Bursa'nın Osmangazi ilçesinde bulunan Mithatpaşa Ortaokulu Müdürü Haydar Akın’ın, velilerin talepleri doğrultusunda sınıf ortamında kız ve erkeklerin karma şekilde oturmaması için yaptığı uygulama nedeniyle hakkında soruşturma açılmış ve görevden uzaklaştırılmıştı.

Okul müdürü Akın'ın görevden alınmasına toplumun hemen her kesiminden tepkiler gelmişti.

Gelen tepkiler sonuç verdi ve okul müdürü Haydar Akın görevine iade edildi.

Eğitim Bir-Sen Bursa 1 No.lu Şube Başkanı Ramazan Acar, Haydar Akın'ın göreve iade edilmesiyle ile ilgili İLKHA'ya önemli açıklamalarda bulundu.

“Atatürk maskesinin arkasına sığınarak bazı şeyleri yapmaları anlamsızdır”

Eğitim Bir-Sen olarak özlük mücadelesinin yanında özgürlük mücadelesinin savunucusuyuz diye belirten Acar, “ Özlük alanlarının genişletilmesi yanında özgürlük alanlarının da geliştirilmesi taraftarıyız. Bütün anti demokratik uygulamalarda yasaların verdiği yetkileri kullanarak bir okul yöneticisinin veya kamu çalışanın başına gelecek her türlü olumsuzluklarda haklı olduğu bir davada sonuna kadar arkasındayız.” dedi.

Acar, “Bu tarz kabul edilemez vakaların yaşanmaması adına biz kamuoyunun daha hassas ve ülkenin milli manevi değerlerine, Türkiye Milli Eğitim Temel Kanunda ifadesinde bulunan hükümleri içeren hususlarda hiçbir şekilde ülkenin âli menfaatlerinin üstesinden kimse tutup laik tamtamcılığı veya Atatürk maskesinin arkasına sığınarak bazı şeyleri yapmalarının anlamsız olduğunu düşünüyoruz.” diye konuştu.

“İslam’la harmanlanmış bir yaşam biçimimiz var”

Eğitim Bir-Sen Bursa 1 No.lu Şube Başkanı Ramazan Acar

Netice itibariyle biz yasalar, yönetmeler ve bununla bağlantılı olan yönergeler çerçevesinde iş ve güçlerimizi yürütüyoruz diyen Acar, “Yaşanan hadisede velilerden gelen bir talebin sözlü olarak ifade edilmesi ve bu sözlü ifadeyle yetinmeyip yazışma yapılması bu yazışmanın daha sonra aslına bakılırsa basına illegal olarak okul içinde sızdırılmasından ibarettir. Burda abartılacak hatta burda illegal olan yasal olmayan hiçbir şey yok, yasal olarak bir suç da yoktur.” şeklinde ifade etti.

Acar, “20 asırlık dünyada, 10 asırlık Anadolu’da bir devlet geleneğimiz var. Kendi kültürümüz var. İslam’la harmanlanmış bir yaşam biçimimiz var.” dedi.

Toplumun genel kabulüne rencide edilmeyecek şekilde bir velinin kız çocuğunun yanında bir erkek çocuğunun oturmasını istememesinden mütevelli bir şeydir diye belirten Acar, “Bunu köpürtüp başka boyutlara ve amaçlara çekilmesini, 28 Şubatvâri, cadı avına çevirip o günleri tekrar istemesinin anlamsız olduğunu düşünüyoruz. Tabi ki bu tarz olayların yaşanmaması için mücadelemizi sürdüreceğiz. Yaşamış kardeşlerimize her türlü hukuki ve kamuoyu etki gücümüzü kullanmak için sonuna kadar arkasında duracağız. Çünkü bu bir suç değildir.” dedi.

“Kendilerini gibi düşünmeyen herkesi düşman ilan ediyorlar”

Acar, “Nasıl karma eğitim istemek bir hak ise karma eğitimde yan yana ki karma eğitim yasasında karma eğitim maddesinde böyle bir şey de yoktur. Sınıfta kızlı-erkek yan yana oturtup bunda ısrar eden eğitim çalışanı arkadaşı da sorgulamak lazım. Niye ısrar ediyorsun modernizm ya da modernlik sizin anladığınız tabirde böyle bir şey midir? Yani, pedagojik açıdan baktığımızda ergenlik çağındaki çocuklarında bu tarz durumlarda yaşayabilecek sıkıntılar var. Eğitime pedagojik açısından baktığınızda da mesela kız -erkek liselerimiz vardır. Sadece kız aldığı dönemle şu an ki karma eğitim aldığı ya da erkek lisemizde erkek aldığı dönemde karma eğitim aldığı dönemki başarı grafikleri incelendiğinde tarihi süreç içerisinde aslında terse gittiğini de görürsün.” diye konuştu.

Acar, “Hamd olsun bu yanlıştan dönüldü. Kardeşimiz göreve başladı. Biz bu noktada kardeşimizin itidalli bir şekilde süreci devam ettireceğini, kurumundaki dokuz yıldır sürdürdüğü başarılı çalışmalarını önümüzdeki süreçte de kendi kurumunda ve ilerleyen meslek hayatında başarılı çalışmalara imza atacağına inanıyoruz. Bu bağlamda kamuoyunda hassasiyet gösteren herkese teşekkür ediyoruz. Çünkü burada biri haksızlığa uğramıştı. Hakkı geri iade edildi. Biz meslektaşız, her şeyden önce okulun önüne gelip adı eğitim sendikası olan bir meslektaşını canavar gibi gösterme sevdası olanları da esefle kınıyorum.” dedi.

Olanlarda kabul edilebilir bir yan yoktur diyen Acar, “Biz her şeyden önce insanız bu coğrafyada yaşıyoruz. Bu ülkenin bir çimentosu ve karma harcıyız. Dolasıyla görüşlerimize saygı durmak zorundayız. Aynı düşünmek zorunda değiliz ama kimse hakaret ve tahkir edip bizim değerlerimizi aşağılayamaz. Bu bağlamda herkes saygı gösterecek. Empati yapmıyorlar kendilerini gibi düşünmeyen herkesi düşman ilan ediyorlar. Bu kabul edilebilir değildir. Tenkit edelim ama asla tehdit etmeyelim. Biz tehdit sendikacılığının bitiğine inanıyoruz.” diye konuştu. (İLKHA)