MESOB Başkanı Keskin: Kontrol olmadığı için KDV indirimi vatandaşa yansımıyor
Malatya Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği Başkanı Şevket Keskin, “Kontrol olmayan yerde ne kadar KDV indirirseniz indirin insanlar tekrar fiyat artırırsa, ürünlere vatandaşın ulaşması, vatandaşların faydalanması çok zor olur.” dedi.
Malatya Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği (MESOB) Başkanı Şevket Keskin, beraberinde esnaf odası başkanları ile birlikte Söğütlü Camii civarı, Ayakkabıcılar Pazarı, Kadayıfçılar Çarşısı, eski SOS binası civarı, Kasap Pazarı, Sebze Pazarı ve Bakırcılar Pazarı ve civarındaki esnafları ziyaret edip, yaklaşan Mübarek Ramazan ayını tebrik ederek sorun ve sıkıntılarını dinledi.
“Faizsiz, uzun vadeli en az 100 bin TL tutarında bir kredi verilirse ancak esnafımız kendisine gelir”
MESOB Başkanı Keskin “Sıkıntı var, hepimiz bu sıkıntıları biliyoruz. Ama bu sıkıntıları beraber aşacağız. Devletimize, milletimize yardımcı olmak için esnaf olarak elimizden gelen çabayı göstereceğiz. Esnaf bu toplumun temel direği ve omurgasıdır, toplumun birleştiricisidir, esnaf sokağın lambasıdır. Sıkıntıları hep beraber atlatacağız. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’dan devlete ait olan ürün fiyatlarının yükseltilmemesini talep ediyoruz. Hükümetimizden destek bekliyoruz. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, esnafımıza faizsiz, uzun vadeli en az 100 bin TL tutarında bir kredi verirse en azında esnafımız kendisine gelir. Cumhurbaşkanımıza görüşürsek bu talebimizi aktaracağız.” dedi.
“Malatyalıları, kendi esnafından alışveriş yapmaya davet ediyorum”
Keskin, “Vatandaşımız marketlere girmesin. Marketler sıcak parayı toplayıp şehir dışına ve yurtdışına götürüyor. Malatyalıları, kendi evlatlarından, kendi esnafından, kendi özmalından alışveriş yapmaya davet ediyorum. Esnaf kalkınırsa Malatya kalkınır. Malatya’da her şey var. Dışarıdan gelip Malatya’da yöresel gıda festivali kurmaya gerek yoktur. Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Selahattin Gürkan ile görüşerek, iyi bir diyalogla 4-5 tane yöresel gıda festivalinin açılışını iptal ettirdik.” diye konuştu.
“Kontrol olmayan yerde KDV indirimi vatandaşa yansımaz”
KDV indirimlerine değinen Keskin, şöyle devam etti: “KDV indiriminde devlet zarar ediyor. Ancak bu indirim hiçbir işe yaramıyor. Çünkü indirip, bindirdiler. Biz defalarca kontrol olmadığını dile getiriyoruz. Kontrol olmayan yerde ne kadar KDV indirirseniz indirin insanlar tekrar bindirirse, indirimli ürünlere vatandaşın ulaşması, vatandaşların faydalanması çok zor olur. Birimlerin çıkıp, ciddi bir kontrol etmesi gerekiyor. Fahiş fiyata satan, stokçuluk yapan, karaborsacılık yapanlara fırsat vermemek lazım. Evet, Türkiye’de kıtlık olmaz. Vatandaşlarımız kendilerine 5 kilo yağ lazımsa gidip 10-15 kilo yağ almasınlar. Gerçi vatandaşlar şeker bulamıyorlar ama 5 kilo şeker lazımsa 20 kilo almasınlar. Vatandaşlarımız marketlere hücum etmesinler. Marketlerin iştahını kabartırız. Zaten marketlerin beklentisi bu. Bunlar her gün ürünlerini raflara zamlı koyarlar. Bu da vatandaşlara yansır. Sadece KDV devlete zarar, devlette bu sefer kendi elindeki kalemlerin fiyatını yükseltmek zorunda kalıyor. Bu da doğrudan esnafa ve millete yansıyor. Bu sadece esnafların değil, milletin sorunu. Ben vatandaşlarımızdan sadece şunu istiyorum; ne olur marketlerin raflarına yüklenmeyin, karaborsacılığa fırsat vermeyin, bunların önünü açmayın.”
“Malatya Şeker Fabrikası’nda 45 bin ton şekerden 8 bin ton şeker kalmış”
Keskin, “Malatya Şeker Fabrikası’nda 45 bin ton şekerden 8 bin ton şeker kalmış. Bu şekeri başka yere vermeyip sadece Malatya’ya verseniz 2 ay dayanır, ondan sonra şekeri nerede bulacağız? Tarladan fabrikaya geldi, fabrikada Türkşeker’e verdi. Türkşeker 254’ten fabrikadan aldı, 280’e kendi maliyetini yaptı ve bir şirketin cüzdanıyla vicdanının arasında bıraktı. Bugün şeker 600, 700, 900 TL’ye kadar yükseldi. Şirkete verdi, şirket başka bir şirkete verdi, o şirket marketlere dağıttı, marketler esnafa verdi, esnafta vatandaşa verdi, ne oldu beş kalem yükseldi. Her biri 5-10 lira zam koyarsa, zaten şekerin fiyatı da kendiliğinden yükseliyor. Bizim istediğimiz şu; 1954’den beri halka ve esnafa şekeri veren fabrika aynı uygulamaya devam etsin. Fabrikada üretilen şekerin direkt esnaf ve vatandaşa verilmesidir. Esnafımız yüzde 3 kar ediyordu. Bu şeker bütün Malatya halkına lazım ama bugün bakıldığında şekerin torba fiyatı bir ara bin 200’e kadar çıktı. Yazık, günahtır. Siyasilerimizin bunun üzerine eğilmesi gerekiyor.” dedi.
“Malatya Şeker Fabrikasının kapatılmaması için Malatya halkının sahip çıkması gerekiyor”
Malatya Şeker Fabrikasının bugüne kadar zarar etmediğini ve geçen yıl 70 bin ton şeker ürettiğini anımsatan Keskin, “Bu yıl kotadan dolayı 45 bin ton şeker üretmiştir. Şekerin bugün fabrikaya 400 TL’ye maliyeti var, siz 254 TL’ye fabrikanın elinden alırsanız, küspeyi fabrikadan 180 TL’ye alıp dışarıda 250 TL’ye satarsanız, melezi 900’e alıp bin 500’e satarsanız haliyle fabrika zarar eder. Yarında gidip Sayın Cumhurbaşkanına ‘Fabrika zarar ediyor’ diyecek olmalarıdır, benim en büyük endişem o. Malatya Şeker Fabrikasının kapatılmaması için Malatya halkının sahip çıkması gerekiyor. Eğer bir gün Sayın Cumhurbaşkanına ulaşabilirsek esnaf ve sanatkâr camiası olarak Malatya’nın sıkıntılarını her şeyi ile anlatacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın. Ben şahsen şimdiye kadar Sayın Cumhurbaşkanımıza arz ettiğim bütün konuların yüzde 90’ı çözüldü. Sayın Cumhurbaşkanımızın bu olaylardan haberi yoktur dur. Sayın Cumhurbaşkanımızın etrafını bir grup kapatmış, Sayın Cumhurbaşkanına ulaşmak mümkün değil. Sayın Cumhurbaşkanımızı halktan uzaklaştırdılar.” diye konuştu. (İLKHA)