esed rejiminin olduğu bu kadar net ortadayken uluslararası toplumun kaçınıyor olmasından oldukça şaşkınlık duyuyoruz. Yine ABD`nin "kimyasal silah kırmızı çizgimizdir" söylemine rağmen yaşananlara sessiz kalması bizi şaşırtmıştır. Muhalifler çok önemli başarılar elde ediyor. Zaten rejimin de yaptığı kimyasal saldırı da Muhaliflerin son dönemlerde elde ettiği zaferleri hazmedememesinden kaynaklanıyor" diye konuştu.
"3 MİLYON SURİYELİ MÜLTECİ VAR"
Suriye rejiminin kimyasal silah kullandığının belgeleri olduğunu belirten Humus Müdahale Yönetimi Temsilcisi Dr. Fevvaz El Avad; "Suriye`nin birçok bölgesinde kimyasal silahlar kullanıldı. 61 bölgede kimyasal silahlı saldırı gerçekleştirildi. Saldırılar birçok insan hakları görevlilerinin de raporlarına yansıdı. Şu an elimizde Arapça ve İngilizce kimyasal silah kullanıldığına dair raporlar var. Saldırı ve katliamlardan kaçan 3 milyon Suriyeli, mülteci durumuna düştü. Suriye`deki 10 milyon insan da yaşananlar sonrasında yerlerini değiştirmek zorunda kaldı" dedi.
"SON SALDIRILARIN ARKASINDAN BİR ŞAM ŞAFAĞI DOĞUYOR"
Yaşanan katliamlara sessiz kalan herkesin bu katliama ortak olduğunu söyleyen Suriye Türkmen Kitlesi Genel Sekreteri Dr. Muhammed Şeyh İbrahim; "Bu zulme karşı herkes sesini yükseltmeli. Rejimin kimyasal silahlara başvurması onun tükendiğinin göstergesidir. Suriye`de 3 milyondan fazla Türkmen yaşıyor. Maalesef onlar da Suriye halkıyla aynı kaderi paylaşıyor. Ama bizler şundan eminiz ki bu son saldırıların arkasından bir Şam şafağı doğuyor" şeklinde konuştu.
ŞAM GOTA SALDIRISINI LANETLİYORUZ
Konuşmalar sonrasında basın açıklamasını okuyan Av. Halim Yılmaz; "Suriye`de Mart 2011 tarihinden bu yana devam eden savaşta 100 binden fazla insanın hayatını kaybettiği, en az iki milyon insanın ülkesini terk ettiği ve mülteci durumuna düştüğü, dört milyon kişinin ülke içinde yerlerinden edildiği, yedi milyonun üzerinde insanın ise acil insani yardıma muhtaç olduğu bilinmektedir.
Geçtiğimiz yıl BAAS rejiminin, başta Halep olmak üzere Suriye`nin farklı bölgelerinde kimyasal silah kullandığı iddia edilmiş; bu iddiaları araştırmak üzere BM Suriye`ye bir heyet göndermişti. Kimyasal silah kullanımına ilişkin önceki iddiaları araştırmakla görevli BM heyetinin ülkede incelemelerde bulunduğu sırada yeni bir kimyasal saldırının gerçekleştirilmiş olması dikkate değerdir. " dedi.
Mazlum Der olarak katliamı kınadıklarını ifade eden Yılmaz; "Sorumluların ve destekçilerin en kısa sürede uluslararası hukuk mekanizmalarına teslim edilmeleri gerektiğini vurguluyor, katliamın sorumluları hakkında suç duyurusunda da bulunacağımızı kamuoyuna ilan ediyoruz" açıklamasını yaptı.
"KİMYASAL SALDIRININ ARKASINDA ESAD REJİMİ VAR"
Uluslararası toplumun yaşanan kimyasal katliama rağmen sessiz kaldığını ifade eden Suriye Ulusal Hareket Lideri Dr. İmaduddin Al Raşid; "Bu son katliamın da arkasında Suriye rejiminin olduğu belli iken hala Birleşmiş Milletler `in bu konuda sessiz kalması düşündürücüdür. İngiliz Hükümeti, son saldırıyı kimin yaptığı konusunda kendileri nezdinde bir delil bulunmadığını söylüyor.
Bu son saldırının, olayın arkasında bu kadar net bir şekilde Esed rejiminin olduğu bu kadar net ortadayken uluslararası toplumun kaçınıyor olmasından oldukça şaşkınlık duyuyoruz. Yine ABD`nin "kimyasal silah kırmızı çizgimizdir" söylemine rağmen yaşananlara sessiz kalması bizi şaşırtmıştır. Muhalifler çok önemli başarılar elde ediyor. Zaten rejimin de yaptığı kimyasal saldırı da Muhaliflerin son dönemlerde elde ettiği zaferleri hazmedememesinden kaynaklanıyor" diye konuştu.
"3 MİLYON SURİYELİ MÜLTECİ VAR"
Suriye rejiminin kimyasal silah kullandığının belgeleri olduğunu belirten Humus Müdahale Yönetimi Temsilcisi Dr. Fevvaz El Avad; "Suriye`nin birçok bölgesinde kimyasal silahlar kullanıldı. 61 bölgede kimyasal silahlı saldırı gerçekleştirildi. Saldırılar birçok insan hakları görevlilerinin de raporlarına yansıdı. Şu an elimizde Arapça ve İngilizce kimyasal silah kullanıldığına dair raporlar var. Saldırı ve katliamlardan kaçan 3 milyon Suriyeli, mülteci durumuna düştü. Suriye`deki 10 milyon insan da yaşananlar sonrasında yerlerini değiştirmek zorunda kaldı" dedi.
"SON SALDIRILARIN ARKASINDAN BİR ŞAM ŞAFAĞI DOĞUYOR"
Yaşanan katliamlara sessiz kalan herkesin bu katliama ortak olduğunu söyleyen Suriye Türkmen Kitlesi Genel Sekreteri Dr. Muhammed Şeyh İbrahim; "Bu zulme karşı herkes sesini yükseltmeli. Rejimin kimyasal silahlara başvurması onun tükendiğinin göstergesidir. Suriye`de 3 milyondan fazla Türkmen yaşıyor. Maalesef onlar da Suriye halkıyla aynı kaderi paylaşıyor. Ama bizler şundan eminiz ki bu son saldırıların arkasından bir Şam şafağı doğuyor" şeklinde konuştu.
ŞAM GOTA SALDIRISINI LANETLİYORUZ
Konuşmalar sonrasında basın açıklamasını okuyan Av. Halim Yılmaz; "Suriye`de Mart 2011 tarihinden bu yana devam eden savaşta 100 binden fazla insanın hayatını kaybettiği, en az iki milyon insanın ülkesini terk ettiği ve mülteci durumuna düştüğü, dört milyon kişinin ülke içinde yerlerinden edildiği, yedi milyonun üzerinde insanın ise acil insani yardıma muhtaç olduğu bilinmektedir.
Geçtiğimiz yıl BAAS rejiminin, başta Halep olmak üzere Suriye`nin farklı bölgelerinde kimyasal silah kullandığı iddia edilmiş; bu iddiaları araştırmak üzere BM Suriye`ye bir heyet göndermişti. Kimyasal silah kullanımına ilişkin önceki iddiaları araştırmakla görevli BM heyetinin ülkede incelemelerde bulunduğu sırada yeni bir kimyasal saldırının gerçekleştirilmiş olması dikkate değerdir. " dedi.
Mazlum Der olarak katliamı kınadıklarını ifade eden Yılmaz; "Sorumluların ve destekçilerin en kısa sürede uluslararası hukuk mekanizmalarına teslim edilmeleri gerektiğini vurguluyor, katliamın sorumluları hakkında suç duyurusunda da bulunacağımızı kamuoyuna ilan ediyoruz" açıklamasını yaptı.
(Enes Durmaz, Selman Tuğrul, Ali Fidancı- İLKHA)