Memur-Sen Kırıkkale Şube Başkanı Pekuz: Üniversite çalışanlarının sorunları ertelenmemeli
Kırıkkale Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen Şube Başkanı Yasin Pekuz gerek üniversite bünyesindeki akademik gerekse idari personelin çözüm bekleyen birçok sorununun bulunduğunu söyledi.
Pekuz, üniversite akademik ve idari personelin mali ve sosyal hakları için verdikleri mücadelede bazı aşamalar kat ettiklerini ancak beklentilerin karşılanması, verimliliğin artırılması için çaba harcamaya devam edeceklerini söyledi.
6. Dönem Toplu Sözleşme'de yükseköğretime ilişkin yeni iyileştirilmelerin yapılmasını sağladıklarını ifade eden Pekuz, "Ancak üniversitede hem akademik hem de idari personelin hâlâ çözüm bekleyen birçok sorunu var. Bu sorunların çözümü için de gayret ediyor, girişimlerimizi ve çalışmalarımızı sürdürüyoruz." dedi.
50/d kapsamındaki araştırma görevlilerinin sorunlarına değinen Pekuz, iş güvencesinden yoksun 50/d kadrosunun neden olduğu belirsizliğin ortadan kaldırılması, araştırma görevliliği kadrosunun iş güvencesine kavuşturulması gerektiğini kaydetti.
Araştırma faaliyetlerinin daha rahat ve verimli şekilde yapılabilmesi için akademisyen başına düşen öğrenci sayısının, haftalık ders sayısının ve idari görevlerin sayısının azaltılması gerektiğini dile getiren Pekuz, şöyle konuştu:
Akademisyenlerin araştırma yapmalarını ve bunların sonuçlarını nitelikli yayınlara dönüştürebilmelerini sağlayacak ortamlar oluşturulmalı, bu çalışmalar yapısal olarak teşvik edilmelidir. Günümüzde yükseköğretim sisteminin kurumsal nicelik anlamında ulaştığı sınırlar her şeyden önce yükseköğretim faaliyetlerinin sürdürülebilmesi için akademisyen sayısının artması gerektiğini göstermektedir.
Pekuz, akademisyenlerin daha fazla bilimsel çalışma yapmalarına imkân sağlayacak, akademik yükselme süreçlerinde adaleti tesis edecek, kadro alımlarında keyfî tutumları ortadan kaldıracak, norm kadro uygulamasından doğan mağduriyetleri giderecek, mali ve sosyal haklarını geliştirecek adımların atılmasının zamanının geldiğini, hatta geçtiğini söyledi.
Yükseköğretim bürokrasisinin sağlıklı yürüyebilmesinin, kurumlarının bütün bileşenlerinin verimliliğinin artmasının idari personelin çalışma ortamı ve verimliliğiyle doğrudan bağlantılı olduğunu belirten Pekuz, "Öncelikli olarak akademisyenler ile idari personel arasında sağlıklı iletişim kanallarının olması, karşılıklı talep ve beklentilerin net biçimde ortaya konulup görev ve sorumlulukların düzenlenmesi gerekmektedir. Üniversitelerde idari ve akademik personel arasında, geliştirme ödeneğinin ve yükseköğretim tazminatının sadece öğretim elemanlarına ödenmesi gibi, eşitsizlikler mevcut. Bu bağlamda, yükseköğretimde hedeflenen seviyelere ulaşılması, idari personelin talep ve ihtiyaçlarına cevap verilmesi, sorunlarının çözülmesi, aynı zamanda nitelik ve becerilerinin artırılmasıyla mümkündür." şeklinde konuştu. (İLKHA)