Aylık olarak okuyucusuyla buluşan ve yazar kadrosunda sadece genç yazarların olduğu gençlik dergisi Söz ve Kalem, Mayıs sayısında dosya konusu olarak Kudüs’ü işledi.

Dolu dolu içeriklerin olduğu dergide; analiz, tarih, öykü, gezi yazısı, kütüphaneden notlar, hukuk, dizi film öneri ve bilim ve teknolojiye dair önemli yazılar yer alıyor.

Söz ve Kalem dergisi, matbu olarak okuyucuyla buluşmanın yanı sıra, dileyen okuyucular derginin dijital haline de ulaşabiliyor.

Dergi, bu ay okuyucularına Şehit Abdülaziz Rantisi’nin posterini hediye ediyor.

“Müslümanlar Gazze'de izzetlice direniyor, işgalci siyonistler ise mücahitlerin direnişi karşısında şaşkın ve korkmuş durumdalar”

Kudüs’ün, Mescid-i Aksa’nın ve Gazze’nin geçtiğimiz Ramazan ayında bir kez daha işgalci terörist israilin saldırı ve bombalarına maruz kaldığı hatırlatılan dergide; “Yüreğimiz yangın yeri, öfkemiz diri ancak hamd olsun direniş var. Müslümanlar Gazze'de izzetlice direniyor, işgalci siyonistler ise mücahitlerin direnişi karşısında şaşkın ve korkmuş durumdalar. Allah'tan dileğimiz başta Gazze'de olmak üzere Filistin topraklarının tümünde işgalcilere karşı izzetlice direnen Müslümanların muzaffer olması, işgalci siyonistlerin ise zelil bir şekilde mağlup olmasıdır. Kudüs özgür olana denk bu mücadele diri kalacak, hiç sönmeyecek.” denildi.

“Geçici dünya hayatımızda karşılaştığımız nice sorunlar, dua vasıtasıyla en hayırlı sonuçlara bağlanır”

Duanın, ubudiyetin en halis tecellisi olduğu belirtilen dergide; “Dua, Rabbimiz ile aramızdaki irtibatımızı güçlendiren, manevi bağımızı geliştiren ve hayatımıza anlam katan bir ibadettir. Geçici dünya hayatımızda karşılaştığımız nice sorunlar, dua vasıtasıyla en hayırlı sonuçlara bağlanır. Her şeyin mutlak mutasarrıfı olan Rabbimiz, sonsuz şefkat ve merhameti ile her türlü ihtiyacımızı gidermeye kadirdir. Rabbimiz, ihtiyaçlarımızı gidermek adına bizleri duaya davet eder. Bu yönüyle dua, hem davettir hem de davete icabet etmektir. Bizler, dua aracılığıyla aciz olduğumuzu anlarız. Neye muhtaç olduğumuzu bilip eksikliklerimizin farkına varırız. Dua vesilesiyle bunların giderilmesi için niyazda bulunuruz. Nitekim maddi ve manevi sorunlarımıza merhem olacak yegâne etken duadır. Cenâb-ı Hak; ‘(Resulüm!) De ki: Sizin kulluk, dua ve yalvarmanız olmasa, Rabbim size ne diye değer versin?’ buyurur. İşte bu ayet bir müminin Rabbine dua ile yakarış duygularının sürekli hâle gelmesini ve Allah ile kul arasında manevi bağın oluşması gerektiğini ifade eder. Zira Allah katında bizi değerli kılacak şey O’nunla kurduğumuz bağ ve O’na olan yakarışlarımızdır. Binaenaleyh, Rabbimiz bizleri duanın feyzinden mahrum bırakmasın. Bizleri dua edip, dualarına icabet edilen kullarından eylesin.” ifadelerine yer verildi. (İLKHA)