BTD Başkanı Yılmaz: Uygulanan zam dalgalarıyla tüketici neredeyse bir mükellef konumuna gelmiştir
Vergi ve KDV oranlarının artırılması ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Bursa Tüketiciler Derneği Başkanı Sıtkı Yılmaz, KDV'nin yükseltmesi nedeniyle hem devlet hem de marketlerin çifte bir zamla tüketiciyi karşı karşıya getirdiğini belirtti.
Son günlerde temel gıda ürünleri başta olmak üzere birçok ürüne zam yapılması ve vergi oranlarının artırılmasına ile ilgili İLKHA muhabirine konuşan Bursa Tüketiciler Derneği (BTD) Başkanı Sıtkı Yılmaz, uygulanan zam dalgalarıyla tüketicinin neredeyse bir mükellef konumuna geldiğini belirtti.
Tüketicinin ekonomik çıkarlarının korunması için piyasa gözetim ve denetiminin çok sıkı bir şekilde yapılması gerektiğini söyleyen Yılmaz, uygulanan zamların marketler tarafından da keyfi olarak kullanılmaması konusunda bir denetime ihtiyaç olduğunu söyledi.
"Uygulanan zam dalgalarıyla tüketici neredeyse bir mükellef konumuna gelmiştir"
Ülkemizin en temel sorununun gelir dağılımındaki adaletsizlik olduğunu belirten Yılmaz, "Zaman zaman uygulanan zamlar ve dolaylı vergilerle gelir dağılımındaki adaletsizlik daha kronikleşiyor. Uygulanan zam dalgalarıyla tüketici neredeyse bir mükellef konumuna gelmiştir. Tüketicinin ekonomik çıkarlarının korunması için piyasa gözetim ve denetiminin çok sıkı bir şekilde yapılması gerekir. Uygulanan zamların marketler tarafından da keyfi olarak kullanılmaması konusunda bir denetime ihtiyaç vardır. Devletin uyguladığı KDV oranlarıyla tekrar ürünlere zam geleceği tüketiciler tarafından bizimle paylaşıyorlar. Hem KDV üzerinden hem de maliyetler üzerinden maaşlarını almamasına rağmen bir zam dalgasıyla karşı karşıya bulunduğunu bu zam dalgasıyla birlikte dolaylı vergilerle beraber durumun daha büyüdüğünü bize ulaşarak belirtiyorlar." dedi.
"Borçlanma ve tüketime dayalı yanlış politikalar uygulanması nedeniyle bedelini sadece tüketici ödemektedir"
Bursa Tüketiciler Derneği Başkanı Sıtkı Yılmaz
Tüketicinin zam şaşkınlığı içinde ne yapacağını bilemez durumda olduğunu söyleyen Yılmaz, "Ülkemizin ekonomisinin üretime dayalı olmaması nedeniyle borçlanma ve tüketime dayalı yanlış politikalar uygulanması nedeniyle bedelini sadece tüketici ödemektedir. KDV'nin yükseltmesi nedeniyle hem devlet hem de marketler çifte bir zamla tüketiciyi karşı karşıya getirdi. Tüketici bunun şaşkınlığı içerisinde henüz maaşını almadan vermeye başladı. Hayat, tüketici açısından her geçen gün çekilmez bir hal almaya başladı. Buna rağmen hiç olmazsa fırsatçılara meydan verilmemesi için zorunlu maliyetler eklense bile fırsatçılara meydan vermemek adına devletin piyasa gözetim ve denetim yetkili kurularınca çok etkin bir şekilde denetimin yapılmasını, keyfi zamlardan tüketicinin de korunmasını istiyoruz." diye belirtti.
"Enflasyonla mücadele istiyoruz"
Yılmaz, "Türkiye ekonomisinde üretim kaynaklı politikalar üretilmedikçe ihtiyaç görüldüğü zamanlarda bu yollara başvurulduğunu uygulamalardan sık sık biliyoruz. Tüketici adına ne maaş zammı ne de piyasa zammı istiyoruz. Enflasyonla mücadele istiyoruz. Ülkemizdeki fiyat politikasını değerlendirdiğimiz zaman tüketiciye alım gücünün üzerinde bir yük getirmektedir. Tüketici bu yükün altında ezilmektedir. Dolaylı vergiler dünyanın en adaletsiz vergileridir. Adaletsiz vergilere KDV eklendiği zaman daha da katmerleşmektedir. Tüketici lehine bir dengenin kurulması, insanca yaşam koşullarını sağlanabilmesi hükümetin sorumluğundadır. "ifadelerini kullandı.
"Piyasa gözetim ve denetiminin çok etkin olarak yürütülmesi gerekir"
Verilen maaşa ve zamlarla alınan paralara bakıldığı zaman mekanizmanın her zaman tüketicinin aleyhine çalıştığını belirten Yılmaz, " Her geçen gün tüketicinin hayatının zorlaştığını görüyoruz. Devletin zaman zaman KDV indirimleriyle ve KDV oranlarının yükseltilmesiyle ilgili uygulamaları oldu. KDV indirimleri ve yükseltilmesi ikisi birlikte uygulamada tüketicinin aleyhine sonuçlar doğurdu. Bir ürünün fiyatını maliyetler belirler. KDV yükselişlerini bir fırsat bilerek bir keyfi zamma da götürmek kabul edilir bir durum değildir. Bu konuda piyasa gözetim ve denetiminin çok etkin olarak yürütülmesi gerekir." diye konuştu. (İLKHA)