Çocuklarda göz tembelliği kalıcı görme kaybına neden olabilir
Çocuklardaki göz tembelliğinin tedavi edilmemesi durumunda kronik sonuçlara yol açabileceğine vurgu yapan Göz Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Şaban Kılıç, 10 yaşından sonra yapılan tedavilerin başarılı olamadığına dikkat çekti.
Göz tembelliği tedavi edilebilir bir durum ancak önemli olanın tedaviye başlama zamanı olduğunu ifade eden Kılıç, “10 yaşından sonra yapılan tedaviler, maalesef başarılı olmamaktadır. Tembellik ne kadar erken tedavi edilirse sonuçlar o kadar başarılı olmaktadır. Bu nedenle çocukların göz muayenesi doğumdan itibaren, şikâyet olsun olmasın mutlaka yapılmalıdır. “dedi.
Göz Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Şaban Kılıç görme bozukluklarından biri olan göz tembelliği ile ilgili bilinmesi gerekenleri İLKHA’ya anlattı.
Göz tembelliği nedir ve belirtileri nelerdir?
Bir gözün diğer gözden daha iyi görmesi nedeniyle beynin daha sağlıklı olan gözden gelen sinyallere odaklandığını ifade eden Kılıç, bu durumun ise diğer gözde göz tembelliğinin oluşmasına yol açtığına dikkat çekti.
Kılıç, “Göz tembelliği çocukluk yaş gurubunda gözün zayıf görmesine bağlı olarak görüntünün beyinde net algılanmamasına neden olur. Bu da sinir hücrelerinin gelişmemesine ve gözde tembelliğe yol açar. Bu tür durumlar genelde çocukluk yaş gurubundan gelen hastalıklara ilişkili oluyor. Çocuğun bir gözü sağlam olduğundan günlük hayatında bir sıkıntı yaşamaz. Ta ki bir gözünü kapatıp ‘Diğer gözümle görmüyorum diyene kadar’ bazen de okullarda yapılan göz taramalarıyla da ortaya çıkabiliyor. Son zamanlarda okullarda tarama programları yapıldığı için göz tembelliği tespit edilebiliyor.” ifadelerini kullandı.
Göz tembelliğinin nedenleri ve erken teşhisin önemi nedir?
Dr. Öğr. Üyesi Şaban Kılıç
Yeni doğanlar, 1, 3 ve 5 yaş gurubu çocukların şikâyetleri olmasa bile okul öncesi dönemde mutlaka göz doktoruna kontrole getirilmeleri gerektiğini ifade eden Kılıç, Erken teşhis yapıldığında tedavinin mükemmel sonuçlar verdiğine dikkat çekti.
Kılıç, “Göz tembelliği muayenesi çok basittir. Çocuk belirli bir mesafeden bir grafikteki şekillere veya harflere bakarak orda görüp geremediğini anlıyoruz. Okulda bunu yapıyor ve anormal bir durum sapladıklarında çocukları göz doktorlarına gönderiyorlar. Sebeplerine baktığımızda bebeklik yaşlarında gelen yüksek dereceli miyoplar, hipermetroplar, astigmatlar gözde tembellik yapabiliyor. Bazen göz kapağını düşük olması da gözde tembelliğe neden olabiliyor. Burada erken teşhis çok önemli aksi halde geri dönüşü olmayan görme kayıplarıyla sonuçlanıyor. Aileler çocuklarındaki bu göz tembelliğinin farkında olmayabiliyor.” dedi.
Göz tembelliğinde yaş sınırı ve tedavi yöntemleri nelerdir?
Göz tembelliğinde yaş sınırının 7’den başladığını 10 yaşına kadar da tedavinin sürebildiğini ifade eden Kılıç, ama yaş yükseldikçe yüz güldürücü sonuçların alınamadığını kaydetti.
Bazı tedaviler uygulanıyor ama 10 yaşından sonra 1 sıra veya 2 sıra bir görme artışı sağlanabildiğini dile getiren Kılıç, “En iyi sonuçlar ise ilk 7 yaştır, bu nedenle aileler çocuklarının hiçbir şikâyeti olmasa bile mutlaka göz muayenelerini yaptırmaları gerekiyor. Göz tembelliğinin tedavisinde yerine göre gözlük, yerine göre cerrahi müdahale, bunlarla birlikte göz kapama tedavisi yapılıyor. Göz kapama tedavisi hastanın görme derecesine göre değişiyor. Düşük olanlarda daha farklı olarak yüksek olanlarda kapama miktarı uygulayabiliyoruz. Aileye bilgi verilip dosyaları tutuluyor ve 1-2 ayda bir çocuğun gözündeki görme iyileşmesine göre kontrollere çağrılıyor ve güzel sonuçlar elde ediyoruz.” diye konuştu.
Son olarak ebeveynlere önemli uyarılarda bulunan Kılıç, “Yeni doğan taramalarını mutlaka yaptırmaları gerekiyor, yeni doğan taraması ilk bir aydır. Doğuştan gelen ve görmeyi engelleyen katarakttır, göz kapağı düşüklüğüdür veya retina bozukluğudur. İlk bir ay bunların teşhisi için çok önemlidir, bir yaş, 3 yaş ve 5 yaş gurubunda olan çocuklar için göz tembelliği kontrolü öneriyoruz. Okul öncesi çocuklar içinde hiçbir şikâyetleri olmasa bile mutlaka kontrole gelmeleri gerekiyor.” tavsiyesinde bulundu. (İLKHA)