Adana'da Çin'in Uygur Müslümanlarına yönelik zulümleri telin edildi
Adana'da düzenlenen basın açıklamasında Doğu Türkistan’da yaşanan baskı ve zulümlerin karşısında durmanın gerekliliği vurgulandı.
Adana İnsani Yardım Vakfı (İHH), Uygur Müslümanlarına yönelik zulümlere dikkat çekmek için basın açıklaması düzenledi.
Ulu Camii önünde düzenlenen basın açıklamasını Mahmut Eraslan okudu.
2016 yılından bu yana 1 ila 3 milyon Uygur Türkü’nün, toplama kamplarıyla hürriyetlerinden yoksun bırakıldığını, işçi kölelere dönüştürüldüğünü ve kısırlaştırma programlarının hedefi olduğunu vurgulayan Eraslan, soykırımla beslenen Çin lideri Şi Cinping'in, 'Sıfır Covid' politikası adı altında birçok insanı evlere kilitleyerek ölüme terk ettiğini ve Çin’in Covid-19 zulmünün Doğu Türkistanlıları da vurduğunu söyledi.
Eraslan, "Dört aydır evlerinde kilitli kalan Uygur Türkleri, açlıkla yaşam mücadelesi veriyor. Uygurlar bugün en temel insani hakları ellerinden alınmış bir halk olarak kitlesel bir cezalandırma ile karşı karşıya bulunmaktadır. Uygur bölgesi, Hong Kong ve Tibet gibi devletin üniter yapısını tehdit eden bir iç mesele olarak değerlendirilmekte ve Uygur halkının varoluşu Çin hükümeti tarafından ülkenin Han merkezli ulusal vizyonuna doğrudan bir tehdit olarak kabul edilmektedir. Çin’in Uygur bölgesinde uyguladığı terörle savaş ve güvenlik merkezli politikaları Uygur toplumunu kültürel kimliklerinden, dini inançlarından sıyrılmış ve 'terbiye edilmiş' makul vatandaşlar haline getirecek kitlesel bir sosyal mühendislik projesi olarak görülmelidir. Bugün geldiğimiz noktada, Uygur bölgesinde, Uygurca tüm eğitim kurumlarından kaldırılmış, din eğitimi ve öğretimi yasaklanmış, Kur’an-ı Kerim dahil dini kitapları bulundurmak ve okumak, ibadet etmek, sakal bırakmak, başörtü, uzun etek gibi dini kisveler kullanmak yasaklanmıştır. Şimdi bir de bu zulümlere Çin hükümetinin irrasyonel “Sıfır Kovid” nedeniyle eve kapatılma zorunluluğu eklendi." dedi.
Çin'in, Coronavirus salgınını Doğu Türkistan soykırımını derinleştirmek için araçsallaştırdığına dikkat çeken Eraslan, "Tecrit önlemleri adı altında, 22 milyon nüfuslu bölgeye tren ve otobüs seferleri çift yönlü askıya alınıyor. Uçuşlardaki yolcu sayısı yüzde 75 kapasiteye düşürülüyor. Hükümet, kısıtlamaları ne zaman kaldırmayı planladıklarına dair bir açıklama hala yapmıyor! Birleşmiş Milletler'deki Çin’in veto engeli nedeniyle uluslarüstü bir yaptırım uygulanamıyor, BM kurumları nezdinde saha araştırmaları gerçekleştirilemiyor. İslam dünyası ve bu coğrafyada bulunan medya kuruluşları, Doğu Türkistan toplama kamplarına gereken ilgiyi göstermenin çok uzağındadır."
(İLKHA)