`Modanın kurbanı tesettür`
Vuslat Dergisi, Ağustos sayısında tesettür konusunu ele alarak yozlaşan tesettürü kapağına taşıdı.
Vuslat Dergisi Ağustos sayısında yozlaşan tesettürü kapağına taşıdı. Dergi farzdan tarza dönüşen tesettür üzerinde durarak, Kur`an ve Sünnet ölçülerine uygun olan tesettürü okuyucularına hatırlattı.
Dergide günümüzde tesettürün yaygınlaştığına dikkat çekilerek, bu yaygınlaşmanın modacıların tertiplediği tesettür defilelerine ve geçmiş dönemde uygulanan baskılara bağladığının altı çizildi.
Moda ve Tesettür
Dergide şu ifadelere yer verildi: "Halkta rağbet gören tesettür modanın kriterlerine uygun olduğu için, özünü ve amacını maalesef kaybetti… Karşımızda artık amacına uygun mesaj vermeyen bir tesettür var. Hicab anlayışı çerçevesinde bir tesettür yerine, bana bak diyen korsan bir tesettür… Farz olmaktan çıkarılıp tarz haline dönüştürülen tesettür… Allah`ın fermanı olmaktan çıkarılıp, aksesuar halini alan tesettür. Bizim sitemkâr bu söylemimiz birilerini eleştirmek istediğimizden dolayı değil, gerçeği yalnızca gerçeği bulabilmek, doğruya ulaşabilmek için, yoksa insanların giyim tarzına karışmak ne haddimize… Allah hayatımızın her alanını düzenleyen değil midir? Amacımız, yaşamımızın her alanını düzenleyen Rabbimizin bu konuda ki emirlerini anladığımız, kavradığımız kadarıyla aktarmak, siz değerli okurlarımızla paylaşmaktır. Yaşadığımız toplumda, sayısız korsan tesettür olacağına, Kur`an ve Sünnet ölçülerine uygun sayısız tesettür olması çok daha iyi değil midir. Örnek tesettür ölçüsü malumunuz... Tesettüre girmek isteyen yeni adaylarımız hangi modeli ölçü alacaklar? Resulün (s.a.s.) bize miras bıraktığını mı, seküler anlayışın dayattığını mı? Modanın tesettür anlayışına uyanlar modaya, kurban, hicaba bürünenler ise İslam`a kurban… Modaya kurban vermemek için, gerçek tesettüre giden yolu göstermek Müslümanların ortak görevidir.
Dergide şu ifadelere yer verildi: "Halkta rağbet gören tesettür modanın kriterlerine uygun olduğu için, özünü ve amacını maalesef kaybetti… Karşımızda artık amacına uygun mesaj vermeyen bir tesettür var. Hicab anlayışı çerçevesinde bir tesettür yerine, bana bak diyen korsan bir tesettür… Farz olmaktan çıkarılıp tarz haline dönüştürülen tesettür… Allah`ın fermanı olmaktan çıkarılıp, aksesuar halini alan tesettür. Bizim sitemkâr bu söylemimiz birilerini eleştirmek istediğimizden dolayı değil, gerçeği yalnızca gerçeği bulabilmek, doğruya ulaşabilmek için, yoksa insanların giyim tarzına karışmak ne haddimize… Allah hayatımızın her alanını düzenleyen değil midir? Amacımız, yaşamımızın her alanını düzenleyen Rabbimizin bu konuda ki emirlerini anladığımız, kavradığımız kadarıyla aktarmak, siz değerli okurlarımızla paylaşmaktır. Yaşadığımız toplumda, sayısız korsan tesettür olacağına, Kur`an ve Sünnet ölçülerine uygun sayısız tesettür olması çok daha iyi değil midir. Örnek tesettür ölçüsü malumunuz... Tesettüre girmek isteyen yeni adaylarımız hangi modeli ölçü alacaklar? Resulün (s.a.s.) bize miras bıraktığını mı, seküler anlayışın dayattığını mı? Modanın tesettür anlayışına uyanlar modaya, kurban, hicaba bürünenler ise İslam`a kurban… Modaya kurban vermemek için, gerçek tesettüre giden yolu göstermek Müslümanların ortak görevidir.
Dergi İçeriğinde Neler Var?
Hüseyin Kerim Ece, "Kur`an`da Tesettürün Ölçüsü" isimli yazısında Kur`an`da tesettür kavramını ele almakta.
Sümeyye Demirci, "Farzdan Tarza Dönüşen Tesettür" makalesinde dışarı çıkan müslüman hanım üzerine süslü olmayan cilbabını alacak, onu baştan aşağı koruyacak, sade bir şekilde Rabbinin emrini çiğnemeden örtünecek. Ceket, uzun hırka, gömlek, tunikler, Kur`an ve Sünnet ışığında İslam tesettürü olmadığı tespitinden bulunuyor.
Hüseyin Kerim Ece, "Kur`an`da Tesettürün Ölçüsü" isimli yazısında Kur`an`da tesettür kavramını ele almakta.
Sümeyye Demirci, "Farzdan Tarza Dönüşen Tesettür" makalesinde dışarı çıkan müslüman hanım üzerine süslü olmayan cilbabını alacak, onu baştan aşağı koruyacak, sade bir şekilde Rabbinin emrini çiğnemeden örtünecek. Ceket, uzun hırka, gömlek, tunikler, Kur`an ve Sünnet ışığında İslam tesettürü olmadığı tespitinden bulunuyor.
Abdurrahman Dilipak, "Tesettürlü mü?" yazısında hani, o "vay o namaz kılanların haline ki, onlar yetimin hakkını yerler" diye bir ayet var, bazen biz de şöyle diyebiliriz bu gidişle "vay o başlarını örtenlerin haline ki, onlar başörtülerini marka bir aksesuara dönüştürmüşlerdir ve onlar vücut hatlarını bilemezler" ince mesajı düşündürücüdür.
Selahaddin E. Çakırgil ise Mısır darbesini analiz ederek, "Mısır`da Siyonistlerinde desteğiyle ordu darbe yaptı. Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi göz hapsine alındı. Mısır`da ve diğer İslam dünyasında yaşanan acı hadiseler Müslümanları derinden üzdü. İslam coğrafyasının değişik bölgelerinde Mursi ve İhvan`a yönelik destek eylemleri düzenleniyor. Müslümanlar İhvan`ın yanında olduklarını dünyanın her yerinde haykırıyorlar" ifadelerine yer veriyor. (Ayetullah Turgut - İLKHA)