• DOLAR 34.944
  • EURO 36.745
  • ALTIN 2979.98
  • ...
BÖYLE DEVAM EDERSE  KİRACI ÇADIR AÇACAK
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Mehmet Tahir Özsoy/Doğruhaber

Mayıs ayı kira artış oranı belli oldu. TÜFE'nin on iki aylık ortalaması baz alınarak belirlenen kira artış oranı mayıs ayı için yüzde 34,46 oldu. TÜİK tarafından açıklanan verilere göre, Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE)  2022 yılı Nisan ayında bir önceki aya göre yüzde 7,25, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 31,71, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 69,97 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 34,46 arttı. Buna göre TÜFE'nin on iki aylık ortalaması baz alınarak belirlenen kira artış oranı Mayıs ayı için yüzde 34,46 oldu. Resmi rakamlar böyle olsa da, gerçek rakamların bunun çok çok üstünde olduğu biliniyor. Hızla artan kira fiyatlarından şikâyetçi olan kiracılar 1500-2000 lira civarı olan kiraların 4000 liranın üstüne çıktığını belirtiyor. Fiyat artışlarının, fırsatçı ev sahiplerinden de kaynaklandığını kaydeden uzmanlar, mal sahiplerinin birbirlerine bakarak yükselttikleri kira fiyatlarının vatandaşları zor durumda bıraktığının altını çiziyor.

“KİRACININ BORÇLAR YASASI’NA GÖRE ÇOK CİDDİ HAKLARI VAR”

Konuyla ilgili gazetemize konuşan, Tüketici Birliği Federasyonu Genel Başkanı Mehmet Bülent Deniz, kiracıları koruyan yasaların son zamanlarda ciddi bir şekilde çiğnendiğini ifade etti. Mal sahiplerinin artan fiyatlar nedeniyle kiracılarına baskı uyguladığını belirten Deniz, “Son günlerde toplumda yaşanan sıkıntılar bitmek bilmiyor. Mal sahipleri kiracısına telefon açıp ‘senin karşı dairenin ilanını gördüm işte şu kadar sende bu kadar yapacaksın’ diye kiracılara bir taraftan baskı yapıyorlar. Birbirlerinin fiyatlarını gören ‘benim dairem niye daha ucuza gidiyor’ diye fiyat arttırmaya gayret ediyor. Bütün bunlar yaşanırken Türk Borçlar Yasasının kiracıları koruyan hükümleri de maalesef psikolojik olarak delinmeye başlıyor. Kiracının Borçlar Yasası’na göre çok ciddi hakları var. Hiçbir mal sahibi, tüfe endeksi üzerinde zam isteme hakkına sahip değil. Ancak 5 yıllık bir kiracınız varsa ve o muhitte kira paraları sıra dışı bir şekilde artmışsa, 5 yılın sonunda bir kira tespit davası açabilirsiniz. Bu da yine tahliye etme hakkı vermez. Sadece kiranın yükseltilmesine yarar. Ama bunda işte kiracının 5 yıllık kiracı olması lazım.” ifadelerini kullandı.

“YASALAR KİRACILARI KORUYOR”

Fırsatçı mal sahiplerine karşı yasaların kiracıların yanında olduğunu söyleyen Deniz, şöyle devam etti: “Öte yandan tahliye sebepleri de belli. Yasada sayılmış. İhtiyacınız olacak veya kira parasını alamamış olacaksınız gibi şeyler var. Onun için kiracılar bir kere psikolojik olarak rahat hareket etmelidirler. Yasalar kendilerini koruyor. Fakat burada temel problem, bu fiyatları bir balon haline dönüşmüş olmasıdır. Tıpkı birkaç ay önce araba fiyatlarında yaşandığı gibi. Otomobil fiyatları da bu şekilde ilerliyordu. Millet birbirinin aracına bakarak 2’inci el araç fiyatlarını yükseltmeye başlamıştı. Şimdi bir köpük oluşuyor. Bu köpük çok sorunlu bir köpüktür. Benzerini biz 2008’de mortgage krizi, döneminde uluslararası piyasada gördük. Fiyatların bu denli şişmiş olması hem satılıkta, hem kiralıkta bir süre sonra bu balonun patlayacağına işaret eder. Bu balon patladığında da gayrı menkule yatırım amaçlı girmiş olanlar veya alırım ve kiraya verir onunla geçinirim diye hesap edenlerin bu bakımdan matematiği şaşırabilir. Bunu öngörmek lazım.”

“HÜKÜMETİN KONUT POLİTİKASINI DOĞRU BULMUYORUZ”

Mal sahiplerinin birbirlerine bakarak fiyat yükseltmelerinin bu krizi daha da tırmandıracağını kaydeden Deniz, “Fiyatları birbirimize bakarak belirlersek bu işin sonu gelmez. Ben bir lira arttıracağım, siz 2 lira arttıracaksınız. Daha sonra tekrar 3 lira arttıracağım. Enflasyonu bir miktar da kendi elimizle yükseltmek anlamına geliyor bu. Bunu da kabul etmek mümkün değil. Düşünün ki; varsayalım herkes fiyatını arttırmadan bekleyebilse doları, altını vesaireyi boş versek de ‘fiyatları arttırmıyoruz’ desek bu mümkün. Birçoğumuz bunu yapamayız elbette ama hiç olmazsa bu denli fahiş artışa sebep olabilecek bir tetiklemenin önüne geçebiliriz diye düşünüyorum. Hükümetin konut politikasını da biz doğru bulmuyoruz. Özellikle yabancılarla ilgili vatandaşlık verilmesi konusunda konut fiyatlarını arttıran bir durum var. Bir de zaten ülkemize misafir olanların oluşturduğu bir yoğun talep var. Onlarda kiralık fiyatlarını yükseltiyorlar.” şeklinde konuştu.

 

“BU GİDİŞLE MAĞARALARDA YAŞAMAYA BAŞLAYACAĞIZ”

Artan kira fiyatlarına devlet yetkililerinin bir çare bulması gerektiğinin altını çizen vatandaşlardan Miraç Yüksek, şöyle konuştu: “2 yıldır oturuyoruz ve halihazırdaki fahiş zamlardan maalesef biz de etkileniyoruz. Geçen sene 1300’e girdiğim evde, yılım dolunca ev sahibim ‘500 lira zam yapacağım, işine gelmiyorsa çık’ dedi. Malum kiralar her yerde arttığı için bir şekilde anlaştık ve 400 liraya ikna ettim. ‘Kira artış oranı’nı hiç konuşmadık bile. Çünkü konuşsaydık bahane bulup bizi evden çıkaracaktı. Ekonomik sıkıntılar ortada. Halk yokluk-yoksulluk çekiyor. Yapılan zamlar belimizi bükmüş durumda. Ekonomik sıkıntıların yanında açgözlü insanlarımız da bizi eziyor. Kiralar fırlamış durumda. Durdurabilen yok. Ezildikçe eziliyoruz. Devlet yetkilileri bir şeyler yapmalı. Kiralara bir el atılmalıdır. Yoksa bu gidişle mağaralarda yaşamaya başlayacağız. Allah sonumuzu hayretsin.”

“KİRALARDA ÜST BİR LİMİT BELİRLENMELİ”

Gazetemize konuşup ismini vermek istemeyen kiracı M.K. ise, fahiş kira artışı isteyen ev sahibi tarafından evden çıkarılmak istendiğini belirtti. Devlet tarafından bir düzenlemenin şart olduğunu ifade eden kiracı M.K., “Son süreçte ev sahiplerinin yapmış olduğu haksız zamlar, kiracıları ciddi anlamda zor durumda bıraktı. Her şeyin dengesiz bir şekilde yükseldiğini bu dönemde ev sahiplerinin yaptıkları zamlar, biz kiracılara ciddi anlamda olumsuz etkileri oldu. Devlet yetkililerinin bu hususta bir adım atmaları lazım. Özellikle serbest artışın olduğu, herkesin bir başkasına bakarak ev kirasını artırdığı bir dönemde bu devlet tarafından bir düzenleme getirmesi gerekiyor. Devlet bu husus evlerin metre karesine göre veya farklı değişkenleri göz önünde bulundurarak üst bir limit belirlemesi ve bunun konumdan konuma değişiklik göstermesi gerekir.” cümlelerini kullandı.

Bu haberler de ilginizi çekebilir