• DOLAR 32.223
  • EURO 34.933
  • ALTIN 2444.474
  • ...
ŞPO Şanlıurfa Temsilcisi Açar: Şehir planlamasında yapılan hatalar depremde büyük zarara sebep oldu
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Şehir Plancıları Odası Şanlıurfa İl Temsilcisi Mehmet Selim Açar, deprem öncesinde şehrin detaylı jeolojik etütlerinin yapılıp buna göre yer seçimlerinin yapılmasının gerektiğini ifade etti.

Açar, deprem bölgesi olmamanın deprem olmayacağı anlamına gelmediğine işaret ederek Şanlıurfa'nın deprem bölgesi olan illerin hinterlandı konumunda olduğunu, buna bağlı olarak diğer yerlerdeki yüksek şiddetli depremlerden doğrudan etkilendiğine dikkat çekti.

Şehirde, ömrünü tamamlamış konutların sayısının belirlenerek konutlar için kentsel dönüşüm projesinin uygulanması gerektiğini belirten Açar, şehrin merkez planının ortak bir şablona oturtulması gerektiğini söyledi.

Şehir planlamasında herkesin hatası olduğunu söyleyen Açar, yapılan yanlış planın bedelini şehrin çektiğini vurguladı.

Açar, şehir planlaması ve Deprem Master Planı hakkında İLKHA muhabirine konuştu.

"Deprem bölgesi olmamamız deprem olmayacağı anlamına gelmiyor"

Mehmet Selim Açar

Şanlıurfa'da depreme hazırlık gibi bir vizyonun olmadığını ifade eden Açar, "Deprem öncesi nasıl olmalıydı diye başlarsak bu iş yine bilim ve tekniğe dayanıyor. Mikro bölgeleme dediğimiz şehrin detaylı jeolojik etütlerinin yapılıp buna göre yer seçimlerinin yapılması gerekirdi. Yine Deprem Master Planı dediğimiz plana da altlık oluşturacak şekilde bir yol haritası verirdi. Bu, Şanlıurfa'da yapılmadı. Yapılmamasının sebebi belki 'deprem bölgesi değildik, başımıza gelmez' dedik. Ama deprem bölgesi olmamamız deprem olmayacağı anlamına gelmiyor. Deprem bölgesi olan alanların hinterlandı yani arka bölgelerinde yer alan konumumuz var. Bu da diğer yerlerdeki yüksek şiddetli depremlerden doğrudan etkilenmemize neden oluyor. Depreme hazırlık yapma konusunda malesef bir vizyonumuz olmadı." dedi.

"Kentin çöküntü alanları tespit edilmelidir"

Kentsel dönüşüm ile ilgili konuşan Açar, "Kentin çöküntü alanları tespit edilmelidir. Riskli yapı stoku dediğimiz şehrin ömrünü tamamlamış konutların sayısı belirlenmeli. Belirlenen konutların dönüşümüne yönelik de projeler ortaya konulmalı. Buna da kentsel dönüşüm deniliyor. Kentsel dönüşüm ile ilgili belediyelerimiz sınıfta kalmış durumda. Dileriz ki bundan sonraki süreçte en azından bu kendilerine ders olur ve bu noktada bir irade ortaya koyarlar." diye konuştu.

"Günübirlik imar planlarıyla hareket etmişiz"

Günübirlik imar planının çarpık kentleşmeye sebep olduğuna işaret eden Açar, "Zemine göre kat rejimi, şehirleşme değil de mülkiyet odaklı günü kurtaran, günübirlik imar planlarıyla hareket etmişiz. Bu da gördüğümüz çarpık kentleşmenin temelini oluşturmuştur. Bu noktada iş yine Büyükşehir Belediyemize düşüyor. Belediyenin bütüncül bir nazım imar planı yaparak akabinde Urfa Deprem Merkez Planı tek bir dil olacak şekilde ortak bir şablona oturtulması gerekiyor. Bunu yapmak için de vizyon gerekiyor." dedi.

"Yanlış yaptığınız bir yolun bedelini şehir çeker"

Yanlış yapılan şehir planlanmasının sonuçlarını paylaşan Açar, "Şehir planlarında bir bina yaparsınız ama hesabınıza gelmez ve en fazla binanın maliyetini göz önüne alırsınız. Daha sonra binayı yıkıp tekrar yaparsınız. Bu durum şehirde böyle değil. Yanlış yaptığınız bir yolun bedelini bir şehir 50 veya 100 sene çeker. Yanlış oluşturulan bir mahallenin bedelini şehir yüzyıllarca süregiden bir nüfus yoğunluğuyla çeker.  Şehir bütün sosyal imkânlarıyla beraber düşünüldüğünde yaşanabilir bir şehir olur. Aksi takdirde çarpık beton yığınından ibaret olur." ifadelerine yer verdi.

"Deprem Master Planı gibi ana planların yapılması gerekir"

Deprem Master Planının devreye girmesi gerektiğini belirten Açar, "Deprem Master Planı, şehrin yapılaşmasını ilgilendiren başta mikrobölgeleme dediğimiz zemin etütlerine göre şehrin oturumundan başlayıp toplanma alanlarını belirleyen plandır. Depremin yarım saat önce olabileceğini bilseydik istediğimiz yere istediğimiz şekilde yine gidemezdik. Yine ulaşımda sorun yaşayacaktık. Belki can kayıplarına yol açmayacaktı. Toplanma alanlarımız eksiktir. Bu tür afet durumlarında toplanma alanı olsa ve şehrin belleğinde olsa deprem olduğunda direk alana gidilir. İşin lojistik kısmı, altyapısı veyahut servis durumu da toplanma alanında çözülür. Şehir planlamasında yapılan hatalar depremde büyük zarara yol açtı. Bundan sonraki süreç için de aynı şey geçerlidir. Bir an önce kentsel dönüşüm projelerimizin bitirilmesi, Deprem Master Planı gibi ana planların yapılması gerekir." şeklinde konuştu. (İLKHA)







Bu haberler de ilginizi çekebilir