Bir haftada dört deprem yaşayan Hataylılar depremi anlattı
Hatay'da 19 gün içinde 4 depremi gören depremzedeler, yaşadıkları korku dolu anları İLKHA muhabirine anlattı.
6 Şubat tarihinde Kahramanmaraş'ta yaşanan 7,7 ve 7,6 büyüklüğünde 2 şiddetli deprem sonrası yıkımın yaşandığı başta Kahramanmaraş, Adıyaman, Malatya, Hatay, Şanlıurfa, Gaziantep, Osmaniye, Diyarbakır, Adana ve Kilis'in yanı sıra Suriye de depremden büyük hasar gördü. Bu iki büyük deprem sonrası 20 Şubat tarihinde Hatay'ın Defne ilçesinde meydana gelen deprem, özellikle Hatay'da korku dolu anların yaşanmasına neden oldu.
Son olarak Hatay'da meydana gelen deprem, ilçe sakinlerinden kimini evinde kimini de çadırda yakaladı. Depremzedeler, yaşadıkları korku dolu anları anlattı.
Özellikle akşamları ısınma sorunu yaşadıklarını belirten Sevmez Kaya, "Depremin ilk gününden beri çadırlarda kalıyoruz. En büyük sıkıntımız battaniyedir. Akşamları soğuk oluyor. Allah ölenlere rahmet etsin yaralılara da şifa versin." dedi.
Deprem anının hatırlayınca bile korktuğunu ifade eden depremzedelerden Ziya Doğan, "Deprem anı çok korkunçtu. Kapıya geldi ev yıkıldı yıkılacak bekliyorduk. Sarsıntı bittikten sonra zar zor kendimizi dışarı attık. Ondan sonra hep dışarılarda bekledik. Depremin ilk üç günü çadırların hiçbiri yoktu. Çadırlar daha sonra geldi. Evi hasarlı olmayanlar geceyi evinde geçiriyor gündüzleri de buralarda geçiriyor." ifadelerine yer verdi.
Suriye savaşında dolayı Hatay'a yerleştiklerini ve depreme yakalandıklarını belirten Macit Elmendil, şunları aktardı:
"Hatay İskenderun'da yaşıyorum. 6 Şubat'ta deprem oldu. 15 günden beri çadır bulamıyoruz. Her yere başvurduk bize çadır vermiyorlar. Burada Millet Parkında oturuyoruz. Bütün çadırkentleri gezdim yazdırıyorlar ama bize çadır vermiyorlar. Yetkililerden çadır istiyoruz."
Deprem anında yaşadıklarını aktaran depremzedelerden Bülent İskender, "6 Şubat'ta 04.17 gibi çok büyük bir sarsıntı ile uyandık. Çok şükür bizimki müstakil tek katlı evdi. Çatlak ve yıkıntı yok ama karşımızdaki binalar hep çökmüştü. O enkaz anında 5-6 tane komşumuzu enkazdan çıkardık. 2 tane ölmüş arkadaşımız vardı. Onları çıkardık. Allah beterinden korusun. Hayatımız hep sallantıyla geçiyor. Halen de sallanıyoruz. Nereye kadar bakalım." şeklinde konuştu.
Sebze halinde esnaf olduğunu ancak 19 gündür işe gidemediklerini dile getiren Mehmet Özdemir, "Depremden dolayı 20 gün iş yapamaz hale geldik. Bütün esnafların dükkanları kapalı. Böyle giderse durum hiç iyi olmayacak. Bir an önce esnaflar içinde bir şeylerin yapılması gerekir. Çoğu dükkan kapalı ihtiyaçlarımızı alamıyoruz. Evde kalıyoruz ama parka gelip yemeğimizi yiyoruz. Yemekten sonra tekrar eve gidiyoruz. Çadırda olanlar çadıra gidiyor. Öyle hayatımızı süründürüyoruz." ifadelerine yer verdi.
Tüm Türkiye'ye başsağlığı dileyerek konuşmasına başlayan Orhan Kese, "Allah devletimizi milletimizi başımızdan eksik etmesin. Her şeyimiz geliyor Allah'a şükürler olsun. Bize yardım edenlerden de etmeyenlerden de Allah razı olsun. Herkesin Türkiye'nin başı sağ olsun. Depremden herkes etkilendik. Depremden çok etkilendik. Ölenlere de Allah rahmet eylesin. Yaralılar da Allah şifa versin." dedi.
Deprem esnasında uyanık olduğunu belirterek Tahsin Öklü, o anları şu şekilde aktardı:
"Depremin olduğu gün saat 4 gibi çocuk uyandı bizde uyandı. Uyumaya başlayacaktım daha uykuya dalmadım sarsıntı oldu. Çocuğu zar zor aldık kapıya kadar çok zor gidebildik. Aşağı indik aşağı kapı açılmadı. Biraderle zar zor kapıyı açtık. Dışarıda da tekrardan deprem olunca yerde baya bir sarsıntı oldu. Arabanın üstüne de depo düşmüştü. Arabada çok hasar oldu. Hasarın boyutunu öğrenmek için İskenderun'u gezince her tarafta evlerde yıkıntılar vardı. Çok şükür fazla hasarımız yok. Allah devletimizi ve cumhurbaşkanımızı başımızdan eksik etmesin. Her yerden yardımlar geliyor. Allah'a şükür bolluk içindeyiz." (İLKHA)