BM'nin Uygur raporunun, Uygur Türklerinin temel haklarının ve dini özgürlüklerinin ciddi bir şekilde ihlal edildiğini ve kültürel kimliklerinin tehdit altında olduğunu teyit ettiğini söyleyen Sinirlioğlu, Uygur Türklerinin barış ve güven içinde yaşayamadığına dikkati çekti.

Uygur Türklerinin kültürel mirasını nesiller boyu sürdürebilmesi temennisinde bulunan Sinirlioğlu, bunun gerçekleşmesi içinse uluslararası toplumun endişelerini ve beklentilerini sürekli dile getirmesi gerektiğini vurguladı.

Sinirlioğlu, ''Sincan'daki Uygur Türklerine ve diğer Müslüman azınlıklarına yönelik sistematik insan hakları ihlallerine kayıtsız kalamayız. Çin'i, BM Yüksek Komiserliğinin raporundaki tavsiyeleri uygulamaya teşvik etmek, hepimizin ortak sorumluluğu. Tarih, ülkeleri ekonomilerinin büyüklüğüne veya küresel hedeflerine göre yargılamayacak. Tarih, ülkeleri toplumdaki en savunmasız insanlara nasıl davrandığına göre yargılayacak.'' dedi.

Büyükelçi Sinirlioğlu, Türkiye'nin Uygur Türklerinin ve diğer Müslüman azınlıkların temel haklarının ve özgürlüklerini korunması için Çin ile ikili görüşmelerini sürdüreceğini sözlerine ekledi.