Davutoğlu: PYD ile Görüşüyoruz
Bakan Davutoğlu, Suriyeli muhaliflerin birleşmesi ve Kürtlerin de aralarında yer alması için PYD ile görüşmeler yaptıklarını açıkladı
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Türkiye`nin Suriye`deki `radikal` grupları desteklediği yönündeki iddialara sert çıktı. Suriye`deki `devrime` en büyük zararı bu grupların verdiğini ve haklı davaya `ihanet` ettiklerini söyleyen Davutoğlu, PYD`yi de kapsayacak şekilde bütün muhalif unsurların tek çatı altında toplanmasını istediklerini ifade etti. Davutoğlu, muhaliflerin birleşmesi ve Kürtlerin de aralarında yer alması için PYD ile de görüştüklerini belirtti.
Radikal Gazetesi`nden Ömer Şahin`e konuşan Bakan Davutoğlu, PYD ile Kürtlerin Suriye muhalefetinin dışında kalmaması için görüşmeler yaptıklarını açıkladı. Davutoğlu, PYD ile son iki ayda iki görüşme yapıldığını söyledi.
Türkiye`nin üç kırmızı çizgisi olduğunu belirterek bunları şöyle açıkladı:
"İnsani yardım söz konusu olduğunda hiçbir ayrım gözetmeyiz. Hiçbir bölgeye dönük engelleyici bir tutum takınmayız. Kim olursa olsun destek oluruz. Kürtlere, Araplara, Türkmenlere yaklaşımımızda hiçbir farklılık yok.
Türkiye`nin sınır güvenliğine tehdit kimden gelirse gelsin şu grup bu grup bakmayız... Kürt mü Arap mı Türkmen mi tedbirimizi alırız.
Bütün grupları tek bir çatı altında bir araya getirmek için ne gerekirse yaparız. Kürtlerin Suriye muhalefeti dışında kalmasını istemiyoruz. Bir an önce Suriye muhalefeti içinde hak ettikleri yeri almalarını istiyoruz. Dışlanmasını istemiyoruz. PYD ile bu konuda görüşmeler yapılmıştır. Son iki ay içinde 2 kez görüşme yaptık kendileriyle sırf bu süreci güçlendirmek için."
Suriye`deki Kürtlerden beklentileri olduğunu kaydeden Davutoğlu, Kürtlerden rejim ile işbirliği yapmamaları gerektiğini söyledi. Türkiye`nin Kürtlerden talepleri şöyle:
"Suriye`de Kürtlerden temelde beklediğimiz üç şey var. Bir; rejimle işbirliği yapmamaları. Bu durumda Kürtlerle Araplar arasında gerilim oluşuyor. Rejimin onları kullanmasına izin vermemeleri lazım. Suriye muhalefetinin içinde şüphe bırakmayacak şekilde yer almaları lazım.
İki; emrivaki şekilde, diğer unsurlarla istişare etmeden bir mezhep ya da etnik temelli bir de facto yapı kurmamaları. Burada kaygımız Kürtlerin ya da herhangi bir grubun statü elde etmesi değil. Böyle bir yapı kurulursa bütün gruplar aynı şeyi yapmaya kalkar ve savaşın önüne geçilemez.
Üçüncüsü de Türkiye`nin sınır güvenliğine zarar verecek şekilde faaliyet içinde olmamaları. Bunu kim yaparsa yapsın -sadece PYD değil- Türkiye ona karşı tedbir alır, durum değişmez."