Ayrılık
Bazen de yine bu İslam davasının salahiyeti için doğup büyüdüğü kendi şehrini bırakıp tıpkı Resulü Zişan ve güzine ashabı gibi Mekkelerden Medinelere ve Habeşistanlara hicret etmektir ayrılığın adı.
Ayrılık, candan ve canandan... Allah için çok sevilen insanlardan, mekanlardan, ortam ve gönüllerden ayrılmak.
Bazen de itaatin sembolüdür ayrılık. Ve aynı zamanda imtihanın da doğal sonucudur. Kimi insanların istemeyerek zorla ve tatsızlıkla, uzun yılların içerisinde büyüttüğü özlem ve hasreti omuzlayıp sevdiklerinden kopmasıdır ayrılık. Rutubet kokusunun, gül kokusuna çevrilmesi gereken o soğuk mekanları, imanlarıyla, samimiyet ve sadakatlarıyla, ilim ve amelleriyle, vakar ve kararlılıklarıyla ve gönüllerindeki kuran aşkını meş`ale edinerek sıcak gülistanlara çeviren Yusuf`un takipçileri gibi. İşte aynen o takipçiler gibi cebren dahi olsa kopmaktır, geride bırakmaktır sevdiklerini, ailesini ve dostlarını. Ya da Üstad Bediüzzamanın takipçileri gibi bir beldeden başka bir beldeye sürgün edilmektir ayrılık.Ve her bir beldede ki sevdiklerinden, hocalarından,talebe ve arkadaşlarından koparılmaktır. Dahası tüm bu acılara rağmen o Üstad gibi İslam davasına sıkı sıkı sarılıp, hizmette tökezlemeden ve gevşemeden `Ah Davam` diyebilmektir.
Bazen de yine bu İslam davasının salahiyeti için doğup büyüdüğü kendi şehrini bırakıp tıpkı Resulü Zişan ve güzine ashabı gibi Mekkelerden Medinelere ve Habeşistanlara hicret etmektir ayrılığın adı. Ve ilimde derinleşen alimlerin yeri ve zamanı gelince ailelerini ev ve barklarını bıraktıkları gibi bırakmaktır ayrılık.Ya da gözleri kör olan Yakup’un hasreti gibi Yusuflarını feda etmektir ayrılık.Bazen de İbrahimin Haceri ve İsmaili ıssız çölde terk edip Rabbe teslimiyetin,sonra da bıçağı ismailin boynuna dayayarak ahde vefanın timsalidir ayrılık.
Tüm bu ayrılıklara Sabur olan Allah azze ve cellenin sabrının tecellisiyle sabredildiğinde ve sürekli dua kalkanıyla ayakta durulmaya çalışıldığında Mucip olan Allah, mümin kulunun duasına icabet eder ve sona erdirir hicranları.Büyük ve mübarek buluşmalar ihsan eyler.
Yusuf’un sabretmesi sonucu yıllar geçtikten sonra çıkması gibi onun takipçileri de Yusuf misali arkalarında güzel bir mekanı bırakıp çıkarlar zindandan.Ya da Üstadın takipçileri o zor ayrılıklara tahammül etmedikleri sürece Rabbi Zülcelal risale gibi bir rahmet hazinesini nasip etmez onlara.Allahın Mekke fethi ile memleket acısı çeken o ashabın gönlünü mütmain ettiği gibi Mekkelerine terk eden müminlere sabırları sonucu gönül fetihleri nasip eder.İlim yolculuğunda mesafe kat eden mübarek alimler gibi ailelerinden ayrılanlar,sabır ve çabalama sonucu ilim okyanusundan nasiplerini alıp Allahın sevgili kullarından olmaya aday olurlar.Ya da sabırları ve teslimiyetleri sonucu Yusuf’u Yakup’a İsmaili de İbrahime bağışladığı ve kavuşturduğu gibi sona erdirir İbrahim ve Yakupların hicranlarını.
Allah-u Teala nın tüm hicranları hayırlı bir şekilde sonlandırması temennisiyle…
Cennet Arvas / Ağrı - Yaş: 17