`DGM`lerin Sadece İsmi Değiştirildi` - Video
Devletin iç ya da dış güvenliğini ilgilendiren davalara bakmak amacıyla kurulan, ancak yaptığı hukuksuz yargılamalar ile on binlerce kişiyi mağdur eden Devlet Güvenlik Mahkemelerinin kaldırılış yıldönümünde görüştüğümüz Av. Şaban Dalgın, mahkemelerin verdiği kararlara bakıldığında herhangi bir değişikliğin olmadığını belirtti.
DİYARBAKIR - Türk hukuk sistemine ilk kez 1961 Anayasası’na 1973 yılında eklenen bir maddeyle giren ve 1982 Anayasası`nda yeniden düzenlenen Devlet Güvenlik Mahkemelerinin (DGM) kaldırılışının 9. yıldönümünde, özellikle İslami sivil toplum kuruluşlarına ve parti üyelerine verilen cezalar, DGM’lerin sadece isminin değiştiği yorumlarına neden oluyor.
DGM’lerin kaldırılması ile ilgili görüştüğümüz İnsani Hak ve Hürriyetler Derneği (Hür Der) Genel Başkanı Av. Şaban Dalgın, mahkemelerin İslami STK’lara verdiği kararlara bakıldığında değişenin sadece tabelalar olduğunun fark edildiğini belirtti.
Devletin güvenliğini sağlamak için kurulan Devlet Güvenlik Mahkemelerinin kaldırılmasından sonra yetkilerinin, Ağır Ceza Mahkemelerine devredildiği ifade eden Dalgın, “DGM’lerin kapatılma yıldönümünde mutlu olmamız lazımdı, ama devletin kendi güvenliğini sağlamak için DGM’lerin yerine oluşturduğu Ağır Ceza Mahkemeleri bu sevinci kursağımızda bırakmıştır” ifadelerini kullandı.
“DGM’ler prosedür gereği kapatıldı!”
DGM’lerin kapatılma sebebinin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin, adil yargılanma ilkesine aykırılık gördüğünü ve bundan dolayı kapatılması gerektiğini belirten Dalgın, “DGM’ler bu karardan sonra prosedür gereği kapatıldı. Yerine Özel Ağır Ceza Mahkemeleri (ÖACM) kuruldu. DGM’ler hangi davalara baktıysa ve ne karar verdiyse ÖACM’lerde aynı kararları verdiler” şeklinde konuştu.
Özel Ağır Ceza Mahkemeleri’nin, 2012’de yapılan değişikliklerle, Bölge Ağır Ceza Mahkemelerine dönüştüğünü dile getiren Dalgın, “Bu yeni düzenlemenin Diyarbakır’a sunduğu değişiklik, Diyarbakır’a 8 ve 9’uncu Ağır Ceza Mahkemelerinin kurulması oldu. Bu uygulamalar Türkiye’nin geneline yansıtıldı” dedi.
“Bölge Ceza Mahkemelerinin görevi muhalefeti cezalandırmaktır”
Bölge Ağır Ceza Mahkemeleri’nin görevlerinin, devlete muhalif kişilerin ve kurumların cezalandırılması olduğunu söyleyen Dalgın, “ Türkiye’de pek bir şey değişmemiştir. Terörle Mücadele Kanunu olduğu gibi durmaktadır. Bu kanunla hâkimlere, muhaliflerle mücadele yetkisi verilmiştir. Durum böyle olunca hukuktan söz etmek pek doğru olmaz” şeklinde konuştu.
“Muhalif dindarlar haksız yere cezalandırılıyor”
DGM’lerin kaldırılmasıyla kısmi de olsa düzenlemeler yapıldığını dile getiren Dalgın, “Eskiden bütün dindarlar suçlu olarak kabul ediliyordu, şimdi ise yalnız hükümete muhalif dindarlar cezalandırılıyor. Bunların örneğini Adana ve İstanbul’da İslami STK’lara verilen cezalarda görüyoruz” dedi.
“İslami STK’lara verilen cezalar kaldırılsın”
Türkiye Cumhuriyetine tek bir ideolojinin hâkim olamaması gerektiğini belirten Dalgın, ”Şuanda İslami STK’lara, İslami kimliğinden dolayı bazı parti yöneticilerine ceza verildiğini görüyoruz. Bu insanların ne bir şiddet uygulaması ya da şiddet çağırımı olmamasına rağmen, bu insanların sırf muhalif olmalarından dolayı Ağır Ceza Mahkemelerinde yargılanıp cezalandırılmıştır” şeklinde konuştu.
Verilen haksız cezaları hükümetin topluma “Görmedim, duymadım” tavrıyla izah edemeyeceğini belirten Dalgın, ”Eğer hükümet adaleti rayına oturtmazsa, bu konunun toplumda büyük bir rahatsızlığa neden olacağını belirtiyoruz. Bu yapılanlar haksızlıktır, bu haksızlığın bir an önce giderilmesi ve gerekiyorsa hükümetin bir yasal düzenlemeyle nihayete gidilmesi talebimizdir” dedi.(M. Sait Adiyaman-İLKHA)